Beşiktaş Yöneticisi Urgancılar: Son 8 Yılda Değerlerimizi Yitirdik

Beşiktaş Jimnastik Kulübü Genel Sekreteri Mesut Urgancılar, BJK TV'de katıldığı programda hem basında çıkan çeşitli iddialara hem de mail yoluyla taraftarlardan gelen sorulara cevap verdi.

Söz Yönetim'de programında önemli açıklamalarda bulunan Urgancılar, BJK TV Genel Müdürü Tuğrul Yenidoğan'ın moderatörlüğündeki programda, "Türkiye’de okuyandan çok yazar olduğu için herkes kendi kendine konuşup konuştuğunu yazıyor." dedi.

Program için Tuğrul Yenidoğan'a teşekkür eden Urgancılar, her şeyi tüm açıklığı ile konuşmaya hazır olduğunu da belirterek, şunları söyledi:

"Antrenmanı izleyince nasıl oynayacağımızı bilecek kadar futbolun içinde değilim. Stat için şunu söyleyebilirim, çok kısa zamanda çok iyi bir hale gelmiş. Çalışanlara organize edenlere tek tek teşekkür ederim. Başta Berkan Gocay’a teşekkür ederim. Futbolcular birbirleri ile şakalaşmaları heyecan vericiydi. Yavaş yavaşda olsa takım olma yolunda ilerliyoruz. Umarım Pazar günü de aynı şekilde gülüyor oluruz.

GALATASARAY YÖNETİMİNE GÖNÜL KIRGINLIĞI

Ezeli rekabete dair söyleyecek birşey yok. Ancak taraftara şirin gözükmek için Galatasaraylı dostlarımızdan bazıları sağ olsunlar ağzına geleni söylediler, esirgemediler. Bu anlamda bir gönül kırgınlığı ve ağırımıza giden tarafları olmuştur. Bunlar kötü birer hatıra olarak kalır. Ben Galatasaraylı bir ailede büyüdüğüm için mecburen Galatasaraylı gibi gözüken bir çocuktum. Ama kendi fikrim oluştuktan sonra Beşiktaşlı oldum. Babam Galatasaraylı'ydı. Benim için Galatasaray Metin Oktay’dır. Bugün rahmetli olan Metin Kurt’dur.

Bugün Galatasaraylı dostlarımız ile konuştum. Galatasaray maçlarından önceki efsaneler programında Metin Kurt’u ağırlamadılar. Bunun acısını çekiyorlar. Galatasaray sayesinde benim aklıma şerefli ikincilikler geliyor. Eğer hal böyle ise Galatasaray karşılaşmalarında galibiyet hakkı sadece Beşiktaş’ındır. Ezeli rekabet deniyorsa biz kazanmalıyız. Ne olursa olsun kazanmamızı gerektiren kulüp Galatasaray'dır.

KAYBETTİĞİMİZ DEĞERLERİMİZİ BULMALIYIZ

Galiba Kartalspor maçı sonrası konuşalım dediniz. Yeni bir program yapalım dediğinizde. Ben Metin Erksan öldüğü için üzgündüm. Daha sonrasında Müşfik Kenter’i kaybettik. Benim için arşivlik filmlerden biri Metin Erksan’ın 'Sevmek Zamanı' filmidir. Bu filmle kült olmuş 2 tane replik vardır. Bunlar 'Ben seni değil senin resmini seviyorum' diğeri ise 'Söyleyecek birşey yok senden tek istediğim benimle resminin arasına girme'...

Beşiktaş'ta bir algı, aidiyet ve yüklediğimiz farklı anlamlar ile ilgili sıkıntılarımız var. Herkesin kendince bir Beşiktaşlı duruşu var. 2000’den bugüne özellikle son 8 yılda daha da farklı oldu; değerlerimizi yitirdik. Farkındalık problemimiz var. Gerçeklerle yüzleşemedik. Şimdiki sorunlara bakınca 'maça giriş çıkışlarda sorunlar yaşıyoruz' diyorlar. Biz kaybettiğimiz değerlerimizi bulmalıyız. Bunları düşündükçe işimiz zor diye düşünüyorum. Beşiktaş'ın kongresi problemli, çağın gereklerine uymayan tüzüğü problemli, taraftar seyirci aidiyet problemli, Beşiktaş'ın kulüp ve şirketlerinin yönetimi problemli.

Şimdi tüm bunların üzerine konuşursak sabahı buluruz. Ben, göreve başladığımızdan beri BJK TV’ye konuşan biriyim. Böyle olunca da birçok medya görevlisinin isteklerine cevap veremiyoruz. Onlarda belki darılıyorlardır ama kurumsallık adına yapıyorum. Kapalı kapılar ardından çok sesli, dışarı çıkınca tek sesli olmaya çalışan biriyimdir. Futbol, futbol komitesinin işidir. Ancak benim tercihim top çizgiyi nasıl olsa geçer. Aslolan kulübün nasıl yönetildiğidir, arma aşkıdır, tutkularımızı nasıl yaşadığımızdır, armalarımızı ne kadar yükseltebildiğimizdir.

BEŞİKTAŞ'IN DEVRİMLERE İHTİYACI VAR

Küçülme nedir? diye bir soru gelmiş. Beşiktaş zor zamanlar yaşıyor ancak bunlar geçicidir. Özellik Beşiktaş gibi büyük bir camiada kağıt üstünde gözüken de bu. Dile getirmekte sıkıntılarımız var bunları. Ben çok garanticiyimdir. Beşiktaş'ın geleceğinde hiçbir sorunu olmayacaktır. Ancak Beşiktaş'ın devrimlere ihtiyacı var. Küçülme deyince, Beşiktaş'ın küçülecek bir hali yok. Derdimiz mali yapımız. Kötü yönetilen mali ve idari bir 8 yıl var geçmişte. Yarım yamalak dönen bir teker var. Gelir gider dengeli oldumu tüm problemler çözülür.

Daha önce yapıldığı gibi anormal harcamalar yapmazsanız hiçbir problem kalmaz. Beşiktaş’ın mali yapısı disiplin ve denetim altına alınacak. En büyük haksızlığın yönetim kuruluna yapıldığını düşünüyorum. 3 ay içerisinde 20 milyon TL ödeme yaptı bu yönetim. Bu yönetime parasız demek insaf sınırlarını zorlamaktadır. Biz göreve geldiğimizde UEFA kriterlerine göre UEFA’ya gidemeyecek bir Beşiktaş vardı. Hergün tebligat geliyordu kulübe. Bu yönetime parasız demek insafsızlıktır. İnsanın ağırına gidiyor ancak bunlarda olacak. Beşiktaş yıllardır 'çamur at izi kalsına' alışmış. Biz ayaklar altına aldığımız değerlerimizi ortaya koyacağız.

MALİ YAPI HAKKINDA

Beşiktaş'ın finansal açıdan yönetime ihtiyacı var. Mali yapının kontrole alınması ile sporcuların disiplinli bir şekilde ikame edilmesi ile sağlam gelir kaynakları ile kurumsal iletişimin hal yoluna koyulması ile devam etmesi lazım. Egemen'in niye gittiği ortada. Bursa'dan Trabzon'dan niye gittiyse bizden de ondan dolayı gitti.

Beşiktaş'ın son 3 yılında gelirle gideri arasındaki fark 70 milyon dolar. Bizim 5 aylık süreçte futbolcu transferinde 11 milyon EURO’luk bir fark var. Giderleri azaltıp temlikleri kaldırabilirsek yıl sonu itibarı ile gelir gideri eşit olur. Önümüzdeki yıllarda da çok daha büyük hale gelir. Kombine satışlarında en kötü ihtimalle yıllık 10.000 civarında satmamız gerekiyor.

Bugün itibarı ile sattığımız kombine adeti 7.700 civarında. Kartal Yuvaları’nın %50 artması lazım. Dernek bünyesindeki şirketlerin organizasyonunun yapılması gerekiyor. Nakit akışının hal yoluna konması, tüzük değişimi ile her şey yoluna girebilir.

YENİDEN YAPILANDIRMA

Yeniden yapılanma konusunda Adnan Dalgakıran’a teşekkür etmek lazım. Komitesindeki tüm arkadaşlar gönüllü olarak çalışıyorlar. Hepsine teşekkür ediyorum. Olağanüstü bir iş başardılar. Beşiktaş bu kişilere ne kadar teşekkür etse azdır. 2023 yılına kadar strateji ile ilgili çalışmalar var, başkan dönünce bunlar açıklanacaktır. Ancak dünyanın en büyük şirketleri bile 18+1 kişi ile yönetilmiyor. Profesyonellerin yönettiği bir Beşiktaş yönetimi özlemimizdir.

TÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİ

Tüzüğümüz ile ilgili bizim kendimizce bir çalışmamız var; başta Adnan Dalgakıran olmak üzere. Umarım en kısa sürede bu tamamlanır. Divan Kurulu'nun bir çalışması var, ikisi harmanlanıp çağdaş yep yeni bir tüzük ortaya çıkar.

Hazırlıklar bitince bu paylaşılacak. Ancak Beşiktaş'ın en önemli problemlerinden birisi genel kurul yapısıdır. Ancak Beşiktaş'ı yaşamayan ve ait olmayan 2 sene aidat bile yatırmayan kongre üyelerinin zihniyetini değiştirmeye, dışarda kalanları içeri almaya çalışıyoruz. Beşiktaş'ın üyelik aidatlarını düşürerek yıllık aidatlarını arttırdık. 700 yeni üye oldu bu sayede. Bu rakam küçümseniyor belki ama bir tanıtım yapılmadı. 2014-2017'de kongre var gibi kişisel hesaplar ile bu aidatlar düşürülmedi.

YENİ ÜYELERİN ÇOĞU ÜNİVERSİTE MEZUNU

Şu anda 700 yeni üye; kendi başvurusunu getiren 700 kişi. Bazıları gibi, iş adamlarının fabrikasındaki blok başvurular değil. Bazıları gibi değiliz biz. Herkes kendi iradesi ile %90’ı üniversite mezunu olan başvurular. Aynı adreste 10 kişi yok, aynı firmanın bayiiliğini yapan 500 kişi yok. Belki şaşırdıkları için algılamak istemiyorlardır. Bu 700 kişi kendi isteğiyle üye olup aidatlarını yatırdı.

Öyle ya da böyle kongredeki su bulanık. Suyu berraklaştırmanın yoluda kendileri gelen üyelerdir. Kongre üyelerimiz nitelikli, gerçeklerin farkına varan ve gerekli olanları yapanlar olsaydı Beşiktaş bugün bu hallere düşmezdi. Beşiktaş’ta her sene mali idari kongre yapıldı ne oldu oralarda?

Beşiktaş'ın ileri gelenleri belki kongre üyesi bile olmayabilir. Son sekiz yılda 8 tane mali kurul yapıldı ve durum ortada. Borçlar açıklanırken marşlar, türküler söyleniyordu. Hangi taraftar bir kombine ile 3 kişi girmeye çalışıyor? Hangi taraftar hoşuna giden yere oturuyor, renkdaşını yerinden ediyor? Hangi taraftar küfür edip ceza aldırıyor? Hangi taraftar korsan ürün kullanıyor? Hangi tafartar sahaya atlıyor? Ve diğer tarafta diğerlerinin izleyicisi var. Onlar kombine alıyorlar, forma alıyorlar. 5 maç sahaları kapansa da 40.000 kombine alıyorlar. Bizimkilerde taraftarlar.

Benim kendimce BJK İnönü Stadı'na baktığımda isim yoktur. Benim gördüğüm 11 tane futbolcudur. Beşiktaş'ta aidiyet ve algı birbirine girmiş durumda. Eski efsane takımımızı düşünün oradaki futbolculardan Şifo ve Feyyaz haricinde hangisi diğer takımlarda oynayabilir ki? Bizim hangi takımımıza bakarsanız bakın bir araya gelince takım olurlar. Bir futbolcu için kendileri için metiyeler düzenliyorlar. 4.4 milyon euro bize bedeli var hiçbir takımla 2 kere üst üste sözleşme imzalamamış Quaresma niye oynamıyor yerine neden burada demek lazım bence.

Bizde 73 maç oynamış devamlılık %70. Kimsenin beğenmediği yeni transferlerimiz son takımlarında 8, bir öncekinde 6 ve diğeri 18 yıl oynamış. Genç bir futbolcu Beşiktaş taraftarını ayağa kaldırır. Şimdi Beşiktaş'ta uzun süredir olmayan sol ayaklı Hasan sahada oynuyor, kimsenin umrunda değil. Tüm bu değerleri bir anda mı kaybetti Beşiktaş anlamıyorum.

