Başvurusunun reddedilmesini istedi
ANKARA (İHA) - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) bir ihbar yazısı göndererek, Jet-Pa'nın sahibi Fadıl Akgündüz'ün milletvekili adaylığı başvurusunun kabul edilmemesini istedi.
Başsavcı Kanadoğlu, YSK'ya gönderdiği ihbar yazısında Siirt Bağımsız Milletvekili adayı olarak başvuruda bulunan Fadıl Akgündüz'ün, avukatı aracılığıyla yaptığı müracaatın YSK Başkanlığı tarafından kabul edildiğini yazılı ve görsel basından öğrendiğini belirtti. 2839 sayılı Yasa'nın 21. maddesinde 'Bağımsız milletvekili adaylığı için yapılacak başvuru, adayın milletvekili seçilmek istediği çevrenin il seçim kurulu başkanlığına, bu Kanun'un adaylık için aradığı şart ve nitelikleri taşıdığını belirten bir yazı ile yapılır. Kurul başkanlığı, başvurunun alındığına ilişkin bir belge verir ve derhal Yüksek Seçim Kurulu'na duyurur. Yüksek Seçim Kurulu bu başvuruları, il seçim kurulları da kendi çevrelerine ait olanları alışılmış araçlarla geçici listeler halinde ilan ederler. Bağımsız adaylık için başvuranlar en yüksek derecedeki devlet memurunun brüt aylığı kadar parayı ilgili mal sandığına emaneten yatırıp makbuzunu milletvekili seçilebilmek için gerekli başvurma belgelerine eklerler" şeklinde bir hüküm bulunduğunu kaydeden Kanadoğlu, YSK Başkanlığı'nın 338 sayılı ilke kararında ise Milletvekili Genel Seçimine bağımsız aday olarak katılmak isteyenlerin milletvekili seçilmek istedikleri çevreni il seçim kuruluna, yasal şart ve nitelikleri haiz olduklarını belirten bir dilekçe ile bizzat başvurmaları gerektiğine değinildiğini hatırlattı.
Hakkında tutuklama kararları, derdest soruşturma ve davalar bulunduğu, Interpol tarafından kırmızı bültenle arandığı, Türkiye'ye girişinde yakalanması için hudut kapılarına talimak verildiği bilinen Akgündüz'ün yurt dışında olduğunu ve vekili marifetiyle yaptığı başvurunun Siirt İl Seçim Kurulu Başkanlığı'nca reddedildiğini belirten Kanadoğlu, Akgündüz'ün yine avukatı aracılığıyla YSK Başkanlığı'na yaptığı itirazın kabul edilmesinin, YSK'nın 338 sayılı ilke kararına aykırı olduğunu ve toplum vicdanını yaraladığını ifade etti. Kanadoğlu ihbar yazısında şöyle dedi: "Milletvekili adaylığına başvurmak münhasıran şahsa bağlı haklardan olup vekil marifetiyle kullanılamaz. Adaylık için ön koşul, ilgilinin bizzat başvuruda bulunmasıdır. Milletvekili seçilme yeterliliği bu ön koşula uygun müracaat halinde tartışılabilir. Adı geçenin bu koşulu taşımaması tam kanunsuzluk sayılacağından süreye bağlı olmaksızın durumunun tekrar incelenmesi gerekmektedir. Yüksek Kurulunuzun açıklanan ilke kararının gerekçesi ve 2839 sayılı Yasa hükmü karşısında adı geçen şahsın milletvekili adaylığı başvurusunun kabul edilmemesi hususu ihbaren takdirlerine arz olunur".
