Bdp'li Demirtaş Diyarbakır'da Ziyaretlerde Bulundu

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, 17 Ağustos’ta Diyarbakır’ı n Hazro ilçesi Çitlibahçe köyünde Tekin ve Uğurlayan aileleri arasında yaşanan silahlı kavgada 4 ferdini kaybeden Uğurlayan ailesine taziye ziyaretinde bulunarak, yaşanan süreçte en büyük konulacak en büyük tavrın barıştan yana olmak olduğunu, gerekçesi ne olursa olsun bu tip olayları kabul etmeyeceklerini söyledi.BDP Eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak, 17 Ağustos tarihinde çocuklarını dağa çıkardıkları gerekçesi ile çıkan kavgada 4 yakınını kaybeden Uğurlayan ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Son zamanlarda aile içi çatışmalarda anormal bir artış olduğunu belirten Demirtaş, "Böyle şeyler olup bittikten sonra da devam etmemesi için birlikte, daha fedakar, daha cesur davranmak zorundayız. Bu gibi durumlarda kahramanlık, cesaret barıştan yana tavır koymaktır. En büyük cesaret, en büyük kahramanlık odur. Onun dışında yapılacak her şey zarar verir. O nedenle bizim ailelerimizden bir kez daha ricamızdır. Sabırlı olalım, sağduyulu olalım." dedi. Ailelerin acısını paylaşmak için taziyeye geldiklerini ifade eden Demirtaş, aile içi kavgalar ve köylerde yaşanan silahlı kavgalar yüzünden son derece üzgün olduklarını kaydetti. Demirtaş, tüm bu çatışmalarda, kavgalarda yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet ve ailelerine baş sağlığı dileklerinde bulundu. Böyle şeylerin olup bittikten sonra da devam etmemesi için birlikte, daha fedakar, daha cesur davranmak zorunda olduklarını dile getiren Demirtaş, "Bu gibi durumlarda kahramanlık, cesaret barıştan yana tavır koymaktır. En büyük cesaret, en büyük kahramanlık odur. Onun dışında yapılacak her şey zarar verir. O nedenle bizim ailelerimizden bir kez daha ricamızdır. Sabırlı olalım, sağduyulu olalım" diye konuştu. Parti olarak artış gösteren aileler arasındaki kavgalara dikkat çekmek adına taziye ziyaretinde bulunduklarını kaydeden Demirtaş şunları söyledi:"Bizler olayın gerekçesi, nedeni ne olursa olsun böylesine bir tutumu, böylesine bir yaklaşımı parti olarak kabul etmediğimizi, etmeyeceğimizi burada açıkça ifada etmek istiyoruz. Biz parti olarak yüz yıllık bir meseleyi, Kürt sorununu konuşarak, barış içerisinde ve diyalogla çözmeye uğraşan bir hareketiz. Bu topraklara barış getirmeye çalışıyoruz. Akan kanı durdurmaya çalışıyoruz. Gençlerin birbirini öldürmesini durdurmaya çalışıyoruz ve çok şükür ki savaştan, çatışmalardan kaynaklı ölümleri yüzde yüz durdurmayı başardık. Tüm ailelere çağrımızdır. Biz hiçbir yerde, ailelerimiz arası böylesi çatışmaların, kan davalarının, ölümlerin yaşanmasını asla kabul etmiyoruz. Bu son olsun istiyoruz. Bölgenin hiçbir yerinde, köyünde, mahallesinde şu saatten sonra, böylesine bir acı olayı bir kez daha yaşamak istemiyoruz. Herkesten ricamızdır; bütün aile büyüklerinden, aile gençleri çok sağduyulu olması lazım. Serin kanlı olması lazım. Bu tür yöntemlerden hiç kimseye asla bir fayda gelmez. Hepimiz hep birlikte en büyük zararı görürüz. Sadece ailelerimiz zarar görmüyor. Aileler bizim ailelerimizdir, bizler zarar görüyoruz. Bütün cenazeler bizim cenazemizdir. Ölen biz, öldüren biz. Olmaz böyle kabul edemeyiz. O nedenle ailelerden, gençlerden, aile büyüklerinden beklentimiz odur ki, çok daha sabırlı, sağduyulu olmak zorundayız. Bu kadar zorluk yaşayan bir halkın, bu kadar zulüm gören bir halkın, eziyet çeken bir halkın, bir de kendi içinde birbirine karşı bu şekilde bir tutum içine girmesi bizi gerçekten derinden üzüyor.”Sorunların daima yaşanabileceğini kaydeden Demirtaş, "Sorunlar olabilir, sıkıntılar olabilir, gerilimler olabilir ama bizler bunları kendi içimizde tartışarak, diyalogla konuşarak çözebilecek olgunluğa ulaşmış bir halkız. Bizim partimiz bu yönüyle halkımızın emrindedir. Biz bu meseleleri de parti olarak, barış içerisinde, sulh içerisinde halletmek istiyoruz. Kan davasına dönüşmeden, bu mesele daha uzamadan, bütün aileler arasındaki barışı da sağlamak istiyoruz. Kendileri de bu konuda partimizin girişimlerine açık olduklarını belirtiyorlar. Bu da bizi sevindiriyor tabi ki. İnşallah bir daha böylesi acılar görmeyiz, inşallah bir daha hiç kimsenin, hiçbir ailenin başına gelmez. Böyle şeyler olup bittikten sonra da devam etmemesi için birlikte, daha fedakar, daha cesur davranmak zorundayız. Bu gibi durumlarda kahramanlık, cesaret barıştan yana tavır koymaktır. En büyük cesaret, en büyük kahramanlık odur. Onun dışında yapılacak her şey zarar verir. O nedenle bizim ailelerimizden bir kez daha ricamızdır. Sabırlı olalım, sağduyulu olalım. Allah hepimize sabır versin. Allah rahmet etsin. Hepimizin başı sağ olsun. Bütün ailelerimizin başı sağ olsun" şeklinde konuştu.