Baz istasyonları için bilim kurulu

ESKİŞEHİR (İHA) - Eskişehir'de, bir kız yurdunun da içinde bulunduğu 11 ayrı yere baz istasyonu kurulmasına karşı çıkan Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, baz istasyonlarıyla ilgili bir bilim kurulu oluşturulmasını teklif etti.

Valilikte yapılan İl Çevre Kurulu toplantısı, baz istasyonu ve kaçak kömür tartışmalarına sahne oldu. Basına kapalı gerçekleştirilen toplantıya katılan Büyükerşen, 11 baz istasyonu iznine, halkın sağlığını göz önünde bulundurarak ve kentin estetiğini bozduğu gerekçesiyle onay vermedi. Baz istasyonlarının kansere yol açtığına dair bir çok yayın olmasına rağmen bunun aksinin ispat edilemediğine dikkati çeken Büyükerşen, bütün ülkelerde televizyon vericilerinin üstüne ya da şehrin en tepe noktasında toplanan söz konusu istasyonların, Türkiye'de ise yerleşim yerlerinin içine kurulmasının halk sağlığını tehdit ettiğini vurguladı.

Halkın sağlığını düşünmek zorunda olduğunu kaydeden Yılmaz Büyükerşen, baz istasyonlarının kentin estetiğini de bozduğunun altını çizerken, bunların bir kaç direkte toplanmasını ve bu hususta nerelerin uygun olduğunu araştırmak üzere çoğu üniversitelerdeki bilim adamlarından oluşan bir bilim kurulu kurulmasını teklif etti. Kurul, 11 baz istasyonuyla ilgili belediyenin görüşünü almayı kararlaştırdı.

Baz istasyonları için "uygundur" görüşü vermeyeceğini söyleyen Başkan Büyükerşen, "İstanbul Telekom Kurulu istiyor diye her yere baz istasyonu kuramayız. Ayrıca, Odunpazarı'ndaki yüksek gerilim hattının da yer altına indirilmesiyle Eskişehir'i, yüzde 80-90 oranında yüksek gerilimin kanserojen etkisinden kurtarmış olacağız" şeklinde konuştu.

Büyükerşen, kurulun bir diğer gündem maddesi olan kaçak kömürle ilgili olarak, havayı en düşük oranda kirleten Sibirya kömürünü belediye olarak ithal edip, kente kaçak kömür girişini engellemek için aynı fiyattan mahrukatçılara tek elden dağıtmayı önerdi. Yılmaz Büyükerşen'in, diğer yandan şebeke bağlanan semtlerde buna rağmen doğalgaza geçmeyen konut, işyeri sahiplerine cezai müeyyide uygulanması teklifi ise, kurul üyelerince kabul edildi.

Toplantı sonrası açıklama yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükerşen, mahrukatçıların yerel politikacılara, Ankara'ya dahi gidip baskı yaptırarak, azınlık olarak sesi çıkmayan toplum aleyhinde karar aldırabildiklerini savundu. Geçen yıl şehrin 6 giriş noktasına kaçak et, kömür, sebze ve meyve girişini engellemek için özel konteynırlar koydurarak, denetim birimleri oluşturduklarını dile getiren Yılmaz Büyükerşen, "İlgili kuruluşların görevlileri, 2.5 ay çalışmanın ardından yerel bir yöneticinin devreye girmesiyle, sanıyorum daire müdürlerine baskı yapılarak görevlerinden çekildi. Bunun da anlamı şehre kaçak et, kömür, sebze ve meyve girişinin serbest hale getirilmesidir" açıklamasında bulundu.

Başkan Büyükerşen öte yandan, Ticaret Odası'ndan kendilerine, "Belediye ekmeğinin birim fiyatını 300 bin lira yapın, kapasiteyi düşürün, ya da fırını bize devredin" şeklinde yazılı teklif yapıldığını açıklayarak şunları söyledi:
"Bu, bizim halka vermiş olduğumuz hizmetin önüne geçilmesi anlamına geliyor. Oysa biz ekmekte kaliteyi ve üretimde artışı hedefliyoruz. Çünkü, talep çok fazla. Yakın zamanda da halkımıza özellikle çocuk ve orta yaş grubuna hitap edecek olan vitaminli ekmek çıkarılması için çalışmalarımızı tamamladık. Belediye fırınında günde 63 bin civarında üretilen halk ekmeğini, İstanbul'dan da ucuz olarak 250 bin liradan satıyoruz."