QUARESMA’YA ELEŞTİRİ

Kargaşaya sebep takımına yüklediği anlamlarda kafa karışıklığı ve 8 yılın travmasının olmasıdır. Bir kimlik bunalı mı var Beşiktaş'ta? Quaresma gibi oynadığı her 3 maçta bir kart görmüş birinin tepki alması konuşulmaya bile değmez.

Quaresma gibi bir sorun olmaması gerekir bence. Kendisi ile görüşme teklifini reddeden, erteleyen, her fırsatta tebligat gönderen ve parasını bunlara gerek kalmadan alan birisi kendisi. Beşiktaş bu anlamda bir travma geçiriyor. Hasan Türk ilk 11’de sahaya çıkıyor. Kimse bundan bahsetmiyor. Geçmiş yıllarda olsa Beşiktaşlılar sokağa dökülmüştü.

Fernandes ile ilgili bir sorun olmadı. Geçen sene 2 takım olduk diyen yine Fernandes. Samet hoca onu lider oyuncu seçti, buna rağmen sorun varsa diyecek birşey yok.

BASKETBOL TAKIMI

Basket takımı da bir değişik hikaye. Geçen sene başında ortalama 127 kişiye, 4.220 kombineye oynamış. Erman Kunter benim içinde farklı anlamları içeriyor. Benim kendime dair anılarım var. Benim Beşiktaş kulübünde attığım ilk resmi imza Erman Kunter sözleşmesidir. O anlamda benim için çok önemli. Futboldaki mali anlamda yapılanma, basketbol takımında da var. Geçen seneki basket takımından 2 kişi sezon başında vardı. Hepsi ile 6 aylık 1 yıllık sözleşmeler yapılmış. Uzun süreli sözleşmeler yapılmamış. Bunlar imaj tazelemek ve şov amaçlı hareketler. O sözleşmelerin maliyet 7.2 milyon dolar.

Şimdi takımın maliyeti hepsi dahil 3.7 milyon dolar. Ahmet Nur Çebi'nin isteği ile ayrılmış 5.5 milyon euro’luk bir bütçede var. Basketbolu da ayrı bir A.Ş haline getirme hayallerimiz var. Basketbola bakış ortada. En büyük eleştiriler sponsor konusunda. Geçen yıl kimse sponsor olmadı. Beşiktaş'ın futbolda yaptığı hataları bir nebze olsun susturabilmek amacı ile basketbola para ihtiyacı olunca bulunan bir sponsorluk oldu. Hangi dalda olursa olsun günlük sponsorlukları kabul etmiyoruz. Basketbolda Beşiktaş'ın makus tarihi bir ilki yaşadığımız bir Euroleage’da değişti. Güzel deplasmanlar var ama çok zor bir kura çektik.

Benim taraftardan anladığım müze yapan taraftar topluğuğu var. Beşiktaş 100. yılda şampiyon oldu, 2003 metre bayrak yapıldı. Taraftarlık bu. Fulya yenilendi. Stat yenilendi, bunların hepsini taraftar yaptı. Şu an benzer örnekleri var mı?

DERNEKLERİN KULÜBE BORÇLARI

Borç ve alacak ilişkisi kurumların arasındaki namahremdir. Bu anlamda Beşiktaş'ın veya şirketlerin, bazı derneklerin ve derneklerde yöneticilik yapan kişilerin borcu vardır. Biz bunları alacağız ve bittikten sonra bu süreç bitince ödemeyenleri açıklayacağız. Ama öncelike isteyelim vermesinler, sonra hukuki yolları arayalım.

Beşiktaş başkanı olmak bir hayaldir. Yıllardır kendimizce dile getirmeye çalıştığımız ilkelerin, anlayışın, felsefenin iktidar olma hayali. Benim ya da bir başkasının bu prensiplerle başkan olması hayali. Kimin başkan olduğu önemli değil, bir anlayışın iktidarı aslolan. Bana ve yönetim kurulundaki diğer arkadaşlarıma en büyük desteği veren insan başkanımız Fikret Orman. Bizleri sizin programınızda bu anlamda afişe eden de oydu.

LOCA SATIŞLARI

Locaların büyük bir kısmı kurumsal satış. Yanlış hatırlamıyorsam 2 veya 3 loca hala satılık.

