Hastalığa yakalanmış bir erkekten partnerine bir kerelik cinsel ilişkide %50, birden fazla ilişkide %90, hasta bir kadından partnerine bir kerelik cinsel ilişkide %20, birden fazla ilişkide %60-80 bulaşma riski bulunur. Mümkün olduğunca ciddiye alınması gereken bir hastalıktır, tedavi edilmediği durumda ölüme dahi yol açabilir.
Hem erkek hem de kadınlarda rastlanan bel soğukluğuna; üreme organlarında, idrar yollarında, rahim ağzında, anüste, boğazda ve nadiren de gözde görülen neisseria gonorrhoeae adı verilen bir bakterinin neden olduğu bilinir. Bu bakteriler hastalığın ana etkenidir. Böbrek ya da kahve çekirdeği gibi görünürler.
Bakterilerin erkeklerde çoğunlukla idrar yoluna, kadınlarda ise rahim ağzına yerleşerek enfeksiyona sebebiyet vermesi ile hastalık başlar. Bu bakteriler aynı zamanda erkekte sperm kanallarının, kadında ise tüp kanallarının tıkanmasına yol açarak doğurganlığı engelleyebilir.Dış gebelik olasılıklarını artırır ve enfeksiyon, hamile kadınlarda doğum sırasında bebeğe geçebilir.
Bakterinin bulaşması için sadece direkt temas yeterlidir. Gonore nasıl bulaşır? Çok eşli ve korunmasız (prezervatifsiz) cinsel ilişkiler nedeniyle kişiden kişiye bulaşır. Gonorenin bulaşmasının, düşük sosyo kültürel gruba dahil olan ve cinselliğe erken yaşlarda başlamış kişilerle bağlantılı olduğu düşünülür. Düzenli alınan istatistiklere göre hastalığa yakalananların sayısı her geçen yıl yükselen bir hacim gösterir.
Hem erkek hem de kadınlarda rastlanan gonore, cinsel yolla bulaşan bu tip hastalıklar arasında en çok görülenlerden biridir. Burada gonorenin cinsel yolla bulaşması ile kastedilen vajinal, oral ve anal ilişkilerdir. Erkeklerden kadınlara bulaşması daha kolaydır. Çoğunlukla genç erkeklerde ve kadınlarda rastlanır. Dünyada her sene 50 milyondan fazla kişi gonoreye yakalanır. Yapılan bir araştırma, her 30 saniyede 1 kadının bu hastalığı kaptığını göstermiştir.
Hastalığın erkeklerdeki ve kadınlardaki belirtileri farklıdır. İki ayrı grupta topladığımız semptomları aşağıda görebilirsiniz:
Erkeklerdeki semptomlar: Erkeklerde akıntı çeşitleri görülebilir. Bunlar; başlangıçta temiz, sonraları kremsi, sarı renkte hatta kan gibi görünen akıntılardır. Üreme organında hafif bir yanma, akıntı yerinin kızarıp şişmesi mümkün olabilir. Tedavi edilmezse sperm kanalları iltihaplanır ve kısırlık oluşabilir. Hastalık kişide sık sık idrara çıkma isteği uyandırır ancak vücuttan dışarı çok fazla idrar atılamaz. Enfeksiyon gözlerde ise gözler yanabilir, kızarabilir ve şişebilir.
Kadınlardaki semptomlar: Kadınlardaki belirtilerin şiddetleri değişiktir hatta çoğu zaman belirti vermeyebilir. İdrar yollarında sarı-yeşil renk arası, çok kötü kokulu bir akıntı meydana gelebilir. Hastanın adet düzeni değişir ve regl dönemleri arasında kanamaları olur. Cinsel ilişkide acı çekebilir. Erkekte olduğu gibi, idrara çıkıldığında yanma olur. Üreme organında şişlik ve şişliğin neden olduğu ağrılar görülür. Erkeklerde de olduğu gibi, enfeksiyon gözlerde ise gözler yanabilir, kızarabilir ve şişebilir.
Bel soğukluğunun ilerleyen safhalarında bazı hastaların eklemlerinde ağrılar oluşur. Bu ağrılar, bakterinin kana karışması sonucu meydana gelir. Eklemlerde aynı zamanda iltihap ve şişlik de görülür. Ağrı sabit değildir, gezici bir ağrıdır. Birdenbire başka bir yerde ortaya çıkabilir.
Hastalığın belirtilerini gösteren herkes en kısa zamanda uzman bir doktora başvurmalıdır. Doktorun yapacağı birkaç farklı test ve muayene yöntemleri şu şekildedir:
Bu testlerin hiçbiri kişinin canını yakmaz ancak bazen rahatsızlık verebilir. Hastalardan alınan örnekler, hastalığın enfeksiyonunu kontrol etmek için mikroskop altında incelenir. Alınan diğer örnek ise analiz için laboratuvara gönderilir. Eğer anal seks yapmışsanız, makattan örnek alınması bakımından bu bilgiyi muhakkak doktorunuzla paylaşınız. Aynı zamanda doktorunuza oral seks yapıp yapmadığınızı da bildiriniz.
Doktorunuzun, hastalığın tanısını koymasının ardından tedavi süreci başlar. Tedavi kesinlikle şarttır ve oldukça kolaydır.
Hastalığın tedavisinde çeşitli antibiyotikler ya da penisilin kullanılabilir. Bu ilaçlar; tablet, sıvı veya enjekte şekilde hastaya verilir. Genellikle kullanılan antibiyotik tedavisi 1 hafta kadar sürer. Ancak bazı durumlarda 1 hafta daha ek antibiyotik kullanımına başvurulabilir. Bazı durumlarda hastalığı yok etmek için antibiyotik yeterli olmaz ve tedaviden sonraki testler yeniden pozitif çıkabilir. Bu durumda farklı tedavi yöntemleri uygulanır. Bunun nedeni, bel soğukluğu bakterilerinin bir kısmının antibiyotik türlerine karşı direnç göstermesidir.
Tedavi genellikle tek bir ilaç yerine birden fazla ilaçla sürdürülür. Tedavi boyunca doktor tarafından kontroller devam eder. İyileşme sürecinin ardından da kültür testleri yapıp, bakterinin yeniden üreyip üremediğine bakılır. İlaç tedavisinin nadiren işe yaramadığı zamanlarda, bakterileri belirlemek için hastadan kültür örnekleri alınıp, örneklerde rastlanan bakteriye mücadele edebilecek ilaç çeşitleri ile tedaviye devam edilir.
Gonore kaç günde iyileşir? Eğer tedaviye hemen başlanırsa, oldukça kısa zamanda (yaklaşık 1 hafta) iyileşebilen bir hastalıktır. Burada en önemli olan şey; erken teşhis ile birlikte tedaviyi sonuna kadar sürdürmek ve tedavinin gerekliliklerini yerine getirmektir.
Ancak hastalık, çok az ihtimale de olsa tedavi edilmediği zaman vücudun başka bölümlerine de yayılabilir. Örneğin; kana karışabilir, deriye, eklemlere ya da kalbe sıçrayabilir. Bu durumdaki tedavi sürecinin hastanede, doktor kontrolünde devam etmesi gerekir. Buradaki esas amaç hastalığın vücuda yayılmasını ve genital sistemlerde hasar bırakmasını engellemektir.