Bayraktutan'ın dilekçesi şu şekilde:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıda belirtilen sorularımın Adalet Bakanı sayın Bekir BOZDAĞ tarafından yazılı olarak cevaplandırılması hususunu; Anayasanın 98. ve İçtüzüğün 96. ve 99. maddeleri gereğince saygılarımla arz ederim.
Artvin Milletvekili
FETÖ kapsamı çerçevesinde birçok Hakim ve Savcı 31 Ağustos 2016 tarihli ve 2016/428 sayılı kararla ihraç edilmişti. FETÖ bağlantısı olanların bu süreçte görevden alınmalarının yanında FETÖ ile uzaktan yakından ilişkisi olmadığı halde bu kapsama ilişkilendirilerek görevden el çektirilmiştir.
Bandırma Savcısı Ahmet Biçer 2016 Mayıs ayında vefat etmesine karşın 31 Ağustos 2016 tarihli ve 2016/428 sayılı kararında ihraç edilenler listesinde adı geçmektedir. Bu durum önceden Savcı Biçer’in fişlendiğini hayatta olmadığı halde HSYK’nın ihraç listesinde olduğunu gözler önüne sergilemektedir.
Bu bağlamda;
Ölen Savcı Biçer’in ölümünden 3 ay sonra HSYK’nın belirlemiş olduğu ihraç listesinde olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ölü bir kişi meslekten nasıl ihraç edilir? Bu konuda sorumluluğu olanlarla ilgili bir işlem yapmayı düşünüyor musunuz?
Bu durumda ihraç listelerinin kamuoyunda dillendirildiği gibi aylarca önceden hazırlanıp daha sonra uygulamaya geçildiği iddiaları doğru mudur?