İSTANBUL (AA) - Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Nermin Işık, "Sağlık yönünden değeri anlaşılınca bugün Batı dünyasında da bulgur tüketimi hızla artıyor." dedi.
Sait Halim Paşa yalısında, Işık'ın derlediği yemek tariflerinin yer aldığı Duru Bulgur'un desteğiyle yayınlanan "Anadolu'nun Bulgurlu Yemekleri" kitabının tanıtım toplantısı gerçekleştirildi.
Bulgur üretim sürecinin anlatıldığı "Taşdeğirmen" adlı filmin izlenmesiyle başlayan toplantının açılış konuşmasını yapan Duru Bulgur Gıda Mühendisi Ece Duru, bulgurun tanıtılması için önemli bir misyon üstlendiklerini söyledi.
Türkiye'nin dünyanın en zengin mutfaklarından birine sahip olduğunun altını çizen Duru, şunları kaydetti:
"Gastronomi turizmi Türkiye için stratejik bir konu. Türkiye'yi ziyaret eden yabancı turistler toplam harcamalarının yüzde 20'sini yeme içmeye harcarken, gastronomi turistlerinde bu oran yüzde 27'leri buluyor. Bu oran sayesinde Türkiye'nin dünyanın en zengin mutfaklarına sahip olması bakımından bu alanda elimizin ne kadar güçlü olduğunu görüyoruz. Türkiye, dünyada kendi kendini besleyebilme potansiyeline sahip güçlü bir tarım ülkesidir. Anadolu'nun tarihin ilk çağlarından bu yana özellikle tarım üretiminde köklü bir geleneğe sahip olduğu bilinen bir gerçek."
Konuşmasında Türkiye'de bulgur ve bakliyat ürünlerine ilişkin istatistik bilgiler veren Duru, "Günümüzde yaşam şartları ve yoğun iş temposu nedeniyle insanlar dengesiz ve düzensiz beslenmeye doğru gidiyor. Ana öğünleri kısa sürede geçiştirerek yüksek kalorili fast food türü gıdaları tüketmeye yöneliyoruz. Bir kesim beslenmesine çok dikkat ederken, önemli bir kesim obeziteyle savaşmakta." şeklinde konuştu.
Firma olarak 16 farklı bulgur çeşidine sahip olduklarını belirten Duru, "Geleneksel üretimi teknolojiyle buluşturuyoruz. Tüketicilerin farklı beklentilerini göz önüne alarak Ar-Ge laboratuvarımızda geliştirdiğimiz yeni bulgur ve bakliyatları tüketiciye sunuyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
- "Batıda bulgur tüketimi hızla artıyor"
Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Nermin Işık, "Türk mutfağının temel besinlerinden olan buğday, Akdeniz yöresinde ekmekten sonra en çok bulgur şeklinde tüketilmektedir. Anadolu kökenli olan bulgur hem besleyici hem ekonomik hem de fonksiyonel bir besindir." dedi.
Pişirilmesi ve sindirimi kolay bulgurun doyurucu ve lezzetli de olduğunu vurgulayan Işık, "Türk halk mutfağında bulgurlu yemekler, çorbadan tatlıya oldukça geniş bir yelpaze oluşturuyor. Sağlık yönünden değeri anlaşılınca bugün Batı dünyasında da bulgur tüketimi hızla artıyor." diye konuştu.
Çalışmanın, geleneksel bulgurlu yemeklerin tanıtılmasına, gelecek kuşaklara aktarılmasına, yurt içinde ve yurt dışında yaygınlaştırılmasına katkı sağlayacağını vurgulayan Işık, şunları kaydetti:
"Ülkemizin farklı yörelerine ait bulgurlu yemeklerin kaynak kişilerden derlenmesi, yazılı kaynaklarda olmayan unutulmaya yüz tutmuş yemeklerin de kayda geçirilmesi benim için önemliydi. Bu bağlamda bulgurlu yemeklerin farklı coğrafyalarda bilinmesi ve tüketilmesi için bu reçetelerin derlenip kitap haline getirilmesi gerekiyordu."
Işık, bir ziyaret esnasında İhsan Duru'nun yöresel bulgur yemekleri üzerine bir kitap düşündüklerini belirtmesiyle bulgurlu yemekleri derlemeye başladığını, 2003 yılında yayımlanan ilk kitabın ardından aile, öğrenci, komşu, arkadaş ve dostlarından gelmeye devam eden tariflerin ikinci kitaba eklendiğini anlattı.
- "Bulgur, undan sonra en çok tüketilen gıda maddesi"
Duru Bulgur Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Duru, bulgur üretiminde halen taş değirmen kullandıklarını belirterek, "Dünyada bu taş değirmeni kullanan başka bir firma daha yok. Çıkartması da işlemesi de kullanması da çok zor ama biz bundan hiç vazgeçmedik. Modern üretimi bu taş değirmenle birleştirerek Duru Bulgur kalitesine çıkardık." diye konuştu.
Şirketin tarihçesine ilişkin bilgi veren Duru, babası Ziya Duru'nun 1935 yılında askeriyenin bulgur ihtiyacı üzerine bu işe başladığını, başlangıçta 600 ton buğday işlerken bugün aynı tonajı sadece 2 günde geçtiklerini ifade etti.
Bulgurun markalaşması için çeşitli çalışmalar yaptıklarını dile getiren Duru, "Bulgur sanki bir köylü yiyeceği gibi, ikinci sınıf bir yiyecek gibi görülüyordu. Aslında bulgur Türkiye'de undan sonra en çok tüketilen gıda maddesi." dedi.
İhsan Duru, gıda ile ilgili dünyadaki bütün fuarlara katıldıklarını ve insanlara bulguru tattırmaya çalıştıklarını belirterek, şunları söyledi:
"Şu anda 3 bulgur fabrikasıyla günlük 300 ton fiili kapasiteye ulaşmış durumdayız, 52 ülkeye ihracat yapıyoruz. Türkiye'nin ve dünyanın en büyük bulgur üretim tesisine sahibiz. Dünyada bulguru en fazla üreten ülke Türkiye'dir. Bulgurun asıl ana vatanı biziz. Üretirken bulgurun gastronomi değerine de çok önem veriyoruz. Bulgurun Türkiye'nin yurt dışında tanıtılmasında bir elçi olabileceğini düşünüyoruz, bunu kendimize misyon edindik."
Nermin Işık'ın bulgurlu yemek tariflerinden derlediği "Bulgur Yemekleri" kitabının genişletilerek Duru Bulgur'un desteğiyle hazırlanan ikinci baskısında tariflerin ait olduğu şehir bilgisine de yer veriliyor.
Yemek fotoğraflarının da yer aldığı "Anadolu'nun Bulgurlu Yemekleri" kitabındaki tarifler, çorbalar, etli bulgur yemekleri, köfteler, dolma ve sarmalar, salatalar, bulgurlu sebzeli yemekler, pilavlar, hamur işleri ve tatlılar olmak üzere 9 grup altında toplanıyor.