MARDİN (İHA) - Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Adem Özden, hamilelik süresince büyük bir özlem duyarak bebeğini dünyaya getiren annenin, bebeğine verebileceği en güzel armağanın anne sütü olduğunu söyledi.
Mardin Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'nin 'Bebek Dostu Hastane' unvanını aldıktan sonra hastanede yapılan yenilikleri basın mensuplarına tanıtan Dr. Adem Özden, hastanede çevre sağlığı şartlarının sağlanması, hastanede vatandaşın sağlığını tehdit eden her türlü fiziki, kimyevi ve biyolojik kirlilik ve tehlikelere karşı tedbir aldıklarını ifade etti.
Dr. Özden, bebek dostu hastane olmalarından dolayı hem annelere hem de anne adaylarına anne sütü konusunda bazı tavsiyelerde bulundu. Annenin bebeğini ne kadar erken ve sık emzirmeye başlarsa sütünün o derecede daha fazla artacağına dikkat çeken Dr. Özden, bölgedeki birçok kadının anne sütü ve yeni doğan bebeğine nasıl süt vereceği konusunda eğitim almadığını ve bu yüzden birçok annenin bebeğini yanlış emzirmesinden dolayı sütünün kesildiğini söyledi. Anne sütünün ekonomik olması, özel harcama gerektirmemesi, daima hazır, ulaşılabilir ve uygun ısıda olması, her bebek için en iyi, en doğal, en taze besin olmasının en büyük özelliği olduğunu belirten Dr. Özden, "Doğumdan sonraki 3-4 gün boyunca gelen sarımsı ve kıvamlı süt olan ve kolostrum olarak adlandırılan bu süt, bebeği enfeksiyonlara karşı koruyucu özelliği olan 'antikor' denilen doğal aşı maddelerini içerdiği için çok değerlidir ve ziyan etmeden bebeğe verilmelidir. Daha sonraki günlerde normal süt salgılanmaya başlar. Emzirmeye, doğum şekli normal veya sezaryen olsun, mümkün olduğunca doğumdan sonraki ilk 30 dakika, 1 saat içinde başlanmalıdır" dedi.
Bebeğe ilk 6 ay boyunca sadece anne sütünün verilmesinin zorunlu olduğunu kaydeden Dr. Özden, "Bebeğiniz her istediğinde onu emzirmelisiniz. İlk birkaç gün bebeğiniz emme konusunda isteksiz davranabilir. Bu dönemlerde bebeğiniz uyuyor olsa bile en son beslenmeden 3-4 saat geçtiyse uyandırın ve emzirin. İlk zamanlarda bebeğinizin mide hacmi küçük olduğu için, çabuk doyar, ama çabuk acıkır. İleri günlerde, mide hacmi büyüdükçe, acıkma ve dolayısıyla emzirme aralığı da uzayacaktır. Bu nedenle, ilk günlerde bazı zorluklar yaşasanız bile pes etmeyin. Sonuçta, emzirebilmek ve yaşamın ilk 6 ayı boyunca saf anne sütü verebilmek, sizin bunu yapma arzu ve inancınıza bağlıdır" şeklinde konuştu.
"BEBEĞE VERİLEBİLECEK EN GÜZEL ARMAĞAN ANNE SÜTÜDÜR"
"Ben bunu yapacağım' dediğinizde işin yüzde 90'ı çözülür" diyen Dr. Özden, "Bu yeni beceriyi bebeğinizle birlikte siz de öğreneceksiniz. Yapılan yanlışların başında; 'Doğum yapmış anne yorgundur ve sütü yoktur' düşüncesiyle bebeği anne memesine yerleştirmemek veya başka gıdalar vermek gelmektedir. Özellikle sezaryenle doğum yapan annelerde, süt hemen gelmeyebilir. Anne sütü gelinceye dek bekleme döneminde bebeğe bir başka ek besin vermeyiniz" dedi.
Annenin, sütünün gelmesini beklemeden ve kesinlikle şekerli su vermeden bebeğini doğar doğmaz ilk yarım saat içinde mutlaka emzirmesi gerektiğini ifade eden Dr. Özden, "Doğduğu andan itibaren istedikçe emzirilmelidir. Sık emzirme, bol süt gelmesini sağladığı gibi, göğüslerin şişmesini ve acımasını da önler. Geceleri emmek isteyen bebeği annenin emzirmesi çok önemlidir. Bu durum, hem bebeğin psikolojik dengesinin sarsılmaması hem de annenin süt veriminin artması açısından son derece önemlidir. Bu durum, 2. ayın sonuna doğru yavaş yavaş ortadan kalkacak ve geceleri emme ihtiyacı azalacaktır" diye konuştu.
Tüm annelerin bu doğal yeteneklerini kullanma konusunda bilgilendirmelerinin zorunlu olduğunu vurgulayan Dr. Özden, "Bir annenin bebeğine verebileceği en güzel armağan, bebek için eşsiz durumda olan anne sütüdür. Annenin bebeğini emzirdiği dönemde kendi beslenmesine de önem göstermesi gerekir. Anne günde en az 2 litre sıvı tüketmeli" dedi.
Emziren annenin ruhsal yönden desteklenmesini isteyen Dr. Özden, anne sütünün faydalarını ise şu şekilde sıraladı:
"Her zaman, temiz ve mikropsuzdur. Bağışıklık sistemini güçlendiren antikorları içerir. Doğumdan sonra gelen ağız sütü, bebeği hastalıklardan korur. Bebeğin ilk aşısıdır. Bebeklerin daha zeki olmasını sağlar. Sindirimi kolaydır. İshal, karın ağrısı ve kabızlık daha az görülür. Demir eksikliği anemisini önler. Bebeği ileri yaşlardaki hastalıklardan korur. Alerjik reaksiyonları önler. İlk 6 ay tüm besin ihtiyacını karşılar. Ayrıca, su verilmesine gerek yoktur. Emziren anneler, bebeklerine daha şefkatlidir ve bebeklerini terk etme olasılıkları daha azdır. Emzirmek, annede meme kanseri ve yumurtalık kanseri riskini azaltır. Emzirme, doğum sonrası kanamaları azaltır. Emzirme sayesinde annenin doğum sonrası kilo vermesi kolaylaşır."