Şehir yaşantısından sıkılıp 5 yıl önce Eskişehir'den eşinin köyü Gündüzbey'e göç eden 38 yaşındaki Özdemir, 2021 yılında İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Yıldırım'ın teşvikiyle Söğüt Halk Eğitimi Merkezinde kurs eğitmeni olarak göreve başladı.
Gündüzbey ile çevresindeki Savcıbey, Hayriye ve Oluklu köylerinde imkansızlıklar nedeniyle okuyamamış kadınlar için ikişer aylık periyotlarda açılan kurslarda görevini sürdüren Özdemir, aynı zamanda evde eğitim gören engelli öğrencilere Türkçe, hayat bilgisi, fen bilimleri, sosyal bilgiler, görsel sanatlar, oyun ve fizik derslerinde yardımcı oluyor.
Haftanın 3 günü Savcıbey köyünün eski kahvehanesinde 8 öğrencisiyle derslerine devam eden Özdemir, bu kişiler hariç şu ana kadar 10 kadının okuma yazma öğrenmesini sağladı.
Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Perakende Satış ve Mağaza Yönetimi, İşletme ile Adalet bölümlerini bitiren 2 çocuk annesi Özdemir, 4'üncü üniversite diploması için İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Çocuk Gelişimi 4'üncü sınıfında eğitimini sürdürüyor.
"SİSTEMİMİZ İLKOKUL BİRİNCİ SINIFLARLA AYNI"
Tubanur Özdemir, AA muhabirine, İlçe Milli Eğitim Müdürü Yıldırım'ın eğitmenlik teklifini seve seve kabul ettiğini söyledi.
Okumayı seven birisi olduğunu belirten Özdemir, şöyle devam etti:
"Bu işe ilk başladığımda, dördüncü üniversitemin birinci sınıfındaydım. 2021'de Oluklu, Gündüzbey, Hayriye ve Savcıbey köylerinde dönüşümlü kurs açtık. Şimdiye kadar sınavları geçerek okuma yazma öğrenen 10 kadın oldu. Maalesef hayatlarındaki sıkıntıları yüzünden okuyamamışlar. Kimisi, 'Kız çocuğu okumaz' diye okutulmamış. En büyük sorunları bu aslında. Maalesef erken yaşta evlendirilmişler. Çocukken okumayı çok istemişler ama büyüklerine boyun eğmekten başka ellerinden bir şey gelmemiş."
Özdemir, kursun 2 ay sürdüğünü, öğrenemeyen öğrenciler olduğu takdirde kursa yeniden kabul ettiklerini dile getirdi.
Her kursiyerin okuma yazmayı farklı zamanlarda öğrendiğini ifade eden Özdemir, "3 kurs üst üste devam edip öğrenen de oldu, 2 kursta, 4 kursta öğrenen de. Onlar gayret ettiği sürece biz de gayret ediyoruz. Sistemimiz ilkokul birinci sınıflarla aynı. Nasıl ilkokul 1'de 'e' ve 'l' harflerini öğretip 'el' diyerek okumaya hızlı geçiş oluyorsa biz de aynısını yapıyoruz. 2 harfi birleştirerek, yanına 3'üncü harfi ekleyerek okumaya hızlı geçiş yapıyoruz." diye konuştu.
Kursa 3 dönemdir devam eden 4 çocuk ve 5 torun sahibi 50 yaşındaki Aynur Yılmaz ise okuma yazma öğrenmekten duyduğu mutluluğu belirtti.
Yetiştirdiği sebze ve meyveleri pazarda sattığını, önceden hesap yapmakta güçlük çektiğini kaydeden Yılmaz, "Artık satışımda, alışımda serbestim. Çok mutluyum. Okuduğu zaman insan mutlu oluyor. 'Bu fiyat nasıl? Bu nedir?' diye başkasına sormuyorsun. Arabaya bindiğinde, hastaneye gittiğinde sormuyorsun. Her işini kendin yapıyorsun." ifadesini kullandı.