Bdp Eş Genel Başkanı Demirtaş Şırnak'ta

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Şırnak’ta yaptığı açıklamada, barış sürecinin iki partiye mal edilecek bir süreç olmadığını söyledi.

Belediye düğün salonunda vatandaşlara seslenen Demirtaş, başlatılan yeni sürecin çözümle barışın doğru anlaşılması ve bunun için doğru adımların atılmasının halkın kendi içindeki birlik beraberliğinden geçeceğini ifade etti. Sürecin BDP ve AK Parti’in süreci olmadığını aktaran Demirtaş, "Bütün Türkiye toplumunun ilgilendiren ama özelikle de Kürtlerin tamamını ilgilendiren, sadece Türkiye’deki Kürtleri değil, Güney Kürdistan’dan Batı Kürdistan’a kadar bütün Kürt halkını ilgilendiren bir süreci yaşıyoruz. O nedenle sizlerin düşüncesi bu dönemde sizin yapacağınız görevler ve sorumluluklar bütün halkımızın demokrasi ve özgürlük barış taraftarı herkesin acil ihtiyacıdır. Şırnak halkının Hakkari halkının özelikle sınırdaki halkımızın buradaki toplumun bu sürece yaklaşımı sahiplenmesi ve doğru işler yapması buradaki sürecin acısından çok önemlidir. Bakın bizler yıllardır şunun altını çiziyoruz. Parti olarak bizler başta olmak üzere bölgede görev yapan sivil toplum örgütleri odalar barolar sanayi odası yıllardır şunu söylüyoruz, bu sorun kanla gözyaşıyla silahla çözülemez konuşarak tartışarak çözülür bu bir özgürlük meselesi demokrasi meselesidir. Kürtlerin zorla ellerinden alınan haklarını iade ederseniz, geri verirseniz bu mesele biter. Böyle silaha savaşa çatışmaya hiç gerek duymadan oturup konuşarak meselemizi çözebiliriz. Yıllardır hepimiz bunu söylüyoruz. Bu noktaya gelinmesinden biz mutluluk duyuyoruz. Memnuniyet duyuyoruz çünkü medeni toplumların yakışan medeni insanlara yakışan konuşarak sorunlarını çözmektir. Kürtler silah sevdalısı değildir savaş sevdalısı değildir" dedi. Kürtlerin sadece kendi toprağından kendi vatanından köyünden kendisi gibi yaşamak istediğini bildiren Demirtaş, "Sorunları çözmek demek bu sorunu yaşayanları dinlemek demek ismi Kürt sorunu ise o halde Kürtler ne diyor Kürtlere ses vermesi gerekiyor. Başbakanın da en fazla Kürtleri dinlemesi gerekir. Kürtlere ne istiyor ne diyor. İsmi Kürt sorunu Kürtlerin sorunu o halde Kürt halkı ne istiyor. Hükümetin onu dinlemesi gerekiyor. En çok bunu dikkate alması gerekiyor. Yoksa bu dönemde de Kürt sonunun çözüyorum diye sen CHP’yi MHP’yi dinleyeceksen onlara kulak vereceksen zaten sorunu çözmek mümkün değil çünkü sorunu yaratan zihniyet onların zihniyetidir. Bu sorunu ortaya çıkaran CHP cumhuriyetin kuruluşundan beri ortaya koyduğu bir zihniyettir. MHP’nin zihniyetiyle çözülecek bir sorun değildir. Sorunu yaratanı dinlersen sorunu çözemesin. O halde sorunun mağdurlarını dinleyeceksin sorunun tarafın muhatabını dinleyeceksin. Oda Kürt halkının kendisidir. Sadece BDP’de değil açık söylüyorum. Bütün Kürt halkının bileşenleri bu süreçte muhataptır. Madem o hastayı ameliyata yatırmışız. Ameliyatın yarım kalmaması gerekir. Hastanın tümüyle iyileşmesi gerekir. Lazım ki ayağa kalkabilsin. Yarım yamalak olursa bizim içimizden geleni yüreğimizden geçeni söyleyemesek talepleri ortaya koyamasak bu hasta ameliyat masasına yine hasta olarak yatacak ve belki çok daha ağır başımıza gelecek" diye konuştu.