Betül ve Ziya Eren Genom ve Kök Hücre Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Yusuf Özkul, “Bugün biz insülin hücreleri üretiyoruz fakat bir pankreas üretmiyoruz. Şimdi diş ile ilgilide hayalimiz işte, dişiniz çürüyor buna kanal tedavisi yapıyoruz, bunun yerine dolgu maddesi olaraktan kök hücre koysak acaba bu kök hücre aldığımız sinirlerini boşalttığımız yerde yeniden sinir oluştursa, damarlanmayı, beslenmeyi sağlasa ve diş hayatta kalmaya devam etse diye düşünüyoruz. Şimdi bunu gerçekleştirmek için de 1 yıldır işlem yapıyorlar” dedi.
Betül ve Ziya Eren Genom ve Kök Hücre Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Yusuf Özkul, “Rektörlüğün ya da hastanenin değişik bilimlerinde ki insanları burada görevlendiriyoruz ama buranın kapasitesi, 350 kişiliktir. Yani burası aynı anda çalışabilecekleri alt yapıya sahip ama bu tabi kendisi proje verdiği zaman 7 gün 24 saat burada olmayacağı için dolayısıyla binlerce kişiye hizmet edebilecek alt yapıya sahip. Onun için de biz buranın planlamasını yaparken Erciyes Üniversitesi için yaptık. Biz daha müracaat aşamasında bu projeyi yaparken Kayserinin etrafında ki bütün üniversitelerle ortaklık anlaşması yaptık. Niğde, Nevşehir Yozgat, Kırşehir her yer. Yetinmedik dedik ki Türkiye’de ki her üniversite burayı kullanabilir. Daha da yetinmedik ve yurt dışında 20’ye yakın ortaklık anlaşma yaptığımız üniversite var. Bunların içerisinde Azerbaycan'dan 3 - 4 tane üniversite yine Nahçivan Devlet Üniversitesiyle ve İran ile anlaşma yaptık” diye konuştu.
Çok sayıda üniversite ile ortaklıkları olduğunu belirten Özkul, “Erciyes Üniversitesinin biyolojik bilimler alanın da Türkiye'de ve dünyada söz sahibi olan bir merkez haline gelmesini istiyoruz. Bunu ise en iyilerle çalışarak yapabiliriz. Çok fazla ortağınız olacak yurt dışından ki orada sizinle birlikte çalışacak. Türkiye Cumhuriyeti bizim için çok değerli insanlar kültür olarak da yakınlar, canımız olan insanlar dolayısıyla bilim insanlarının da değerlendirilmesi, onların bu alanda çok hızlı ilerlemesini istiyoruz. Bu bağlamda anlaşmalar yaptık. Baktığınız zaman binlerce kişi burada çalışabilir” dedi.
-“ALT YAPI İÇİN 7 MİLYON TL PARA HARCADIK”
Genom ve Kök Hücre Uygulama ve Araştırma Merkezinin hedefleri olduğunu ifade eden Özkul, “Biz diğer araştırma merkezleri gibi düşünmüyoruz. Böyle düşünmememizin nedeni bir araştırma merkezi kendi ayağı üzerinde durabilecek gelire, idareye ve insan gücüne sahip olması gerekir. Diğer türlü sürekli olarak birilerinden para ister duruma gelir. O zaman dedik ki biz Genom Araştırma Merkezi 3 temel ayak üzerine kurulmalı. Bunlardan bir tanesi araştırma yapacak adı üzeri. Ana hedef bilim yapmak. Örneğin kanser hastası için kanser aşısı geliştirmek istiyoruz, hücreyi alıyorsunuz çoğaltıyorsunuz ve eğitiyorsunuz kanser hastanıza yeniden veriyorsunuz. Bu hücreleri üretebilmeniz için çok iyi bir alt yapıya sahip olmak gerekiyor. Genom Hücre ve Araştırma Merkezi böyle bir atılım yaptı. Biz bu alt yapı için 7 milyon TL para harcadık. Binanın içerisinde 350 metrelik alan için şuanda bu alt yapının akreditasyon çalışmaları başladı. Yani bina bitti cihazları aldık ve ilk üretimleri yaptık. Sağlık Bakanlığına akreditasyon için müracaat ettik ve akreditasyonu aldıktan sonra da Avrupa Birliği için akreditasyon alacağız. Çünkü biz burada sadece ürettiğimiz ürünleri Türkiye'ye satmayı arzu etmiyoruz. Avrupa’ya da girmek istiyoruz o yüzden Avrupa’dan da bu akreditasyonu almamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
-“GENOM MERKEZİ KENDİ HÜCRESİNİ ÜRETECEK, DELGOSİK VE ARAŞTIRMA YAPACAK”
‘Bugün 15 binin üzerinde genetik hastalık var’ diye Özkul, “Bir sürü kromozom hastalıkları var ve bunlar nadir hastalıklar. Bunu sadece Kayseri için böyle bir sistem kurduğumuzda harcadığımızla kazandığımız aynı değil ancak Türkiye için kurduğumuz da bir referans merkezi olabilirsiniz. Biz diyoruz ki Genom Merkezi özetlersek kendisi hücre üretecek, delgosik ve araştırma yapacak. Bu üç ayağı bir araya kuraraktan bu araştırma merkezi belli bir süre sonra kendisi ayakta durabilen kendi çalışmalarını referans edebilen noktaya getirmek istiyoruz. Diğer türlü sürekli harcayan bir merkez olmasını arzu etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
-“GENOM ARAŞTIRMA MERKEZİNDE 35 CİVARINDA PROJEMİZ DEVAM EDİYOR”
Genom Merkezinde 35 civarında projenin devam ettiğini kaydeden Özkul, “Örneğin Diş Hekimliği Fakültesinin bir projesi var. Diş Hekimliği tarafından sürdürülüyor, biz sadece ev sahipliği yapıyoruz. Çünkü projenin laboratuar kısımları ve hücre eğitim alanları bu arada yapılsın diye. Şimdi şöyle bir hayalimiz var; bir organ yapabilir miyiz? acaba yedek bir parça üretebilir miyiz? Böbrek, karaciğer gibi. Bunun için de küçük çalışmalar yapıyoruz acaba gerçekleşebilir mi? diyerek. Bugün biz insülin hücreleri üretiyoruz fakat bir pankreas üretmiyoruz. Şimdi diş ile ilgilide hayalimiz işte, dişiniz çürüyor buna kanal tedavisi yapıyoruz, bunun yerine dolgu maddesi olaraktan kök hücre koysak acaba bu kök hücre aldığımız sinirlerini boşalttığımız yerde yeniden sinir oluştursa, damarlanmayı, beslenmeyi sağlasa ve diş hayatta kalmaya devam etse diye düşünüyoruz. Şimdi bunu gerçekleştirmek için de 1 yıldır işlem yapıyorlar” diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz