Adana'nın Seyhan ilçesi Fevzipaşa Mahallesi’nde 6 Kasım 2022’de Ray Sokak’ta yürüyenler, tren yolunun kenarına atılmış poşette, yeni doğmuş bebek cesedi görüp polise haber verdi. Yapılan incelemede ölü bulunan kız bebeğin cenazesi, ölüm nedeninin belirlenmesi için otopsi yapılmak üzere Adana Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Polis, bölgedeki güvenlik kamera görüntülerini inceleyerek bebeğin annesinin H.M. (40) olduğunu belirledi. H.M.’nin evde doğum yaptığı, daha sonra 4 yaşındaki kızını bindirdiği bebek arabasına yeni doğurduğu bebeğini de beze sararak koyup, tren raylarına bıraktığı tespit edildi. Yakalanıp tutuklanan H.M. hakkındaki soruşturma tamamlandı. Cumhuriyet Savcısı, H.M. hakkında ‘Çocuğa ve alt soya karşı kasten öldürme’ suçundan iddianame hazırladı. Adana 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nce yapılan inceleme sonunda kabul edilen iddianamede savcı, tutuklu anne H.M.’nin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti.
İddianamede, adli tıp raporları ile sanık annenin ifadesine yer verildi. Adalet Bakanlığı 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu raporunda, bebeğin canlı olarak doğduğu belirtilerek, “İç organlarının histopatolojik tetkikinden elde edilen bulgular, otopsisinde alınan doku örneklerinin Kimya İhtisas Dairesi’nde yapılan tetkikinde ağrı kesici, ateş düşürücü, alerji tedavisinde kullanılan ilaç etken maddeleri ile uyarıcı madde bulunduğu, cesedin bulunduğu ortam, bulunuş şekli, olay yeri inceleme bulguları birlikte değerlendirildiğinde rahim içi 33-34 hafta gelişim gösteren bebeğin canlı doğduğu, yaşama kabiliyetinin bulunduğu, kanında uyarıcı madde olduğu, ölümün de künt kafa travmasına bağlı beyin kanaması sonucu meydana geldiği tespit edilmiştir" denildi.
Anne H.M.’nin uyarıcı madde içerek bebeğin doğumuna neden olduğu belirtilen iddianamede, bebeğin ölümünün düşmeye bağlı gerçekleşmediğine dikkat çekildi. H.M.’nin bebeğini doğurduktan sonra elleriyle öldürdüğü ifade edilen iddianamenin değerlendirme bölümünde şunlar belirtildi:
"33-34 haftalık gelişim gösteren bebeğin canlı doğduğu, yaşama kabiliyetinin bulunduğu, kanında uyarıcı madde bulunduğu, ölümünün künt kafa travmasına bağlı beyin kanaması sonucu meydana geldiği, sanık anne H.M.'nin bebeği ölü olarak doğurduğunu söylemesine rağmen 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu raporunda bebeğin canlı doğduğunun anlaşıldığı, bu bakımdan H.M.'nin gayrimeşru ilişki sonrası dünyaya gelen bebeğini eşinden saklamak amacıyla uyarıcı madde içerek doğmasına sebebiyet verdiği ve akabinde elleriyle öldürerek daha sonra tren yolunun kenarına bıraktığı tespit edilmiştir."
Anne H.M., iddianamede yer alan ifadesinde suçlamayı kabul etmedi. Banyoyu temizlerken yere çömeldiğinde bir anda bebeğinin doğarak yere düştüğünü iddia eden H.M., “Bebeğimin yaşayıp yaşamadığını kontrol ettiğimde nefes almıyordu. Ölü olduğunu anlayınca beze sarıp poşete koydum. Daha sonra 4 yaşındaki kızımı da yanıma alarak bebeği poşet içinde tren yoluna bıraktım. Bebeğimi öldürmedim, bebeğim ölü doğdu. Korktuğum için hiçbir yere müracaat etmedim. Bebeği nereye gömeceğimi de bilemedim” dedi.
Tutuklu anne H.M.’nin yargılanmasına ileriki günlerde başlanacak. (DHA)