İşim gereği denetleme raporunu takip ediyorum. Bunlar hemen çıkmıyor. Denetleme kurulunun verdiği takvim uzuyor. Bulunan bir belge zamanı uzatıyor. Top o denetleme kurulunda.

KOMBİNE FİYATLARI

Bu nasıl bir pervasızlık bedave bilet konusu sözde yönetime getirilecekmiş. Değil böyle bir konunun gündeme gelmesi herhangi birinin aklından geçmesi bile zul. Yazık ne diyeyim ki.

Kolluk kuvvetlerinin biletini kombinesini alan kişilerin maç izlemesini sağlayacaklarını düşünüyorum. Kapalının fiyat yüksekliğinden söz ediliyor. İndirim yapılan tribünlerde var, niye oralardan bilet alınmıyor? Bu tapınma niye? Bu tapınma o tribünden küfür ediliyor, sahaya atlanılıyor diyeyse yapacak birşey yok.

Merdiven boşlukları hep dolu, ilk defa göreceğiz. Ekipte birisi 1 kazanırken birileri 100 kazanıyorsa ekip ruhundan söz edilemez. Mali açıdan yeniden yapılandırılmanın gerekliliklerinden biri budur. Bazıları derebeyliklerini ilan etmiştir. Menejerlere hiçbir kulübün ödemeyeceği kadar yüksek ücretler ödenmez. Cenk'in sözleşmesinin arttırılmasının nedeni de budur. Aynı olaydan dolayı yapılmıştır. Ekip için geleceğe yönelikdir.

Beşiktaş'ın mali sorunları gibi sorunlar var ama bunların hepsi hallolabilir. Kimsenin de Beşiktaş üzerinden yeni ağlama duvarları yaratmasına gerek yok. Sizin programlarınızın bazılarında bir gecede olmuş gibi anlatılıyor. Bunlar son 8-10 yılda oldu. Bunlar sanki bir gecede olmuş gibi konuşuyorlar.

KORSAN ÜRÜN SORUNU

Benim baktığım pencerede polisiye önlemlerden önce kendi yapmamız gerekenler var. Taraftarımız arma ve forma aşkı için kendisi ile yüzleştiği taktirde doğruyu bulacaktır. Aklı selim Beşiktaş taraftarı, birbirine bağlı olan Beşiktaş taraftarı, sosyolojik değerleri ile dünyada gündem olmuş Beşiktaş taraftarı böylesi problemleri rahat rahat aşar.

Beşiktaş bir dernek. Dernekler Kanunu’na uymak zorunda. Beşiktaş ile ilgili herhangi bir yerde etkinlik düzenlenirken yazılı izin zorunluluğu var. İzinsiz yapılmasın diye bir yazı yazdık. Feda projesi bizim kaybettiğimiz, unuttuğumuz değerlerin üzerinde bir sivil toplum örgütlenmesi işi.

Feridun Düzağaç da büyük manevi destek verdi. Bir telif ödenmesi gerekirse manevi olarak bir telif ödenmesi lazım, en azından bize haber verin dedik. Sadece iki satır yazıp izin istemek varken bir çok gürültü yapıldı. Beni hayata bağlayan en önemli unsurlardan bir tanesi sanattır. Günün birinde Haluk Levent ile bir araya gelirsek sanat, sanatçı, şarkıcı, yorumcu gibi konularda tartışmaktan keyif alarım.

Feda ile başladık, sayın Gökçe Kaan Demirkıran'ın projesini yapabilirsek vefa ile devam edeceğiz. Beşiktaş'ta bir üçleme ortaya koyacak bir 2. projeyi gerçekleştireceğiz. Stad kapanırken veda ile bu işi noktalayacağız.

BİLET SATIŞLARI

Maç günü satışlarında kredi kartı değilde maç günü stadyum gişelerinden nakit olarak satış yapılacak. Kara borsayı engellemek amaçlı, kimlik fotokopisi ile nakit olarak maç günü bilet satılacak. Şu an Biletix'ten 24 saat bilet almak mümkün. Neden maç 21.45’de? İlkler hep bize gelir. İlk kurallar Beşiktaş'a uygulanır. Gelirlerken kimlik fotokopisi çekilerek gelirlerse daha rahat ederler. Voleybol için bir sponsor var diğer amatör branşlarımız içinde sponsorluk görüşmelerimiz var.

