Aslında, papağan ve karga gibi diğer büyük beyinli kuşlara göre problem çözme yeteneğinde epey kötü bir performansa sahiptirler. Yapılan bir araştırma diğer kuş türlerinin başarılı bir şekilde çözdüğü basit bir bilişsel testte (ödülü almak için ipi çekmek) büyük gri baykuşların tekrar eden başarısızlıklar yaşadığı bulundu.
Ancak bu, baykuşların aptal oldukları anlamına gelmiyor. Çalışmalar bazı baykuşların aslında araç kullanımının ilkel şekillerini uyguladığını gösteriyor. Nature dergisine göre, yer baykuşlarının hayvan dışkısı kullanarak dışkı böceklerini oyuklarına çektikleri ve sonrasında da böceklerle kendilerine bir ziyafet çektikleri gözlemlenmiş.
Hayvanların araç kullanması her ne kadar etkileyici olsa da, bu baykuşların insan standartlarına göre ‘bilge’ olduğu anlamına gelmiyor. Baykuşlar kendi başlarına olağanüstü hayvanlar. Avlarını yakalamaya yardım eden evrimleşmiş duyma ve gizleme yetenekleri, tüyleri ve tüp yapısındaki gözleri ile inanılmaz avcılar.
Peki, eğer baykuşlar hayatın gizemli koruyucuları değillerse ve iri sarı gözlerinin ardında bilgeliğin derin havuzlarını saklamıyorlarsa, o zaman neden onları çoğu kez bu şekilde gösteriyoruz? Bu fikir nereden geldi?
Birçok kültürde baykuşlar kendi mitolojilerinde ön plana çıkartılırken, tüm toplumlar baykuşları bilge olarak görmüyor. Hindistan’da baykuşlar bilgelik yerine kötü yolla kazanılmış zenginlik veya aptallıkla ilişkilendiriliyor. Genele yayılmış bilge baykuş söylencesi ise eski yunan tanrıçası Athena’dan kaynaklanmış olabilir. Bilgelik tanrıçası Athena genelde baykuş tutarken resmedilir ya da edebi metinlerde “baykuş gözlü” ve hatta “baykuş yüzlü” olarak tasvir edilirdi.