BDP'liler istifa kararı alıp Diyarbakır'a dönecek. Emine Ayna’nın üst yönetime veya tam yetkiyle parti komiserliğine getirilebilecek. BDP, "devrimci operasyon" psikolojisiyle yerel seçimlere girecek. Yine son adımda vekiller Meclis'e dönmek için Öcalan'a başvuracak.
Başbakan Erdoğan, PKK'lılar ile kucaklaşan BDP'lilere yönelik sert mesajlarını devam ettiriyor.
Ankara'da dokunulmazlıkların kaldırılması fikri giderek ağır basıyor. Peki bu durumda BDP ne yapacak?
Kürt sorunu üzerine yazılarıyla tanınan Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Hüseyin Yayman, Hürriyet'teki köşesinde kıyamet senaryosunu yazdı. Sözü daha fazla uzatmıyor ve yazara kulak veriyoruz.
**DOKUNULMAZLIK KALDIRILDIĞINDA BDP NE YAPACAK?**
(...)2013, 2014, 2015 seçim takvimine ve Ortadoğu’daki gelişmelere bakıldığında siyasal iklimin daha da sertleşeceği görülüyor…
**PEKİ BU ATMOSFER ÜLKEYİ NEREYE GÖTÜRECEK?**
Birincisi, süreç sertleşirse, inisiyatif BDP’den çıkıp tamamen PKK’ya geçecek.
Kandilin uzun zamandır BDP’yi PKK’lılaştırmak istediği biliniyor.
Aslında yeni dönemin ilk işareti 14 Ekim’deki BDP olağanüstü kongresinde verilecek.
DEP’in kapatılması sürecinde gelenekçi kanadın temsilcisi Yaşar Kaya’nın yerine örgütün sözcüsü Hatip Dicle’nin getirilmesi gibi benzer bir süreç yaşanabilir.
Yeni dönemde Emine Ayna’nın üst yönetime veya tam yetkiyle parti komiserliğine getirilmesi sürpriz olmaz.
**ERKEN ARA SEÇİM GÜNDEME GELEBİLİR**
Dokunulmazlıklar konusunda düğmeye basıldığında BDP, ‘demokratik siyasetin’ önünün tıkandığını ileri sürerek, ‘sine-i millet’ ve erken seçim tartışmalarını yeniden başlatacaktır.
Anayasa, TBMM üyeliklerinin yüzde 5'inin (28) boşalması halinde 3 ay içinde ara seçime gidilmesini hükme bağlıyor. Ancak istifaların kabulü için meclisin onayı gerekiyor.
BDP çevrelerinde, Kandil’in ve tabanın ‘bir kişinin vekilliğinin düşmesi durumunda dahi grubun toptan istifa etmesi ve Diyarbakır’a dönülmesini’ istediği iddia ediliyor.
Örgüt, siyasetle sonuç alınamadığını ileri sürüp, BDP’yi devre dışı bırakmak isteyecektir.
Dokunulmazlık krizini fırsat sayan PKK, hükümeti ‘ulusal güvenlik devletine’ mahkum edip Ankara ile Diyarbakır arasındaki makası açmaya çalışacaktır.
**BDP'NİN B PLANINDA NE VAR?**
BDP’nin çekilmesiyle anayasa süreci yoluna devam etse dahi toplumsal meşruiyetini kaybedecek.
Görünen o ki arzu edilmese de siyasi tansiyon yerel seçimlere kadar adım adım yükselecek…
Yerel seçimlerin Ekim’e alınmasıyla ‘Nevruz avantajını’ kaybeden BDP, yerel seçimlere diyalog stratejisiyle değil, ‘devrimci operasyon’ psikolojisiyle girecek.
Yerel seçimler bölgede referanduma dönüştürülüp çıta bir adım daha yukarı taşınacak.
Bu senaryoların işlemediği durumda ise B planı devreye sokulacak ve grubun meclise dönmesi için Öcalan’a müracaat edilmesi istenecek.
Hatırlanacağı gibi 11 Aralık 2009’da Anayasa Mahkemesi DTP’yi kapattığında da, sine-i millete dönme kararı alınmış ancak Öcalan’ın devreye girmesiyle sorun çözülmüştü.
Benzer bir gelişme 12 Haziran sonrasında da yaşanmış ve Diyarbakır’da toplanan BDP’ye İmralı’nın ‘Ankara’ya gidin’ çağrısıyla kriz aşılmıştı.
Görüldüğü gibi dokunulmazlık konusu, kıyamet senaryosu olarak nitelendirilecek gelişmeleri tetikleyebilir.
**PEKİ TÜM BUNLARA KARŞI HÜKÜMETİN PLANI NE?**
Hükümet, son dönemde her zamankinden daha fazla terör ve şiddetle anılan örgütü, demokratik özgüveniyle açığa düşürebilir mi?
Bekleyip göreceğiz…