Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Mehmet Aslan, yaptığı basın toplantısında GTO olarak 1992-2013 yılları arasında yaptıkları hizmetleri değerlendirdi.
Başkan Aslan, göreve geldiklerinde öncelikle hedef ve vizyonlarının birlik ve beraberliği sağlamak olduğunu belirterek, ortak aklı oluşturmak istediklerini söyledi. Göreve geldiklerinde Gaziantep Ticaret Odası ve Gaziantep Sanayi Odası arasında ciddi sorunlar yaşandığını da hatırlatan Başkan Aslan, “O tarihte işadamları bölünmüş ve bu iki kurum bir araya gelemiyordu. Dolayısıyla yerel yönetim ve siyasetçilerle de bir araya gelemiyordu. Çünkü işadamlarının ikiye bölündüğü bir ortam son derece sakıncalı bir durumdu. Dolayısıyla ilk meclis toplantımızda bu kentteki birlik ve beraberliği sağlamak, ortak aklı oluşturmak ve bizim oluşturduğumuz bu ortak akıl çerçevesinde şehrin tüm sivil toplum örgütlerini, yerel yöneticileri, siyasetçileri de bir birine kaynaştırmak el ele kol kola getirmek hedefiyle yola çıktık.Allah’a şükür bugün Gaziantep bugün Türkiye’de başta ülkenin Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ı başta olmak üzere ve bizim görev yaptığımız sürede buraya gelen yüzü aşkın ülkenin gelen büyük elçisinin ifadesiyle Türkiye’nin rol model, ortak akıl ve birlik beraberlik konusunda Türkiye’nin gıpta ile izlediği bir şehir haline geldi” dedi.
Gaziantep’te ortak aklın bir çok başarıyı getirdiğine işaret eden Başkan Aslan, “Bu şehirde sosyal, kültürel ve ekonomi anlamında ne gelişme varsa, bu şehir 200’e yakın ülke ile ticaret yapıyorsa, 6 milyar doları sadece kendi kapılarından gerçekleştirmişse ve bu rakam bu yıl 7 milyar dolara yürüyorsa bu başarı şehirdeki bütün kurumların ve yöneticilerin el ele vermesiyle sağlanmış başarılardır. Bu şehir sadece Türkiye’nin bu bölgesinin değil Ortadoğu’nun sanayi ve ticaret merkezi olma yolunda 90’lı yıllarda önüne bir hedef koydu. Bugün bütün Ortadoğu’ya bakın Gaziantep potansiyelinde üreten ve ihracat yapan ticaret yapan başka bir şehir yok. Dolayısıyla bu hedef uzun süredir el ele gerçekleştirmek istediğimiz bir hedeftir. Bu süreçte bölgemizdeki bütün ülkelerle serbest ticaret anlaşmasının imzalanmasını ki bunların tamamında Gaziantep Ticaret Odası diğer kurumlarımızla tamamen öncü rol oynamıştır. Bugün geldiğimiz noktada eğer bu şehir sadece Irak’a 2.5 milyar dolar ihracat yapıyorsa, nereden nereye geldiğimizin hatırlanmasını istiyorum. Dolayısıyla ortak akıl dediğimiz olay hepimizin el ele vermesi Gaziantep’i Ortadoğu’da sadece ticaret ve sanayi merkezi yapma değil, burayı bir turizm havzası merkezi yapmak. Biz 90’lı yıllarda 250 bin Zeugma takvimini tüm dünyaya dağıtırken bu vizyonu önümüze koymuştuk. Şuanda yurt dışında Türkiye’de en fazla tanınan iller arasında ilk sıralarda yer aldığımızı iddia edebilirim. İşte onun içindir ki 90’lı yıllarda AB’nin ilk bilgi bürosunu GTO bünyesinde kurduk. Hedefimiz bu şehri bir diplomasi merkezi yapma, bir finans merkezi yapma bir kongre ve fuarlar merkezi yapma, turizm havzası merkezi yapma sanayi ve ticarette de en önde gelen misyonu ile birlikte yepyeni bir model oluşturmaydı. Bu vizyonu ortak akılla tüm kurumlar olarak benimsediğimiz için ve bir çok yerde bir birimizi temsil ederek yürüttük ve yürütmeye de devam edeceğiz” diye konuştu.
