BİZE ULAŞIN
İSTANBUL, (DHA)- AK Parti Kartal Belediye Başkan Adayı Ebubekir Taşyürek, Kartal’a son 10 yılda İller Bankası aracılığıyla 2,5 milyar lira aktarıldığı ama bunun hizmete dönüşmediğini söyledi.
AK Parti Kartal Belediye Başkan Adayı Ebubekir Taşyürek, MHP Kartal Soğanlık Bölge Teşkilatı mensupları ile bir araya geldi. Aralarında Kartal Belediye Meclis Üye adaylarından AK Parti’den Muammer Bektaş; MHP‘den Cengiz Eraslan, Mehmet Gödekdağ ve Fatih Eryılmaz’ın da bulunduğu buluşmada Kartal’ın mevcut durumu ve kayıplarla ifade edilen son 10 yılı konuşuldu.
AK Parti Kartal Belediye Başkan Adayı Ebubekir Taşyürek, çay sohbeti ile devam eden programda yaptığı konuşmada şu açıklamalarda bulundu:
“Yeminli mali müşaviri olarak yaptığım araştırmalarda Kartal ilçesine ve halkına hizmet yapılsın diye belediyeye son 10 yılda İller Bankası aracılığıyla 2,5 milyar lira, eski parayla 2,5 katrilyon para gönderilmiş. Maalesef hizmet olarak yapılan icraatlar kendilerinin sunduğu basın haberine göre 11 maddelik listenin çoğunluğu heykel yapmaktan ibaret. Bunlardan birisi, Eşekli Kütüphaneci Anıtı olarak bilinen hizmet.”
"ÖNCE HERKESİN FAYDALANABİLECEĞİ YERLER İNŞA EDİLMELİ"
Taşyürek, sadece heykel yapılmasına tepki göstererek, "Bu millet ile alay etmektir. Önce herkesin faydalanabileceği yerler inşa edilmeli" dedi.
Konunun hikâyesini paylaşan Taşyürek, sözlerine şöyle devam etti:
“1940’lı, 1950’li yıllarda Nevşehir Ürgüp’te Kütüphaneci olarak görevlendirilen bir memur büyüğümüz varmış. Adı Mustafa Açıkgöz. Zaman içerisinde kütüphaneye gelen giden olmadığından yakınmış ve bunu kendisine dert edinmiş. Çare olarak o zamanın şartlarına göre bir eşek satın almış ve sırtına kitapları istifleyebileceği bir dolap yapmış. Köy köy, kasaba kasaba gezmiş. İnsanlar kitap okusun, bilgilensin, öğrensin diye. Cahillik ile savaş vermiş bir yerde. O zamanın şartlarına göre olan bu durum bizler için azim dolu bir kıssadır. Şimdi ise günümüz şartlarına göre bu kıssadan kendimize bir pay çıkartarak yapmamız gereken nedir?
Çoçuk, yaşlı, kadın, erkek, demeden herkesin faydalanabileceği, kitaplar okuyabileceği, internet alt yapısı ile araştırmalar yapabileceği bir kütüphane inşa edersiniz ve bahçesine de böyle bir anıt dikersiniz. Ardından dersiniz ki ‘Dün büyüklerimiz insanlarına böylesi şartlarda gayret ile bir çalışma yapmış. Biz de inşallah onlara layık oluruz. Bugün de biz böyle bir kütüphane yaptık’ o zaman anlamlı olur. Ama sadece bir heykel yapmak ve bunu gururla belirtmek. Bu millet ile alay etmek gibi bir iştir.”
