İnsan yaşamının hemen hemen her döneminde görülebilen bel ağrıları sonucunda oluşan ve kendiliğinden geçmeyen bel fıtığı rahatsızlığında cerrahi müdahaleler gerekebiliyor. Gelişen teknolojilerle birlikte bel fıtığı bulunan hastalar, tam kapalı (full endoskopik) bel fıtığı ameliyat tekniğiyle sağlığına kavuşuyor. Bu teknik, bel fıtığı bulunan ve ameliyat gereken hastaların yaklaşık yüzde 90’ına uygulanabiliyor. Önceden uygulanan tedavi yöntemlerinde küçük de olsa kesikler açılırken, bu teknik sayesinde vücutta sadece bir kalemin genişliği kadar yani 0,6 milimetre gibi küçük bir yerden içeriye girilip fıtığa müdahale ediliyor. Böylece ameliyat sırasında hastanın kas dokularına zarar verilmiyor.
Bel fıtığı rahatsızlığında bacak ağrısı oluşmasının sebebi hakkında bilgi veren Medicana Konya Hastanesi Beyin, Sinir ve Omurga Cerrahi Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Timur Yıldırım, “Her iki omurga kemiğinin arasında bulunan diskin etrafını çevreleyen zarda bir yırtılma olduğu zaman içerideki daha sulu kıvamdaki kıkırdak parçasının omurilik kanalının içine doğru itilmesiyle ortaya çıkar. Her omurga segmentinde yani her omurga arasında, sağ ve sol bacağımıza sinirler çıkmaktadır. Bu fıtığın omurilik kanalının içine doğru yer değiştirmesiyle kemikle kıkırdak parça arasında bacağa giden sinirin ezilmesiyle bacak ağrısı oluşur" dedi.
Bir çok bel fıtığı hastasının ameliyat olmadan da iyileşebileceğini söyleyen Dr. Öğretim Üyesi Yıldırım, "Tabii bazı acil cerrahi durumlarımız var özellikle bel fıtığında; aniden gelişen ayakta ve bacakta kuvvet kaybı, idrar kaçırma, idrar yapamama ya da büyük abdestle ilgili sıkıntılar olduğunda bel fıtığında cerrahi müdahale kaçınılmaz olur. Onun haricinde başlangıç aşamasındaki bel fıtıklarında bir takım koruyucu yöntemlerle, yatak istirahatiyle, ağrı kesicilerle, kas gevşeticilerle bel fıtıkları tedavi edilebilir. Ama acil cerrahi gerektiren durumlarda bütün tedavi yöntemlerini almasına rağmen ağrısı geçmeyen hastalarda cerrahi müdahale kaçınılmazdır" şeklinde konuştu.
Gelişen teknolojiyle birlikte 2000’li yılların sonundan itibaren artık bel fıtığı rahatsızlığında tam kapalı bel fıtığı ameliyatı uygulandığını kaydeden Dr. Öğretim Üyesi Yıldırım, bu tedavi yöntemi hakkında bilgi verdi. Yıldırım, "Tam kapalı bel fıtığı cerrahisi yönteminin mikro diskektomiye göre daha az invaziv olması en büyük avantajıdır. Normalde bel fıtığı ameliyatı mikro diskektomide de belin arka kısmından küçük de olsa bir cerrahi kesiğiyle yapılmaktayken, tam endeskopik cerrahi yöntemde sadece bir kalemin genişliği kadar, yani 0,6 milimetre kadar küçük bir bölgeden içeriyi girilir ve herhangi bir şekilde bel bölgesindeki kemik ve yumuşak dokulara, kas dokusuna zarar vermeden her iki omurga arasında fıtıklaşarak bacakta ağrıya sebep olan, cerrahi müdahale gerektiren fıtık parçasına ulaşılır ve kolaylıkla, çevredeki diğer normal dokulara zarar vermeden hasta sağlığına kavuşur" ifadelerini kullandı.
Hemen hemen her bel fıtığının tam kapalı cerrahi yöntemle tedavi edilebileceğine değinen Yıldırım, bu yöntemin diğer omurga hastalıklarında da kullanılabileceğinin altını çizdi. Yıldırım, "Yüzde 90’dan fazla bel fıtığı hastası kapalı yöntemle tedavi edilebilir. Ancak beraberinde eşlik eden bir bel kayması varsa o gibi durumlarda mikro diskektomi yönteminin avantajı olabilir. Tam kapalı bu omurga cerrahisi aslında sadece bel fıtığı için değil, omurganın diğer hastalıkları için de uygulanıyor. Örneğin, omurgada kanal daralması olduğunda, omurga enfeksiyonlarında, omurgada omuriliği ilgilendiren omurilik tümörlerinde de artık gelişen teknolojiye paralel olarak bu ameliyatlar yapılabilmektedir" diye konuştu.
Tam kapalı bel fıtığı cerrahisi sonrasında hastaların ameliyattan yaklaşık 2 saat sonra hareketlendirilebileceğini ve ayağa kaldırılabileceğini vurgulayan Yıldırım, "Yaklaşık olarak 6 saat sonra da hasta aynı gün içerisinde taburcu edilir. Çok kısa bir 3 ya da 4 günlük bir dinlenme sürecinden sonra, sonuçta bir ameliyat olduğu için, günlük yaşantısına dönebilir. Bu hasta için çok konforlu bir durumdur. Tam kapalı bel fıtığı cerrahisi tüm dünyada 2000’li yıllardan sonra aslında uygulanmaya başlandı. Ülkemizde de 2009’dan sonra, yaklaşık olarak bir 10 yıldır sadece belli merkezlerde uygulanan bir teknik. Konya’da da ilk kez bizim hastanemizde tam kapalı, full endoskopik bel fıtığı tedavisini uygulamaktayız" ifadelerine yer verdi.