Bem-bir-sen Genel Başkanı Turbay: “kadının Adı Toplumumuzda Şiddetle Anılmaya Başlandı, Acil Tedbir Gerekiyor”

Bem-Bir-Sen Genel Başkanı Mürsel Turbay, kadının adının toplumda şiddetle, cinayetlerle, tacizlerle anılmaya başlandığını belirterek, “Bu konuda başta eğitim ve adalet sistemi olmak üzere ciddi tedbirler alınması gerekir. Kadının yaşamış olduğu problemlere cinsiyet ayrımı üzerinden yaklaşıldığında sorunların çözüme kavuşturulamadığı görülmektedir. Kadın sorunları ‘insan olma’ sıfatı ile birlikte ele alınması ihtiyacı vardır” dedi.8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle yazılı açıklama yapan Turbay, “Bizlerin beslenmiş olduğu referanslarımız hanımları en değerli ve en kutsal varlıklar olarak bize öğretmektedir. Ancak hal böyle iken özellikle son yıllarda kadına yönelen cinnet halini anlamakta artık zorlanıyoruz. Kadının adı şiddetle, cinayetlerle, tacizlerle anılmaya başlandı. Toplumda kadına yönelmiş bu hal, ailenin birlikteliğini, kutsallığını da yok etmektedir. Cinsiyet ayrımı üzerinden uygulanmaya konulan politikalarda, pozitif ayrımcılık uygulamalarında erkeğin ötekileştirilmesi gibi bir yansıma hali bu olayları körüklemektedir” dedi.Kadının anne olmaktan, eş olmaktan, evlat olmaktan kaynaklı sıfatlarının yanı sıra kadının ve ona kalkan elin ‘insan olma’ ya da ‘insan olamama’ gibi sıfatları da beraberinde getirdiğinin görülmesi gerektiğini vurgulayan Turbay, “Sadece eşitlik formatı üzerinden yürütülen çalışmalar kadınlarımızın içinde bulunduğu problemleri çözmeye yetmemektedir. Adaletle yürütülmeyen hiçbir konuda başarı sağlanamayacağı gibi kadın problemlerine de ‘adalet’ ölçüsünde bakılmadığı sürece bunlar devam edecektir. Kadına aile içinde adaletli davranılmadığı sürece, toplum içinde adaletli davranılmadığı sürece, işyerinde adaletli davranılmadığı sürece bu sorunların altından kalkamayız. Son bir yıl içerisinde işlenen kadın cinayetleri sayısının 300’ün üzerinde olması, son bir ayda 29 kardeşimizin daha canice hislerle öldürülmüş olması, Özgecan’ımızın canavarca katledilmiş olması, kadınların, genç kızların, hatta çocuklarımızın bile böyle bir toplumda güvenle dolaşamayacaklarının göstergesidir. Toplumsal değerlerin nasıl yok edildiğini, inanç değerlerimizin nasıl yok edildiğini, kadınlara ve çocuklara yönelmiş olan cani ellere bakarak görmek mümkündür. Özellikle 3. sayfa haberlerinin, dizilerin, yarışma programlarının, evlilik programlarının, kadın programlarının, ‘katil kim’ programlarının başıboş bir şekilde, denetimsiz bir şekilde evlerimize konuk olması, sosyal medyanın denetimsiz bir şekilde ceplerimize misafir olmasının da bu tür olayların yaygınlaşmasında büyük etkisi olduğunu düşünüyoruz. Sendika olarak bu tür haber ve programların denetime tabi tutulması yönünde bundan 5 yıl önce başlatmış olduğumuz kampanyanın konunun tarafları açısından o gün ilgi görmemiş olması, bugün gelinen nokta konusunda bize hayret vermemektedir” dedi.Turbay, mesajında şu ifadelere yer verdi:“Çalışan kadınlarımızın da hem çalışma koşulları hem de aile yaşamının iş yaşamına uyumlaştırılamaması konusunda sorunlar yaşadığını hepimiz biliyoruz. Hükümetin bu konuda yapmış olduğu ‘Aile Paketi’ yasa tasarısı bu konuya bir nebze ferahlık getirecektir. Ancak kamuda karşılığı bulunan bu paketin özel sektör uygulamaları karşısında da gerekli denetime tabi tutulması gerekmektedir. Çalışan kadının annelik, eşlik gibi sıfatları da onunla birlikte çalışmaktadır. İşyerinde erkek mesai arkadaşlarının sahip olduğu eşit çalışma koşullarından uzak, görevinde yükselmesinin önüne geçilen, psikolojik şiddet gören, tacize uğrayan hanım çalışanların problemlerinin görünür hale getirilmesi ve tedbir alınması gerekmektedir. Yıllardan beri adaletsiz ve hukuksuz bir şekilde üniversitelerde ve kamuda uygulanan başörtüsü yasağının kaldırılmış olmasını çok önemsiyoruz. Konfederasyonumuz tarafından Türkiye’nin her yerinden toplanan olan 12 milyon imzaya sendika olarak önemli katkı sağladık. Gelinen noktada yeni düzenleme ile çağdışı yasağı bu milletin üzerinden kaldıran hükümetimize şükranlarımızı iletiyoruz. Hanımlarımız, analarımız, eşlerimiz, kızlarımız bizim referanslarımız açısından en kutsal varlıklarımızdır. Onların problemlerini, belirlenmiş tarihler aralığına hiçbir zaman sıkıştırmadık, bundan sonra da sıkıştırmayacağız. Bem-Bir-Sen olarak hem teşkilatlarımızda, hem genel merkezimizde hanımların gerek toplumsal sorunlarının, gerek çalışma koşullarından kaynaklanan sorunlarının her zaman önceliği olmuştur ve olmaya devam edecekti.”