Bu olay kadına yönelik şiddetin ne ilkidir, ne de maalesef sonuncusu olacaktır. Kadın Katliamlarına Dur Demek İçin Tüm Kadınlar Mücadeleye" çağrısı yaptı.
Yazılı bir açıklama yapılan BDP Genel Merkezinden, AKP hükümetinin iktidara geldiği günden bugüne kadın katliamları ve kadına yönelik şiddetin yüzde bin 400 artış gösterdiğinin vurgulanarak şöyle devam edildi:
"Kürt halkının yıllardır verdiği haklı mücadelesi karşısında kirli savaş politikalarını kadın üzerinden de yürüterek sonuç almaya çalışan AKP hükümeti, iktidara geldiği günden beri kadına yönelik gerek çıkardığı yasal düzenlemeler, gerekse kadını ev içine hapseden uygulamalarıyla erkek egemen sistemi üreten, besleyen ve güçlendiren bir tutum izlemiştir.
Şiddete uğrayan kadınların devlet kurumlarına yaptığı başvurular sonucunda kadını koruyan değil, mağdur eden tutumlardan dolayı, bu başvurulardan sonra da kadınlar şiddete uğramış veya bu şiddetler ölümle sonuçlanmıştır. Kendi basın alanını yaratan AKP hükümeti, bu kadın kırımı politikalarını kamuoyundan da gizleyerek kadına şiddet haberlerinin çok önemsiz, kısa ve görmezlikten gelinebilir bir şekilde işlenmesini sağlamaktadır. Böylece yaratmak istediği toplum modelini, kadın üzerinden geliştirilen şiddet politikası ile ataerkil zihniyeti güçlendirerek sağlamak çabasındadır. Toplum bu cinayetlere alıştırılarak nerdeyse günlük yaşamda normalleşen bir algı yaratılmak istenmektedir.
Gördüğü şiddet sonucu devlet kurumlarına başvuran kadınlara yaşatılan mağduriyet sonucu bu kadınlar şiddete uğrayarak öldürülmektedir. AKP'nin kurmak istediği toplum modelindeki kadına atfedilen rol ve misyon bu politikalarında kendini açık bir şekilde göstermektedir. Günde ortalama 5 kadının öldürüldüğü ülkemizde artık kadın cinayetleri değil, en hafif tabiriyle kadın kırımı yaşanmaktadır. Kadınları katleden erkekler ya hiç ceza almadan ya da çok düşük cezalarla devletin desteğini almakta ve bu destek kadın katliamlarının katlanarak artmasına neden olmaktadır."
Siirt'te yaşanan tecavüz skandalının Türkiye'deki kadının fotoğrafı niteliğinde olduğunun ifade edildiği açıklamada, "Siirt'te aynı gün içerisinde iki kız çocuğuna yönelik vahşet Türkiye'nin kadın konusundaki fotoğrafı niteliktedir. Siirt'te yaşanan yozlaşma ve kırım kadınlar açısından kıyameti koparma gerekçesidir. Henüz 13 ve 15 yaşında olan iki kız çocuğu namus adı altında vahşete maruz kaldı. 15 yaşındaki L.B. av tüfeğiyle vurularak vahşice katledildi. Yine 13 yaşındaki S.O. boğazı kesilmiş bir vaziyette bulundu. S.O. henüz hayati tehlikeyi atlatamamış ve yaşam savaşı vermektedir" denildi.
Açıklamaya şöyle devam edildi:
"Ailesi bunun bir intihar girişimi olduğunu söylese de biz kadınlar, kadınların intihar süsü verilerek nasıl katledildiğini çok iyi biliyoruz. BDP Kadın Meclisi olarak henüz 13 ve 15 yaşında olan bu iki kız çocuğuna yönelik vahşeti nefretle kınıyoruz. Alanlarda tepkimizi ortaya koymaya devam edeceğiz. Şimdiye kadar katledilen bütün kadınların davalarının takipçisi olduğumuz gibi, bu iki davanın da takipçisi olacağız. Ataerkil devlet, ataerkil toplum ve ataerkil hukuk katil erkekleri koruyadursun, biz kadınlar erkek şiddetini kabul etmeyeceğiz."
ANKA