“Beşiktaş'taki taraftar örgütlenmesi doktora tezine konu olur bence.”

Herhangi bir tribüne dağıtmak kimin ne haddine? Programın en başında anlatmaya çalıştım. Herkesin kendince Beşiktaşlılık anlayışı var. Herkesin aidiyetten algıladığı başka birşey. Algıyla ilgili sıkıntılar var. Herkes kendi ile yüzleşsin. Kendi kafamızda yarattığımız sevmek zamanında yarattığımız sevdiği aşkı ile kimsenin arasına girmeye hakkı yok. Bu hakka, aşka kimse zarar vermeyecek şekilde gelelim gidelim yaşayalım.

Beşiktaş kapalısı ile özdeşleşmiş 30. yılını doldurmuş taraftar grupları ile kurucu olan eski dostlarımız var. Beşiktaş'taki taraftar örgütlenmesi doktora tezine konu olur bence. Beşiktaş'a bakışlarında zaafiyetleri, son 8 yılda yönetilmesi karşısında suskunlukları ya da olaylara karşı hassasiyetleri ile tutumları tutarsız olmuştur. Ancak nevi şahsına münhasır bir grupla ilgili, kimseyle ilgili bir tutum olmayacaktır haksızlık etmeyelim.

SPONSOR BİLETLERİ

Sponsorluklarla yapılan anlaşmalar çok ilginç. Öyle anlaşmalar yapılmışki mantık dışı. Geliri giderinden az. Böyle anlaşmalar yapmıyoruz artık. Sponsorluklarımızın muhattabı Biletix firmasıdır. Bu sponsorluk biletleride hangi bilet kime teslim edilmiş bulabiliriz. Bunlar kolay. Bu gibi durumlarla karşılaşıldığında hesabını sorarız.

“ÖZ ELEŞTİRİ YAPMALIYIZ”

Beşiktaş'ın genel kurulunun, tribünlerinin, kulüp işleyişinin bir öz eleştiriye ihtiyacı var. Gücenmeden, sıkılmadan kötü düşünceden arınmış bir şekilde. Herkesin var. Kimsenin 6 yaşındaki kızıyla maça gelmesinde çekinecek hiç birşey yok. İyi para kötü parayı kovar. Taraftar olmanın bilincinde Beşiktaşlı'yı pamuklar içine sararsak hiçbir dert kalmaz.

Beşiktaşlılar en iyisini hakediyor, elimizden geleni yapacağız. Bu durumun sümen altı edilecek bir durumu yok. Bıçak kemiği çoktan geçti artık ilik sallanıyor.

FUTBOL TAKIMIMIZ VE DERBİ HAZIRLIKLARI

Her yeni olan, ilk olan önemlidir, zordur. İstanbul BBSK maçında sahada yepyeni bir takım vardı. İstanbul BBSK aynıydı bir değişiklik yoktu. Ezeli rakiplerimizin Elazığspor, Kasımpaşaspor karşısında oynadıkları hale baktığımızda, biz yepyeni bir takım halinde inanmış olarak sahadaydık. Yayının başında söylediğimiz algıya dair kafa karışıklığı nedeni ile yaklaşımdaki doğru kriterlere bağlı olsalardı altyapıdan gelmiş bir futbolcu yeri göğü inletirdi. Bu sorunlar yüzünden bu konular gündemde.

Herkes ama herkes öz eleştiri yaparsa Beşiktaş'ta nihai hedefin sonu yok, aslalon yolcuğun kendisi. Izdırapda verse keyif veren bir yolculuk. İlk maç ve derbi birbiribe çakışıyor. Benim dönemimin taraftarındaki gayri resmi tarih devrinde kazanmayı hakeden biziz diyoruz ve biz kazanacağız. Valilik ve Emniyet Müdürlüğü güvenlik önlemlerini alacaktır. Maç 21.45'de ama içeriye 19.00’da alacaklardır.

Görevliler saatler öncesinde önlem alacaklar. Taraftarlarımızın maç dergilerinin içerisindeki bir el ilanında göreceği gibi 'yerinize oturmak için görevliler emrinize amadedir' diye bildiriyi okuyup harekete geçmelidirler. Bu uygulama her şeyden önce bizim kendimize, sağımıza solumuza, renkdaşımıza göstereceğimiz saygı ile doğru orantılı olacak.