Ben Belediye Başkanı olabilir miyim?

Önce Muhtar seçimi yapacağız. İyi bir Muhtar nasıl olur diye sorgulamalıyız.

Örnek, Ben Adapazarı Karaman mahallesinde ikamet ediyorum. Seçeceğim muhtarım nasıl olmalıdır diye düşünmemeliyim.

Mahalle muhtarlığı, mevzuatla verilen çeşitli görevleri yapan, organları seçimle gelen, merkezi ve yerel yönetimlerin yardımcısı olan bir kuruluştur. Muhtarlık, Muhtar ve İhtiyar Heyetinden oluşmaktadır.

Muhtar, hem mahallenin hem de “Merkezi İdare” dediğimiz bakanlıkların ve genel müdürlüklerin il ve ilçe kuruluşları ile belediyelerin ve il özel idaresinin temsilcisidir.

İhtiyar Heyeti, danışma ve yardımcı birimidir. Muhtar izne ayrılınca veya muhtarlık herhangi bir sebeple boşalırsa görevi bu heyetten birisi üstlenir. Muhtar, mahalle ile ilgili alacağı bazı kararları bu heyetle birlikte alır. Muhtar bir önceki seçim zamanı, seçmenine vermiş olduğu sözleri bir bir yerine getirmelidir.

Muhtarlık ticarethane gibi görülmemelidir. Muhtarlık özveri ister ve halka hizmet için yapılır. Halkın iradesine ipotek koymadan, yapılması gereken asli görev politik malzeme olarak kullanmaktır.

Muhtar devletten maaş alır. Ayrıca, ikametgâh ilmühaberi, kayıp nüfus için atacağı imza karşılığı vatandaştan aşırı derecede ücret talep etmemelidir.

Belediye’nin yaptığı hizmetleri sahip çıkmamalıdır. Onun için de Belediye başkanım nasıl olmalıdır sorunu kendimize sormalıyız.

Yine aynı şekilde, Adapazarı Belediyesi için nasıl bir belediye başkanı seçmeliyiz sorunu sorarsak;

Sakarya seçmeni, Sakarya halkı; Toplumun tüm yoksul ve ezilen kesimleri başta olmak üzere, emeğiyle geçinenlerin, işsizlerimizin, köylülerimizin, esnafımızın, kadınlarımızın, çocuklarımızın, gençlerimizin, engellilerimizin, sorun, ihtiyaç ve taleplerine öncelik veren, kentin sosyal yaşamının düzenlenmesinde insanı merkeze koyan, katılımcı, demokratik, emeğe ve sosyal adalete saygılı olmayı kılavuz edinen, barış içinde, dostça, kardeşçe birlikte yaşamayı, dayanışma ve sevgiyi öncelikleri olarak gören, hizmetlerde eşitliği ilke edinen, her düşünce ve eyleminde, halkın çıkarlarını titizlikle gözeten bir anlayışta Belediye başkanı istiyorlar.

Sakarya halkı Sosyal belediyecilik anlaşışına sahip başkan adayları istiyor. Sosyal belediyecilik, belediyelerin sosyal fonksiyonlarını arttıran ve sosyal yaşam içinde aktif hale gelmesini sağlayan bir anlayıştır.

Bunun mantığı, sorunların kaynaklandığı noktadan çözülmesine ve halkın katılımı gerçekleştiği için birlik ve dayanışma ruhunun pekişmesine sebep olmasına dayanmaktadır. Türkiye gibi Sivil Toplum Kuruluşlarının gelişmediği, ara korunak mekanizmalarının etkisiz olduğu, devletin sosyo - ekonomik fonksiyonlarını yitirdiği ülkelerde yerel yönetimlerin bu misyonu üstlenmeleri kaçınılmaz bir durumdur.

Kültür Sakarya’da yaşayan tüm insanların kimliğini oluşturur, onu diğer toplumlardan farklı kılar. Kültür, toplumun yaşayış ve düşünüş tarzıdır. Kentler kültürleri ile yaşarlar. Kentler o insanların yaşamlarının tanıklığını gösterirler. Siyaset, Belediye Başkan Adaylarının nitelikleri ve özelliklerini taşıyan maddelerle seçim şartlarını oluşturmalıdır.

Bir Belediye Başkan adayı öncelikle şunu sorgulamalıdır.

Ben Belediye Başkanı olabilir miyim? Özelliklerim yeterli midir? Bu işi başaracak yapıya ve uygulamaya sahip miyim? Ben kentin geleceği taşıyabilir miyim? Ben böyle bir potansiyele sahip miyim? Tarafsız, yansız, çıkarsız kentime ne katabilirim? Ne kadar üretkenim?

Ancak şu ülkede bir gerçek var ki? Bu denli özgür müyüz? Siyaset belirliyor ülkenin ve insanların geleceğini. Siyaset belirliyorsa, değiştirelim, siyaseti seçen, belirleyen bizleriz.

Bizi kimler yönetecek nasıl yönetecek, ne kadar özgürleştirecek, görmeliyiz artık.

Belediye Başkanı adaylarının getireceği programlar gerçekleri taşıyorsa inandırıcı ve bağlayıcı, değiştirici programlar ise kabul edilmelidir.

Belediye başkanı önce kendi içinde öz eleştirisini yaparak; Ey halkım bana oy görev veriniz. Belediye bütçesini emanet ediniz. Ben biliyorum ki, Bu paranın içerisinde tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. Hizmetleri götürürken ayırım yapmadan vatandaşı ihmal etmeden eşit şekilde adil olarak davranmak zorundayım. Şehrin marka değerini yükseltelim demelidir.