Meslek örgütü olduklarını ve ilk olarak üyelerinin sorunlarının çözümü noktasında çalışmalar yaptıklarını ancak bunun yanında şehrin her türlü sorunun çözümü için oluşumların içerisinde olmaya gayret ettiklerini anlatan Başkan Aslan, “Bu şehrin eğitim, spor, kültür, sanat gibi her türlü sorunda elimizi taşın altına bugüne kadar koyduk bundan sonrada koyacağız. İkinci olarak ortaya koyduğumuz vizyon ve misyon buydu” dedi.
Gaziantep’in Türkiye’de en fazla göç alan il olduğunu ve ülkenin en kritik noktasında bulunan bir şehir olduğunu da hatırlatan Başkan Aslan, “Bu şehir hem dalga kıran görevini gördüğü gibi bir bomba patladığında herkes kenetlenerek birlik ve bütünlüğümüzü ortaya koydu. Bu şehirdeki kardeşliğin, birlik, beraberliğin ve güvenliği en az onlar kadar önemli olduğunu bu şehrin tarihini, kültürünü, sosyal yaşamının en az ekonomik gelişmeler kadar önemli olduğunu da bilincinde olarak önümüze bir vizyon koyduk. Bu nedenle biz bu şehrin unutulan tarihine sahip çıktık. Biz sadece para kazananların para kazanmayı dert edenlerin mesleki örgütü değiliz. Hem para kazanacağız ama bunu daha sosyal adaletli, daha sosyal barış, daha tarihimize kültürümüze, sahip çıkma anlayışında kullanmayı da üyelerimizle birlikte paylaşmayı göstermek ve bu doğrultuda yürümek anlamında gayret sarf eden bir kuruluş olacağız” dedi.
Yapacakları çalışmalardan değil yaptıkları çalışmalardan bahsetmeye özen gösterdiğini ifade eden Başkan Aslan, “Yaptığımız her çalışmada meclis üyelerimizden bütün personellerimize herkesin emeği var. Bugün GTO Türkiye’de en fazla üyeye sahip ve en fazla projeye sahip bir odadır. Çok uzun yıllar Türkiye AB fonları için zorunlu para ödedi ama Türkiye’ye bu fonlardan proje üretmediği için faydalanamıyordu. 1996 yılında ilk Avrupa irtibat bürosunu burada kurduktan sonra deneyimli bir ekiple çalışmalara başladık. İlk fonda 18 milyon EURO kullandık. Çok şükür bugün Türkiye yaptığı projelerle verdiği paradan daha fazlasını almaya başladı. Bu bölgede bu işin öncülüğünü ve şuanda Türkiye’de 18 tane Avrupa Bilgi Bürosu’nu 10 yıl boyunca biz yönettik. Bunlar ortak akılla gerçekleşen çalışmalar ve bizde bu ortak akılda bir aktörüz. Biz büyük konuşmuyoruz ve yaptıklarımızla konuşuyoruz” dedi.
Başkan aslan açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Çözüm sürecinin bölge ekonomisine katkılarının olup olmadığının sorulması üzerine Başkan Aslan, “Siirt’ten Van’a ve Hakkari’de bile teşvik baş vurusu var. Çünkü güvenlik olmadan ekonomik anlamda yatırım mümkün değildir. Bu çözüm süreci hem kucaklaşma, hem de ekonomik anlamda yatırımları beraberinde getirecektir. Yeni Anayasa konusunda da her zaman söylediğim gibi bu gömlek sadece yamalı değil artık patlamıştır. Türkiye eğer çok daha çağdaş bur ülke olacaksa, daha iyi ekonomik, demokratik ve daha saygın bir ülke olacaksa çok süratle yeni bir anayasa yapılmalıdır. Biz bu yeni anayasa yapılırken katılımcılığı çok ciddi bir şekilde savunuyoruz” diye konuştu.
Gaziantep’in İskenderun limanına bağlayacak yolla mesafenin 95 kilometreye düşürülmesi için bütün kurumların çaba gösterdiğini hatırlatan Başkan Aslan, “Deniz mesafemizi 95 kilometreye düşürürsek biz bir liman şehri olacağız. Bir çok yatırım alanında bu bölgeye yatırımlar gelecektir. Şuanda büyük bir gayret içindeyiz. Bu proje sadece Gaziantep’in değil doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin şekli değişecek. Biz olaya sadece kendi şehrimize değil bölgemizin kalkınmasını düşünüyoruz” dedi.
Başkan Aslan Gaziantep’i diplomasi merkezi haline getirmeyi de hedeflediklerini belirterek, “Bizzat başbakanlar nezdinde yaptığımız görüşmelerle Irak ve Suriye konsolosluklarını kentimize getirdik. Ama şimdi, Ürdün, Mısır, Suudi Arabistan, Libya ve İran ile Dışişleri Bakanlığı nezdinde çok ciddi bir şekilde Gaziantep’e konsolosluklarının getirilmesiyle ilgili uğraş veriyoruz. Hedefimiz 4-5 yıl içinde en az 10-15 ülkenin konsolosluklarını açtırmayı hedefliyoruz. Bu kentimizin marka kalitesini ortaya koyacaktır” diye konuştu.
Bir basın mensubunun Başkan Aslan, GTO seçimleri ile ilgili soru sorması üzerine polemik çıkarmak istemediğini ve GTO’nun Türkiye’nin önde gelen kuruluşları arasında olduğunu ve böyle bir kuruluşun yönetimine talip olmanın doğal bir davranış olduğunun altını çizerek, “Demokratik olarak aday olmak herkesin hakkıdır. Hem katılım hem de demokratik yarış açısından biz hiçbir rahatsızlığımız olamaz çünkü hedefimiz zaten bu. Sorunuzda değişimle ilgili de bir şeyler söylediniz. Bakın değişimin adını ‘Sen git ben geleyim’ derseniz o değişim değişim olmaz. Değişimi vizyonla olur, değişim söylenmemiş şeyleri, yeni ufukları ortaya koymakla ve bunu yönete bilme kapasitesi doğrultusunda üyeleri ikna etmekle olur. Tabiî ki herkesin düşüncesine saygı duymalıyız. Sorduğunuz için söylüyorum, Türkiye’de değişimi yakalayan kurumların en başında gelen odayız. Bizim projelerimiz ülkenin ihtiyacı olan projelerdir. Biz her şeyi biliyoruz ve yapacağız diye bir iddia içerisinde olamayız. Ama biz kurum olarak dün ne yaptıysak yarında o çalışmaları yürütmeye devam edeceğiz. Bir üzüntüm ise şuanda biz meclis seçimine doğru gidiyoruz. Yani guruplarda üyelerimiz kendilerini temsil edecek kişileri seçiyorlar. Yani başkanlık seçimi yapmıyoruz. Şimdi meclise üyeler seçilir, mecliste yönetime ve başkanlığa talip olacak arkadaşlarda çıkar meclis üyelerine talipliğini bildirir, meclis üyeleri de duruma göre değerlendirme yaparak özgür iradesiyle bir karar verir, ve herkeste ben başta olmak üzere bu özgür iradeye verilen karara saygı duyarız. Bizde bu güne kadar olan seçim süreci budur. Şimdi bu defa enteresandır, guruptan meclise seçilecek adaylarla ilgili bizim gurubumuzu bu arkadaşlar en iyi temsil eder kriteri yerine, sen şu başkana mı vereceksin? Kriteri konuşulmaya başladı ve ben buna çok üzülüyorum. Acaba üyeler meclise seçilecek insanların temsil kabiliyetine mi bakmalı? Yoksa kime vereceğine mi bakmalı? İşadamlarımız hiç kimsenin adamı değildir. Bu konuda herkesi tenzih ederim. Bizim işadamlarımız şahsiyetli ve özgür iradesiyle karar verecek insanlardır. Biz asla şucu bucu sözünü kabul etmiyoruz.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz