'Batı ile işbirliği içindeki Türkiye sırtını asla Doğu’ya ve Güney’e dönmeyecek'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Batı dünyası ile işbirliği içerisinde bulunan Türkiye’nin sırtını asla Doğu’ya ve Güney’e dönmeyeceğini söyledi.

Bursa Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen ‘Türk-Arap Turizm Buluşması’nın açılışına katılan Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin Arap dünyası ile ilişkilere büyük önem verdiğine dikkat çekti.

Konuşmasına, “Misafirlerimize, Türkiye'ye, tarihi şehir, Osmanlı'nın ilk Başkenti Bursa'ya hoş geldiniz diyorum.” sözleriyle başlayan Başbakan Erdoğan, şunlar söyledi: “Misafirlerimize Bursa’nın eşsiz havasını teneffüs etmelerini ve ülkelerine güzel duygularla dönmelerini arzu ediyorum. Her yıl binlerce turisti ağırlayan Bursa önümüzdeki senelerde inanıyorum ki Arap kardeşlerimizi ağırlayacaktır. Bursa’yı gezdiğinizde, sizin hiç yabancı olmadığınız bir yer olduğunu göreceksiniz. Bursa, zaman kavramının farklılaştığı, zaman mefhumunun yeni bir kavrama büründüğü bir yerdir. Bursa bir cihan devleti Osmanlı İmparatorluğu'nun devlet oluşuna şahitlik etmiş, üç kıtada adaletle hükmetmiş bir imparatorluğun adeta tasarım atölyesi olmuştur. Osmanlı’nın kurucusu meşhur Osman Gazi sağlığında Bursa’yı sadece uzaktan görmüştür. Bursa’nın fethedilmesini isteyen Osman Gazi, oğlu Orhan Gazi'ye son derce önemli bir nasihat bırakmıştır. Orhan Gazi'ye adaletli olmasını nasihat etmiştir. Ey oğul; Yaradan'dan korkmayan yaradılandan hiç korkmaz. Bundan 600 yıl önce Osman Gazi Bursa önlerinde oğlu Orhan Gazi’ye bu nasihatte bulundu. Bu nasihat 600 yıl boyunca bu topraklarda yakılandı. Bugün de bizim ufkumuzu aydınlatıyor. Şu anda memnuniyetle ifade etmek istiyorum ki bugün de biz Arap halklarını kardeşimiz, yol arkadaşımız, iyi ve kötü günde dostumuz, komşumuz olarak görüyoruz.”

Yönünü Batı’ya çeviren Türkiye’nin, asla sırtını Doğu ve Güney’e dönmediğine vurgu yapan Başbakan Erdoğan, “Türkiye, her ne kadar yönünü Batıya çevirdi gibi algılansa da sırtını asla Doğu’ya ve Güney’e dönmeyecektir. Son yüz yıl içinde aramıza konan engel, sınır ve bariyerlerin tamamının sanal olduğuna inanıyorum. Bin yıllar boyunca bir arada yaşamış komşu dost hatta kardeş olmuş milletlerin bugün yapay engellerle birbirinden uzak tutulmasına bizim gönlümüz razı gelmiyor. Bu alanda son 9,5 yıl içinde dostlarımız ve kadim kardeşlerimiz ile kardeşlerimizi tesis ettik. Türkiye, AB yolunda ilerlerken özellikle Orta Doğu’daki kardeş ülkelerle örnek bir işbirliği ve dayanışmayı inşa ediyoruz. Bölgemizdeki meselelere sadece insan gözü il bakıyoruz. Barış ve adaletten başka gaye gütmüyoruz. Filistin meselesine, Irak’ta yaşananlara ve son dönemde Suriye’ye bu gözle bakıyoruz. Ortadoğu’daki meselelere kardeşlik gözü ile bakıyor ve bunların kardeşlik içinde çözülmesini istiyoruz. Bölgede herhangi bir ülkenin geri kalmışlığını ve yoksulluğunu diğer ülkelerin üzerinde bir sorumluluğu olduğuna inanıyor ve bölgenin hep birlikte kalkınmansa inanıyoruz.” şeklinde konuştu.

"TÜRKLER SİZİN KARDEŞİNİZDİR"

Arap turizmcilere, “Şunu bütün açıklığı ile söylüyorum ki Türkler sizin kardeşinizdir. Türkiye sizin evinizdir.” diye seslenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye’nin her neresine giderseniz gidiniz, orada engin bir misafirperverlik ve hoşgörü ile karşılanacaksınız. Türkiye’nin hiçbir yerinde hor görülmeyeceksiniz ve bir misafir gibi karşılaşacaksınız. Dolayısı ile Türkiye’nin her güzelliklerini yaşamanızı istiyoruz. Yayla görmek istiyorsanız bizde, deniz, güneş, kar görmek istiyorsanız bizde. Allah, 4 mevsimi vermiş. Öyle ise biz sizi davet ediyoruz. İnanç turizmi bizde. Türkiye’de her alanda çok geniş bir yelpazede imkanlarla karşılanacaksınız. Türkiye’de 4 mevsim 365 gün boyunca değerlendirebileceğiniz imkanlar bulacaksınız. Kış mevsimini Erzurum’da, diğer güzellikleri Bursa’da bulacaksınız. Karadeniz, eşsiz güzellikleri ile size hizmet verecek.”

Türkiye’de sadece Türkiye tarihi, Roma ve diğer tarihlerin değil, Arap geçmişinden de izler bulunduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu topraklarda ne muhteşem ortak bir medeniyete sahip olduğumuzu daha iyi anlayacaksınız. Son dönemdeki ekonomik refah anlayışı vatandaşlarımızın daha çok turistik gezi yapmasına neden oldu. Türkiye’den hac ve umre için Arap ülkelerine turist sayısı artarken, Arap ülkelerinden gelen turist sayısı geriledi. 2002 yılında Türkiye’nin toplam turizm geliri çok gerilerde idi. 12 milyar dolardan şimdi 23 milyar dolara çıktı. Turist sayısında da 13 milyondan şimdi 31 milyona ulaşmışız. Biz bu sayıları yeterli bulmuyoruz. Sadece Bursa’yı gezmeniz bile Türkiye’nin ziyadesi ile turizmi hak ettiğini göreceksiniz. Biz turizmi sadece ekonomik gelir olarak görmüyoruz. Özellikle Arap ülkelerinden gelen kardeşlerimizle hasbihal etmenin ve dertleşmenin bir vesilesi olarak görüyoruz. Kardeşliğimizin gereği bu olduğu için böyle bakıyoruz. Engelleri bunun için kaldırıyor, vizeleri bunun için kaldırıyoruz. Bursa ve İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin 81 ili sizlerin hizmetinizde olacaktır. Türkiye’ye ve Bursa’ya bir kez daha hoş geldiniz diyorum.