Belt Lipektomi işlemi, vücut şekillendirme ameliyatlarından biridir. Çeşitli nedenlerle kilo veren kişilerin gövde kısmında meydana gelen sarkmaları düzelten kozmetik işlemlerden biridir. Vücut germe ameliyatı veya 360 derece vücut ameliyatı olarak da bilinen belt lipektomi, karın ön ve arkasından fazla yağ ve derinin alınması, karın kaslarının dikişlerle güçlendirilmesi ve bu bölgelerin sıkılaştırılması ameliyatıdır.
Vücuttaki fazla deriyi ve bir miktar fazla yağı gidermek isteyen kişiler belt lipektomi işlemini tercih ederler. Uzman plastik cerrah tarafından yapılan bu tür ameliyatlar genellikle mide küçültme ameliyatı ve diyet uzmanları ile normal insanlardan daha fazla kilo veren kişiler için uygundur. Mide küçültme ameliyatı sonrasında kişinin kilosu 20-40 kg kadar azalabilir. Azim ve kararlılıkla, bazı insanlar sağlıklı beslenme uzmanları ve diyetisyenlerin rehberliğinde 20-30 kilo dahi verebilir. Bu miktarlarda kilo kaybı vücudun sarkmasına ve gevşemesine neden olabilir. Aşır kilo veren kişilerde deri fazlalığı sorunu yaşanır ve cilt ciddi şekilde deforme olur.
Belt lipektomi için en uygun hasta grubu, sigara içmeyen, kilosunu koruyan, aşırı kilo verme sürecinden sonra gövdesi sarkmış hastalardır. Hastanın kilo verme yöntemi tüp mide ameliyatı ise; bu hastaların doğal beslenme sürecinin bozulduğu düşünüldüğünde, operasyon öncesi ve sonrası sürecin daha dikkatli geçirilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Belt lipektomi öncesi kişilerin sağlık sorunları olup olmadığının tespit edilmesi gerekir. Kan testi yapılır, kan seviyesinin normal sınıra yakın olması istenir. Sigara içen kişilerin işlemden 3 hafta önce ve işlemden sonraki 3 haftalık dönemde sigara içmemesi önerilmektedir. Sigara içmek ameliyatın iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir. Sigara içenlerde dikiş yerlerinde doku kaybı ve iyileşme problemleri yaşanabilir. Sigaranın, kanın oksijen içeriğini azalttığı, kan dolaşımını ciddi şekilde bozduğu ve dokulara kan akışını azalttığı tıbbi olarak kanıtlanmıştır. Operasyonu gerçekleştirmeye karar veren kişi, 3 hafta içerisinde tedavi edilecek bölgeyi aşırı güneş ışınlarından korumalıdır. Ameliyattan 10 gün önce aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlar ve bitkisel ilaçlar-takviye ediciler kullanılmamalıdır.
Ameliyattan sonraki ilk gün en zor dönemdir. Ameliyat bölgesi ilk birkaç gün şiş ve ağrılı olabilir. Ancak bu ağrı kesiciler ile kontrol altına alınabilir. Drenler ortalama 1-4 gün kalır. Gizli dikiş olarak cilt altına uygulanan eriyen dikişlerin alınmasına gerek yoktur. Ameliyattan sonra giyilen korse, ameliyatın türüne ve hastanın durumuna göre 4-6 hafta sonra çıkarılacaktır. İyileşme döneminde yüksek proteinli bir diyetle beslenmek iyileşme sürecini önemli ölçüde hızlandıracaktır.
İşlem sonrası hastalarda büyük değişiklik gözlenmektedir. Bu değişimlerin ilki bedenleriyle barışık hale gelerek özgüven kazanmalıdır. Bunun yanında deri sarkmasının yol açtığı kambur duruş, yürüyüş bozukluğu, pişik ve diğer cilt hastalıkları da ortadan kaldırılır.