HABER

Baykal'dan iktidara eleştiri

ANKARA (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, iktidarın en ufak bir eleştiriye dahi tahammül edemediğini belirterek, "Tahammülsüzlüklerini ilginç yönetmelerle hissettiriyorlar. Hemen anlaşılıyor, gereği yapılıyor. Yazan kalemler yazamaz hale geliyor" dedi.

Baykal, partisinin genel merkezinde Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Behzat Erkoç ve Yönetim Kurulu üyelerini kabul etti. Baykal, burada yaptığı konuşmada, iletişim özgürlüğünün siyasetin ve toplumun gelişmesini sağlayan ana unsurların başında geldiğini belirtti. Konunun bu açıdan değerlendirildiğinde Türkiye'deki tablonun umut verici olmadığını kaydeden Baykal, basın ve iletişim özgürlüğünün çeşitli yollarla kısıtlandığını ifade etti. Basın yayın sektöründe ekonomik sorunların yanısıra iktidarın anlayışıyla ilgili sorunların da yaşandığını kaydeden Baykal, iktidarın en küçük bir eleştiriye bile tahammülünün bulunmadığını savunarak, "Ne yazık ki pek çok kalem kırılıyor, susturuluyor, etkisizleştiriliyor. Kimse buna ses çıkartmıyor. Biz bundan rahatsızlık duyuyoruz" dedi.

Basın yayıncılığının karlı olmadığını ifade eden Baykal, parti olarak yaptırdıkları araştırmada, gider ve gelirlerin kıyaslanması sonucunda yaklaşık 1 milyar dolarlık bir açığın ortaya çıktığını söyledi. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in yerel bir gazateyi yırtmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Baykal, şöyle konuştu:
"İktidar kendilerine yönelik en küçük eleştiriye dahi tahammülsüz. Tahammülsüzlüklerini ilginç yönetmelerle hissettiriyorlar. Herhalde vücut diliyle hissettiriyorlar. Hemen anlaşılıyor, gereği yapılıyor. Yazan kalemler yazamaz hale geliyor. Aşırı tepkiler, ezme arzuları, cevap verme, gereğini anlatma değil yırtma, yok etme, imha etme duyguları yansıyor. Başbakan bir yerde konuşurken doktorların ümüğünü sıkmaktan bahsediyor. Bu hangi ruh halidir? Doktorlar binbir sıkıntı içinde, ücretleri yetersiz, yük çok ağır. Başbakan'ın hakkınızı tam veremiyoruz, kusura bakmayın demesi lazımken, tam tersine ümüğünü sıkarım diyor. Niye? Öyle diyerek birilerine yaranacak, mizacını tatmin edecek, boşalacak. Yani doktorun ümüğünü sıkıyor, gazetecinin kalemini kırıyor, kimisini izne çıkarıyor. Ve bunları konuşamıyoruz".

"GARABET, REJİM SORUNU" Baykal, CHP'nin bir televizyon projesi bulunup bulunmadığına ilişkin bir soru üzerine, "Biz kendimize bağlı bir medya yaratma peşinde değiliz. Bağımsız, tarafsız, gerçekleri gören bir medya istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir hükümete bu hükümete verilen medya desteği verilmemiştir. Ancak otoriter ve totaliter rejimlerde görülebilecek şekilde bir iktidara destek kendisini göstermektedir. Bu bir garabettir, rejim sorunudur" şeklinde konuştu. Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye'nin laik yapısının din ve vicdan özgürlüğünü kısıtladığı yönündeki raporuna ilişkin de degerlendirmelerde bulunan Baykal, raporu hazırlayan parlamenterin daha önce de 'Türkiye Atatürk'ü yenmelidir' dediğini belirterek, "Bu parlamenterin Türkiye'ye bakış açısı maalesef Türkiye'deki bazı çevrelerin bakış açısıyla tam üst üste geliyor. Bu, daha açık söylüyor. Bazıları o kadar açık yüreklilikle söyleyemiyor" ifadesini kullandı.

Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Behzat Erkoç da konuşmasında CHP grubu adına verilen meclis araştırması önergesini desteklediklerini söyledi. Yeni bir basın yasası tasarısı hazırlandığına değinen Erkoç, tasarının Meclis'te görüşülürken bazı eksikliklerinin giderilmesi için Baykal'dan destek istedi. Gazetecileri koruyucu yeni bir yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Erkoç, "Ancak 212 sayılı Basın iş Yasası'nda herhagi bir değişiklik yapılmasını istemiyoruz. Yasanın bir eksikliği varsa toplu iş sözleşmelerinden yanayız" şeklinde konuştu.

En Çok Aranan Haberler