BONN (İHA) - Ünlü Alman besteci Ludwig van Beethoven'ın ölümünün 175. yılı münasebetiyle düzenlenen Uluslararası Beethoven Festivali, 7 Eylül-5 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Festivale davet edilen İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Orkestrası, dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say'la birlikte pazar günü konser verecek.
İHA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Deutsche Welle (Almanya'nın Sesi) radyosunun sponsoru olduğu organizasyon çerçevesinde Bonn'a gelen 90 kişilik ekip, bir hafta boyunca verecekleri konser dışında kendileri için oluşturulan 'work-shop'larda ünlü müzisyenlerle çalışma imkanı bulacaklar. Azeri Şef Ramiz Melik Aslanov yönetimindeki gençler, bu yıl ilk kez düzenlenecek çalışma kampında Krzysztof Penderecki, Helmut Rilling, Peter Gülke gibi dünyaca ünlü şeflerle biraraya gelecekler.
KONSER 30 DİLDE YAYINLANACAK 15 Eylül'de Beethoven Salonu'nda düzenlenecek konser, Ulvi Cemal Erkin'in Köçekçe'siyle başlayacak ve Fazıl Say'ın seslendireceği, W.A. Mozart'ın K.488 sayılı piyano konçertosuyla devam edecek. Ardından Özkan Manav'ın 'Portamento Lento' adlı eseri seslendirilecek. Ve konser, Beethoven'ın Pastoral Senfonisi ile kapanacak.
Konser, Deutsche Welle tarafından 30 dilde radyodan, üç dilde de televizyondan yayınlanacak.
Bu arada, Konservatuvar Müdürü Meral Yapalı, Türkiye'de klasik müziğe ilginin daha da arttığını belirterek, "Klasik müzik altın çağını yaşıyor gibi geliyor bana. Büyük şirketler artık klasik müzikle açılışlarını, kutlamalarını yapıyorlar. Hatta dışardan bile orktestralar getiriyorlar. Şimdi bizim orkestramızı dinledikten sonra belki sizi çağırırlar artık" diye konuşuyor.
MANAV'IN ÖDÜLLÜ BESTESİ İLK KEZ ÇALINACAK 75 yıldan bu yana düzenlenen festivalin bir başka konuğu da, Deutsche Welle Beste Ödülü'nü kazanan Özkan Manav. İstanbul Mimar Sinan Üniversitesi'nden Manav'ın bestesi de festivalde ilk kez çalınacak, Beethoven'ın eserleriyle birlikte. Manav, yaptığı ve bestelediği müziği uluslararası sanat müziği çerçevesinde değerlendirmenin daha doğru olacağını kaydederek, "Fakat yaşadığım toprakların etkileri de bir yerlerde müziğin içinde açığa çıkıyor diye düşünüyorum" diyor.