HABER

Baykal'dan 17 Aralık değerlendirmesi

TRABZON (İHA) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, 17 Aralık'ta Avrupa Birliği müzakerelerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile gitmelerinin prensip olarak gerçekleştirilebilir bir konu olduğunu, ancak bunun gereklerinin yerine getirilmesi gerektiğini belirterek, "Ancak bu aşamaya kadar lafla vakit geçirilir ve 17 Aralık tarihinde bir bilet alınarak 'Haydi birlikte gidelim' denilirse bunun fazla bir yararı olmaz" dedi.

Trabzon'daki CHP'li belediyelere ziyaretlerini sürdüren Baykal, bugün ilk olarak merkez Akoluk Beldesi'ne giderek, Belediye Başkanı Atilla Çavdar'ı makamında ziyaret etti. Ziyarette, Deniz Baykal'a kendisinin de istekleri olduğunu belirten Çavdar, "Tek bir isteğim var. Beldemizde ilköğretim okulu bulunmuyor. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum. Belediyeye ait tapulu arazilerimiz var ancak burayı imara açamıyoruz. İlköğretim okulumuz yok. Mevcut belediye binamızın Milli Eğitim Bakanlığı'na devredilerek okul yapılması için yardımcı olmanızı istiyorum" dedi. Bunun üzerine CHP Genel Başkanı Baykal, Trabzon Belediye Başkanı Volkan Canalioğlu'na dönerek, "Sizin il genel meclis üyeniz yok mu? Bu konuda vali ile görüşün ne lazım gerekiyorsa yapılsın. Bunları görev haline getirin" uyarısında bulundu. Canalioğlu, cep telefonu ile hemen Vali Hüseyin Yavuzdemir'i aramasına rağmen ulaşamadı.

CHP lideri Baykal, buradaki ziyareti sonrasında Maçka İlçesi'ne gitti. Maçka Belediye Başkanı Ertuğrul Genç'i ziyaret eden Baykal, dün Çorlu'da CHP Genel Başkan adayı Mustafa Sarıgül'ün düzenlediği mitinge katılan Belediye Başkanı Genç'e soğuk davranması dikkat çekti. Baykal, Genç'in makam odasında kendisini masasına yakın koltuklara davet etmesine rağmen uzaktakı koltuğa oturması dikkat çekerken, belediye başkanın masasının yanındaki koltuklara CHP Trabzon Milletvekilleri Akif Hamzaçebi ve Şevket Arz oturdu.

Burada basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Baykal, '17 Aralık'taki AB müzakerelerine Başbakan Erdoğan'la gidecek misiniz?' sorusu üzerine, "Başbakan kendisine yöneltilen bir soru üzerine AB müzakerelerine 17 Aralık'ta birlikte gitmemizden mutlu olacağını söyledi. Ben de gazetecilerin sorusu üzerine bundan mutluluk duyacağımı söyledim. Bu gazetelerde yazıldı çizildi ama ben bunu bir adamı daha öne götürmek istiyorum. Türkiye'nin AB içinde yerlaması konusunda hepimiz üzerimize düşeni yapmakla yükümlüyüz. 17 Aralık'ta AB Müzakereleri'ne birlikte gitmemiz prensip olarak gerçekleştirilebilir bir konudur. Ancak bunun gereklerinin yerine getirilmesi lazım. Öncelikle Türkiye'nin bu konudaki politikasının açık olarak ortaya konması gerekir. Hazırlanan rapor çok geniş doğrultuda değiştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. İktidarın bu konudaki tutumunu henüz bilmiyoruz. İktidar ve muhalefet arasında bu konuda bir diyalog yokken iktidarın bizi bilmezken, onlarda bizim ne düşündüğümüzü bilmezken bu iyi niyetli bir temenniden öteye gitmez. Bunu daha ileriye götürmek için iktidarın ve muhalefetin birlikte üzerinde çalışacağı ortak bir tez olmalı, öncelikler ortaya konmalı, bir kadro belirlenmeli. Oradaki ilişki ve temas düzenimizin ne olacağı ciddi olarak ortaya konulmalı. Ciddi bir hazırlık çalışması yapılmalıdır. Eğer bunlar yapılırsa bu birliktelik yarar verebilir. Ancak bu aşamaya kadar lafla vakit geçirilir ve 17 Aralık tarihinde bir bilet alınarak 'Haydi birlikte gidelim' denilirse bunun fazla bir yararı olmaz" dedi.

AB'nin İlerleme Raporu'nu da değerlendiren Baykal, "Bu rapor Türkiye'yi AB'ye tam üye yapma kararlılığı ile hazırlanmış bir rapor değil. AB'ye Türkiye'nin girmemesini öngeren bir rapor. AB ile Türkiye'nin ilişkileri, Türkiye'nin AB'ye girmeyeceği öngörüsü üzerinde yürütülüyor ve rapor da bu doğrultuda hazırlanmış. Bir defa serbest dolaşım hakkına sahip olmazsak bizim AB ile ilişkilerimiz tam üyelik çerçevesinde olmaz. Bize uygulanan müzakere yöntemi diğer adaylara uygulanan aksine sorunları çözücü değil, güçlük çıkarıcı bir müzakere sürecidir. Bu farklılıklar tam üyeliğin önüne yeni engeller getiren bir müzakere süreci haline getirildi. Üye ülkeler Türkiye'yi müzakere sürecinde karşılarına alarak kendileri ile Türkiye arasındaki sorunları gündeme getiriyorlar. Bu şekildeki bir müzakere sürecinde varılacak sonuç tam üyelik olamaz. Bize sunulan raporda 3-4 noktada ciddi şekilde değişiklikler yapılması gerekir. Türkiye'nin sorunlarının ağır olması nüfusunun büyük olması onları kaygılandırmaktadır. Bu konuda onları rahatlatıcı çalışmalar yapabiliriz" diye konuştu.

Ziyarette, Nermin Eyüpoğlu isminde yaşlı bir bayanın okuduğu 'Atatürk ve Türklük' konulu şiir Baykal ve beraberdekiler tarafından alkışlandı.

En Çok Aranan Haberler