İki yıl önce, Konak İlçesi Halil Rıfatpaşa Caddesi'nde apartmanlar arasında bulunan boş alanda yeni doğmuş bir bebek cesedi gören vatandaşlar, durumu yetkililere bildirdi.
Araştırma yapan polis, cesedin bulunduğu yerin karşısındaki apartmanın dördüncü katında hamile bir kadının oturduğu bilgisine ulaştı. Savcılıktan alınan izin sonrası eve giden polis, özel bir şirkette güvenlik görevlisi Refika G.A. ile karşılaştı. Evlilik dışı ilişkiden hamile kalan Refika G.A.'nın, tuvalette dünyaya getirdiği bebeğini balkondan attığı anlaşıldı.Refika G.A. tutuklandı, hakkında dava açıldı.
RAPORU DÜZENLEYEN HEYETTEKİ ÇOĞU KİŞİ FETÖ'DEN TUTUKLANMIŞTIR
İzmir 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'kasten ölüme neden olmak' suçlamasıyla açılan davanın son duruşmasına tutuklu sanık Refika G.A. ile avukatı Akif Duygu katıldı. İstanbul Adli Tıp Kurumu 4'üncü İhtisas Dairesi'nden gelen raporda, Refika G.A'nın cezai ehliyetinin tam olduğu belirtildi. Daha önce de iki ayrı hastaneden cezai ehliyetinin tam olduğuna dair rapor verilen sanığın avukatı Akif Duygu, "Müvekkilim hakkında İstanbul Adli Tıp Kurumu 4'üncü İhtisas Dairesi tarafından verilen rapor yetersizdir. Adli Tıp Genel Kurulu'ndan yeniden rapor alınsın. Üç hafta gözlem altında kalması gerekirken, 4 gün içinde rapor düzenlenmiştir. Raporu düzenleyen heyetteki çoğu kişi FETÖ'den tutuklanmıştır. Bu rapor Yargıtay denetiminde yeterli değildir" dedi.
Sanık Refika G.A.savunmasında, başına bu işin nasıl geldiğini anlayamadığını söyledi. Refika G.A., "Böyle olmasını istemezdim. Ben böyle bir insan değilim. Böyle bir şeyin nasıl olduğunu kesinlikle anlamıyorum. Ben sonuçta anne adayıydım. Bu yaşadıklarımı anlayamıyorum. Bana cani gözüyle bakılmasını istemem. İçim acıyor" dedi. Sanık avukatının yeniden rapor alınması talebini reddeden mahkeme heyeti, Refika G.A.'yı önce ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezasına çarptırdı, ardından cezasını duruşmalardaki iyi hali nedeniyle ömür boyu hapis cezasına indirip, tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı bitirdi. Sanık Refika G.A., ceza karşısında büyük üzüntü yaşarken, avukatı Akif Duygu, kararın temyizi için başvuruda bulundu.
Temyiz talebini değerlendiren Bölge Adliye Mahkemesi 4'üncü Ceza Dairesi, 6284 Sayılı Kanunun 2/1-d ve 20/2 madeleri uyarınca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın, suçta zarar gören taraf olduğunu ve onun da davaya müdahil edilmesi gerektiğini belirtip kararı usulden bozdu.
Bozma kararının ardından 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden görülen davaya Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatları da müdahil olarak katıldı. Mahkeme heyeti sanığa daha önce olduğu gibi yine ömür boyu hapis cezası verdi. Sanık avukatı Akif Duygu, kararın temyizi için tekrar başvuruda bulundu. (DHA)