YURTHABER

Antalya
Şehirler
Şehir Seçiniz
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Düzce
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kilis
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Şanlıurfa
Siirt
Sinop
Şırnak
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Beydili Yörüklerinin Yüzlerce Yıllık Geleneği: Püse

- BEYDİLİ Yörüklerinin yüzlerce yıldır geleneksel olarak çam ağacının çıralı bölümlerinden zahmetli bir işlemle elde ettiği 'halk ilacı' niteliğindeki 'püse',

Beydili Yörüklerinin Yüzlerce Yıllık Geleneği: Püse

- BEYDİLİ Yörüklerinin yüzlerce yıldır geleneksel olarak çam ağacının çıralı bölümlerinden zahmetli bir işlemle elde ettiği 'halk ilacı' niteliğindeki 'püse', Isparta'nın Sütçüler ilçesi Sarp Dağı'nın eteklerindeki 400 yıllık Beydili Köyü'nde hala üretilip kullanılıyor.
1250 metre rakımdaki köyde yüzlerce yıldır keçi çobanlığı ve arıcılık yaparak yaşamlarını sürdüren Yörükler, püseyi karın ağrısı, yara tedavisi ve kesiklerin iyileştirilmesinde kullanıyor. Beydili Yörüklerinden 76 yaşındaki Nurullah Altıntaş, çam ağacının terletilmesi yoluyla damıtılan çıranın, kaynatılarak katrana dönüşmesi sonucu elde edilen siyah ve koyu kıvamlı püsenin, çocukluğundan bu yana köyünde kullanıldığını söyledi. Altıntaş, “Yaralara, kesiklere iyi gelir. Karın ağrılarında bir bezin üzerinde karnın üstüne konulur" dedi. Eskiden Yörüklerin çarık giydiğini hatırlatan Altıntaş, “Püse akşamdan çarıkların altına sürülüp toprağa gömülerek üzerine biraz su dökülürdü. Sabaha çarıklar topraktan çıkarıldığı zaman yumuşacık olurdu. Ayağı vurmazdı" diye konuştu.
TOROSLARDAKİ OTLARIN SAYISINI BİLMEK MÜMKÜN DEĞİL
Yörüklerin mayıs ve haziran aylarında doğadaki ot ve çiçekleri toplamaya başladığını anlatan Altıntaş şunları söyledi:
“Toroslardaki bitkilerin sayısını bilmek mümkün değil. Otları mayıs ve haziran ayında toplarız. Genellikle ıhlamur, kekik, adaçayı, oğlanotu toplarız. Oğlanotu kalbe iyi gelir. Altınotu çay gibi demlenerek içilir. Böbrek taşlarına iyi gelir. Bozçalba toplarız. O da bronşite iyi gelir. Günümüzde böyle şeylere çok fazla rağbet edilmiyor. Ama bizim çocukluğumuzda çok kullanılırdı. Bu gelenekler yok olmaya başladı."
BEYDİLİ 400 YILLIK BİR KÖY
Beydili'nin 400 yıllık bir köy olduğunu anlatan Nurullah Altıntaş, Oğuz Türklerine bağlı Bozok kolundan bir boy olan Beydili Yörüklerinin Anadolu'da pek çok ilde aynı adla köyler kurduklarını anlattı. Isparta, Antalya, Sivas, Malatya, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Karaman, Ankara ve Denizli'de yaşayan Beydili Yörüklerinin Beğdili, Badıllı adıyla da anıldıklarını anlatan Altıntaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İlçemizle köy arasında Sarp Dağı vardı. Kış döneminde yoğun kar yağardı. 3 metreye ulaşırdı karın kalınlığı. O zaman yol yoktu, su yoktu, elektrik yoktu. 5 ay kendi halimize yaşardık. 1980'lerde köy, Sarp Dağı'nın batısına nakledildi. Şimdi köyümüz Sütçüler ilçesine 18 kilometre. Artık yol, su gibi sıkıntımız kalmadı."
Altıntaş, eski köy Beydili'nin varlığını koruduğunu, yeri kurulan köyün ise Çimenova adını taşıdığını aktardı.

Beydili Yörüklerinin Yüzlerce Yıllık Geleneği: PüseBeydili Yörüklerinin Yüzlerce Yıllık Geleneği: PüseBeydili Yörüklerinin Yüzlerce Yıllık Geleneği: Püse

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler