YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

"Başkanlık Sistemi Konferansları"

Akil İnsanlar Heyeti Karadeniz Bölgesi Başkanı ve Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yusuf Şevki Hakyemez, parlamenter rejimin

Akil İnsanlar Heyeti Karadeniz Bölgesi Başkanı ve Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yusuf Şevki Hakyemez, parlamenter rejimin Türkiye'de saf şekli ile uygulanmadığını söyledi.

Hakyemez, AK Parti Ar-Ge Başkanlığı tarafından İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde düzenlenen, "Başkanlık Sistemi Konferansları" toplantısında yaptığı konuşmada, 1982 Anayasası'nın, çok güçlü yetkilerle donattığı cumhurbaşkanına sorumluluk yüklemediğini, bu durumun da uygulamalarda ciddi sıkıntılar doğurduğunu belirtti.

Dünyada parlamenter, başkanlık ve yarı başkanlık sistemi yönetim modellerinin olduğunu vurgulayan Hakyemez, şöyle devam etti:

"En çok kullanılan şekli başkanlık ve parlamenter rejim sistemidir. Burada iki şeye bakmak lazım. Bunlar demokratik hukuk devletine yakışır nitelikte midir- Çünkü mevcut sistem cumhurbaşkanının güçlü yetkilere sahip olması ama sorumluluğunun olmaması nedeniyle ne demokrasi ile bağdaşır ne de hukuk devletiyle. Türkiye'de parlamenter rejim sistemi var ama koalisyon hükümetleri döneminde uygulamada çok ciddi sıkıntılar yaşandı. O zaman hükümet sistemini tercih ederken krizlere sebep olmaması lazım. Etkili icraatlar sergileyen bir model olması lazım. Türkiye'de tercih edilecek hükümet sisteminin işlevsel olması lazım. Yürütmenin etkin bir şekilde icraatlar sergileyebilmesi lazım."

Hakyemez, halk oyu ile seçilecek cumhurbaşkanlarının mevcut sistemden çok daha güçlü olacağını anlatarak, şunları söyledi:

"Eskiden cumhurbaşkanları yetkilerini kullanmak için biraz ısrar ederken, artık çok daha fazla ısrar edecek. Çünkü doğrudan ilk defa halkın oyu ile iktidara gelecek. İktidar, yüzde 52 ile iktidar oldu. Varsayalım yüzde 40 ile hükümet kurdunuz. Cumhurbaşkanı yüzde 50+1 ile seçilecek. Yetki sorunu yaşandığı zaman 'ben doğrudan halkın oyu ile göreve geldim, yetkileri sonuna kadar kullanırım' diyecek ve çok daha büyük sıkıntılar yaşanacak. Parlamenter rejim Türkiye'de saf şekli ile uygulanmıyor."

Dünyada başkanlık sistemi modellerinde parlamentonun olduğunu, sistemi tam bilmeden yorum yapıldığını belirten Hakyemez, "Adam, 'biz parlamentosu olmayan hükümet sistemi istemiyoruz' diyor. Oysa demokratik ülkelerde parlamentosu olmayan hiçbir hükümet yoktur. Yürütmedeki kişinin yetkilerinin güçlü olması nedeniyle sisteme başkanlık adı veriliyor. Mesela ABD'de dört yıllığına göreve geliyor. Bu süre içinde güven problemi olmadığı için istediklerini uygulamaya koyar ve dört yıl sonra halka hesap verir" diye konuştu.

-Eş zamanlı fesih mekanizması-

Hakyemez, ABD'de uygulanan başkanlık sisteminde yasama ile yürütme arasında çıkan krizleri giderecek mekanizmanın olmadığını, Türkiye'de yeni anayasa çalışmaları bağlamında AK Parti'nin önerdiği sistemde bu mekanizmanın yer aldığını söyledi.

Hakyemez, "eş zamanlı fesih" mekanizmasıyla ilgili şu bilgileri verdi:

"Yürütmede halkın oyu ile göreve gelen başkan ve yine halkın oyu ile gelen parlamento var. Parlamento halk için kanun yapacak, bu kanunları başkan onaylayacak. Başkanın başarılı olabilmesi için parlamentonun kanunlarına, çalışmalarına ihtiyacı var. Parlamentonun da yaptığı kanunların onaylanması için başkana ihtiyacı var. Başkan mevcut sistemde cumhurbaşkanının veto etmesinden daha güçlü yetkiye sahip. Başkan veto ederse parlamentonun üçte iki çoğunlukla tekrar kabul etmesi lazım ki başkan bunu yürürlüğe soksun. Yani bu sıkıntıyı ortadan kaldırabilmek için sisteme bir 'eş zamanlı fesih' koymamız lazım. Nedir bu- Yasama böyle krizlerin ortaya çıktığı durumlarda seçimleri yenileme kararı ile koltuğundan edebilir. TBMM, başkanla bir kriz yaşadığında ve başka yapacak hiçbir şeyi kalmadığında, başkanın seçimlerinin yenilenmesine karar verecek. Buna karar verdiği anda kendi seçimleri de otomatik olarak yenilenecek. Kendi ipini çekme pahasına başkanın ipini de çekecek. Kendinin de görevine son verecek. Bu bir cesaret örneğidir. Bu sadece yaşamsal kriz görüldüğünde kullanılır."

-Cumhurbaşkanı tahmini-

Mevcut anayasa ile 2014 yılında ilk defa cumhurbaşkanının halkın oyu ile seçilerek göreve geleceğini dile getiren Hakyemez, "Muhtemelen bu kişi de uzayda yaşamıyoruz, sayın Başbakan olacaktır. Niye- Siyasi göstergeler sürecin oraya doğru gittiğini gösteriyor. Güçlü yetkilere sahip, karizmatik yönü olan, üç dönem üst üste Başbakan olarak görev yapmış, her seçimde partisinin oyu artan bir kişi cumhurbaşkanı olduğu zaman ne yapacak- Sembolik yetkilere sahip bir kişi olarak kalacak" dedi.

Hakyemez, bu durumun böyle olacağını Turgut Özal örneğinden bildiklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Turgut Özal, yaşasaydı ne yapacaktı- Muhtemelen siyasete dönecekti. Neden- Güçlü yetkileri kullanıyor ama sorumluluğu olmayacak. Günümüzde buna karşı çıkanlar şunu söyleyebilecek, 'keşke Cumhurbaşkanının sorumluluğu olsa'. Biz bunu baştan söylüyoruz. Yeni anayasa bağlamında hükümet sorunuyla ilgili sorunlar, buradan kaynaklanmaktadır. Cumhurbaşkanı ile ilgili problemler vardır. Bunun çözülmesi lazım. Bu, başkanlık sistemi ile çözülebilir. Başkanlık rejimi Amerika'daki gibi uygulanırsa tıkanıklığa yol açabilir. Onun için eş zamanlı fesih mekanizması ile bu giderilebilir. Aksi durumda Türkiye'de her zaman tek parti hükümetleri olmayacak. Seçilecek koalisyon hükümetleri döneminde ise çok büyük kayıplarımız olacaktır. Türkiye, Avrupa ülkeleri gibi belli bir seviyeye gelmiş durumda değil. Mücadele ediyor, geliyor. O nedenle Türkiye'de enerjik bir şekilde hareket edecek yürütmeye ihtiyaç var. İnsanlar icraat bekliyor. Bazı tuzu kuru kesimler, 'koalisyon hükümeti ile de yaşamaya alışmalıyız' diyor. Ben de söyleyebilirim ama insanlar hizmet bekliyor."

-"Hiçbir partinin eyalet sistemi önerisi yok"-

Başkanlık sisteminin mevcut Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan geçmeyeceğini ifade eden Hakyemez, "Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun, Anayasa metnini hazırlarken almış olduğu bir karar var. 'Dört parti mutabakatla her konuda ortak karar verecek' deniliyor. AK Parti, başkanlık sistemini öneriyor. MHP, CHP klasik parlamenter rejimden yana, 'Cumhurbaşkanını parlamento seçsin, sembolik yetkilere sahip olsun' diyor. BDP, mevcut sisteme benzer bir model öneriyor. Burada bir mutabakat yok, bir tıkanıklık var. Bunun gibi birçok maddede tıkanıklık var" diye konuştu.

Yusuf Şevki Hakyemez, insanların başkanlık sistemini bilmeden değerlendirme yaptığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Türkiye'de başkanlık sistemi uygulanırsa, 'efendim eyalet sistemi olmak zorundasınız' deniyor, buna sadece gülünür. Çünkü başkanlık rejimine sahip olmak başka bir şeydir, eyalet sistemi veya üniter devlet olmak başka bir şeydir. Avusturya'da, Almanya'da eyalet sistemi var ama parlamenter sistem de var. Başkanlık sistemi hem eyalet hem üniter devlet yapısında olabilir. Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na hiçbir partinin, AK Parti dahildir buna, eyalet sistemi gibi bir önerisi mevcut değildir. İnsanlar bu konuda bilgi sahibi olmadan çok enteresan değerlendirmelerde bulunabiliyor. Bu doğru değildir."

Muhabir: Muhittin Sandıkçı / Tuğba Yardımcı Mısır

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler