ADANA (İHA) - Sağlık Bakanlığı'nın 1998 yılından bu yana sürdürdüğü "Yenidoğan Canlandırma Eğitimi Programı" sayesinde, binde 42 olan bebek ölümlerinin binde 28'e gerilediği bildirildi.
Adana'da düzenlenen Yenidoğan Canlandırma Kursu Güncelleştirme Eğitimi'ne katılan Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü NRP Birim Sorumlusu Dr. Sema Özbaş, bu kursların 1998 yılında başlatıldığını ve 4 yılda bir revize edildiğini söyledi. Dr. Özbaş, 1998 yılında 5 ilde kurs açılırken, 2003 yılında kurs sayısının 174'e ulaştığını belirterek, "6 yılda çeşitli illerde 420 kurs açtık. Bu kurslarda 8 bini aşkın doktor, ebe, hemşire ve anestezi uzmanını eğitimden geçirdik" dedi.
Doğum odasında bulunan ve doğum yaptıran herkesi yenidoğan eğitiminden geçirmeyi hedeflediklerini belirten Dr. Özbaş, şunları söyledi:
"Programda, doğum esnasında görev alan sağlık personelinin tümünün eğitime alınarak sertifikalandırılması amaçlanmaktadır. Bu program 4 yılda bir revize edilerek güncelleştirilmektedir. Eğitimden geçirdiğimiz 8 bin sağlıkçıya da yeniden güncelleme eğitimi vereceğiz. Adana, İzmir ve Hatay'da 150 kişiye güncelleştirme eğitimi verdik. Pratik ve teorik bilgilerin güncellemesi, ABD Pediatri Akademisi ve Kalp Vakfı işbirliği programı doğrultusunda yapılıyor."
İl Sağlık Müdürü Dr. Serdar Mercan ise, sağlıkta eğitimin önemine dikkat çekerek, "Tıpta eğitim süreklilik gerektirir. Bebek ölümlerinde de amaca ulaşabilmek için sağlık personelinin eğitimi ilk ve en önemli adımlardan biridir. Adana'da doğum ile ilgisi olan uzman hekimler, pratisyen hekimler ve ebe, hemşire gibi yardımcı sağlık personelimizin tamamını yenidoğan ve güncelleme eğitimine alıyoruz" diye konuştu.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nejat Narlı da, 1965'li yıllarda binde 200 olan bebek ölüm oranının binde 42'ye, 1998 yılından bu yana uygulanan çalışmalarla da binde 28'e gerilediğini, asıl hedefin gelişmiş ülkelerdeki tek rakamlara ulaşmak olduğunu söyledi. Doç. Dr. Narlı, kursa katılanlara maketler üzerinde uygulamalı ve teorik eğitim verildiğini, amaçlarının bu kursu almayanların Avrupa ülkelerinde olduğu gibi doğum salonlarına girmesini engellemek olduğunu sözlerine ekledi.