Bekir Bozdağ: CHP, Menderes'in idam sehpasına çıkmasına alkış tuttu

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ne derse desin, bugüne kadar darbelerin gönülden karşısında duramadığını savundu.

Bozdağ, "27 Nisan e-muhtırasına da 28 Şubat 97’ye de gönülden alkış tutmuştur. Rahmetli Adnan Menderes’in idam sehpasına giden sürecin hazırlanması için candan, gönülden çalışmış ve gönülden alkış vurmuşlardır. CHP, darbeler olduğu zaman kendi fikirlerinin iktidarda olduğunu düşünüyor." dedi.

AK Parti Çorum İl Başkanlığı'nın 4'üncü Olağan Kongresi, Atatürk Kapalı Spor Salonu'nda yapıldı. Kongreye; Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın yanı sıra TBMM İdare Amiri Salim Uslu, Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, AK Parti Çorum milletvekilleri Cahit Bağcı, Murat Yıldırım, Çorum Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, AK Parti İl Başkanı Ahmet Sami Ceylan, sivil toplum kuruluşlarının başkanları ve çok sayıda partili katıldı. Burada bir konuşma yapan Bozdağ, 28 Şubat anlayışının izlerini, bir bir yasalardan, hukuktan ve demokratik anlayıştan çıkarıp attıklarını ifade etti. Bozdağ, şunları belirtti:

"Şimdi 28 Şubat da yargı önünde hesabını veriyor. Hak yerini bulacak, adalet neyse tahakkuk edecek. Şimdi bütün muhalefet partileri, önce 12 Eylül’ün ürünüsünüz diyordu, yargılayamazsınız dediler, yargılandılar, daha sonra siz 28 Şubat’ın ürünüsünüz dediler, yargılanmaz, şimdi onlar da yargılanıyor. Şimdi başka bir türkü çağıracaklar. Biliniz ki bunlar her defasında kaçak güreşmek için bahane uyduruyor. Cumhuriyet Halk Partisi ne derse desin, bugüne kadar darbelerin gönülden karşısında duramamıştır. 27 Nisan e-muhtırasına da 28 Şubat 97’ye de gönülden alkış vurmuştur. Rahmetli Adnan Menderes’in idam sehpasına giden sürecin hazırlanması için candan, gönülden çalışmış ve gönülden alkış vurmuşlardır. CHP, darbeler olduğu zaman kendi fikirlerinin iktidarda olduğunu düşünüyor. Şimdi sayın Kılıçdaroğlu ağır ağır anladı ki bundan sonra darbe marbe bu ülkede olmaz. Niye olamaz; hukuk güçlendi, demokrasi güçlendi, milli irade güçlendi. Eğer hükümet değişecekse millet el koyuyor. 2002 yılında değiştirdiği gibi değiştiriyor."

Bozdağ, iktidar arayanlara demokratik yoldan hükümet olmak isteyenlere yolun bir olduğunu bir kere daha ifade ettiğini kaydetti. O yolun da milletin gönlünden geçen yol olduğuna işaret eden Bozdağ, "Bizim boynumuz, Allah’ın huzurunda, sonra da onun yarattığı milletin karşısında eğilir. Başka kimseler, bu kadro boyun eğmemiştir, eğmeyecektir. Her yerde söylediğim şeyi buradan bir kere daha söylüyorum. 4+4+4 çıktı. Şimdi CHP şekil yönünden Anayasa Mahkemesi'ne götürdü. Hani diyor ya biz Kur'an-ı Kerim’in öğretilmesine, Peygamber Efendimiz'in (sas) hayatının öğretilmesine karşı değiliz. O zaman ben buradan sesleniyorum; eğer karşı değilsen Kur'an-ı Kerim’in öğretilmesine, Peygamber Efendimiz'in (sas) hayatının öğretilmesine esastan gitmediler, haklarını saklı tutup belirli esastan da Anayasa Mahkemesi'ne gideceksiniz. O zaman Kur'an-ı Kerim’in, Peygamberimiz'in (sas) hayatının derslerde seçmeli olarak öğretilmesini öngören düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi'ne götürme. Götürmeyin ki Çorumlu sizin samimi olduğunuza inansın, bu millet sizin samimi olduğunuza inansın, pekala götürür mü götürmez mi? Ey Çorumlular kesinlikle götürür. Onların derdi, kesintili eğitim değil, onların derdi bu milletin okullarında, milletin evlatlarının seçmeli bile olsa Kur'an-ı Kerim’i ve Peygamberimiz’in (sas) hayatını öğrenecek olmasındandır onların rahatsızlıkları, o yüzden götürecekler diyorum. Yok beni yanıltmak istiyorlarsa götürmezler o zaman, memnun olurum. Kendilerine de derim ki yanılmışız hata etmişiz. Fatih Projesi'ni Anayasa Mahkemesi'ne götürün, diğer kısımları götürmeyin, yoksa bunlar gene bir takiye yapıyor deriz ve sizi milletimize şikayet etmeye devam ederiz.'' şeklinde konuştu.

Muhalefetin, gazete manşetleri ile siyaset yaptığını, AK Partiyi örnek almaları gerektiğini savunan Bozdağ, "Türkiye, dünyada alan el değil, veren el oldu. Bugün 1 milyar 32 milyon dolar yabancı ülkelere kalkınma yardımı, desteği veren bir ülke haline geldi. Ay yıldızlı bayrağımız bugün dünyanın her yerinde onurla dalgalandıran bir ülke var, bugün buradayız, yarın daha güzel yerlerde olacağız.'' diye ifade etti.

SALİM USLU: '28 ŞUBAT’IN TÜRK EKONOMİSİNE ZARARI 291 MİLYAR DOLAR

TBMM İdare Amiri Salim Uslu ise statüsü ne olursa olsun hukuktan imtiyazın bulunmadığını söyledi. Bir taraftan, demokrasiyi yaralardan kurtarmaya çalıştıklarını dile getiren Uslu, 28 Şubat’ın yolaçtığı durgunluğu ve vurgunu ortadan kaldırmaya çalıştıklarını aktardı. Uslu, şunları ifade etti:

"Değerli arkadaşlarım, 28 Şubat’ın Türkiye’de sadece siyasi sonuçları olmadı. Aynı zamanda ağır ekonomik maliyetler de yükledi. 28 Şubat’ın Türk ekonomisine maliyeti yüksek faiz, batık bankalar ve yaşanan krizlerle birlikte ülkemize maliyeti tam 291 milyar dolardır. Türkiye’nin ihracatının 9 katı soyulması 28 Şubat sayesinde olmuştur. Bir taraftan namert vergisi olan enflasyonu tam 44 yıl sonra tek haneli rakamlara indiriyoruz. Altı sıfır atamazsınız atarsanız taksimde anırırız diyenler vardı. Bugün görüyoruz ki bunlar eşekleri bile utandırır hale geldiler.