Bilecik'te "Çıkış Var" konferansı

BİLECİK (AA) - Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Üyesi, eğitimci, yazar ve iletişim uzmanı Dr. Şaban Kızıldağ, üniversite öğrencilerine, "Türkiye için üretmekten, gelişmekten, öğrenmekten, yeni şeyler icat etmekten korkmayın." tavsiyesinde bulundu.

Kızıldağ, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi tarafından düzenlenen "6. Kariyer Günleri" etkinlikleri kapsamında "Çıkış Var" başlıklı konferans verdi.

Üniversite öğrencilerine seslenen Kızıldağ, Osmanlı'nın dünyaya örnek olan hayata bakışı, okuyuşu, yaşayışı, inanç, kültür, ahlak, gelenek, görenek, sosyal hayat anlayışının temellerini anlatan Şeyh Edebali'nin vasiyetinin, her geçen gün varlığını daha çok hissettirip önemini koruduğunu söyledi.

Şeyh Edebali'nin, "Haklı olduğun mücadeleden korkma. Bilesin ki atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler." nasihatini hatırlatan Kızıldağ, "Türkiye için üretmekten, gelişmekten, öğrenmekten, yeni şeyler icat etmekten korkmayın. Amacımız, gelişen Türkiye'de geleceğin sahiplerinin daha donanımlı, daha aykırı düşünebilen bireyler olmasını sağlamak." dedi.

Kızıldağ, milletin üç belasının, "bana ne", "ben bilmem" ve "bahane" olduğunu ifade etti.

Bunları "3B belası" olarak nitelendiren Kızıldağ, söz konusu olumsuzlukları, ancak öğrenen ve gelişen gençlerin yok edeceğini dile getirdi.

Dr. Şaban Kızıldağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Annem ben yeni bir fikir ortaya koyunca 'başımıza icat çıkarma' derdi. Bu memlekette icat çıkamamasının en önemli sebeplerinden biri de budur. Kendi kadrajımızdan bakarak fotoğraf çekmedik hiç, başkaları için yaşadık. 'Acaba ne derler?' diye düşünerek ömrümüzü bitirdik. Halbuki Osmanlı'nın fikir babası Şeyh Edebali gibi olmamak için bir sebep yok, zira onun torunlarıyız. Gereken tek şey bir çıkış yakalamak. Bilecik'te çıkış var, bunu görüyorum."

Dünyanın hiçbir yerinde vatanı uğruna tankların altına yatacak kadar cesaretli insanlar olmadığına dikkati çeken Kızıldağ, "Bu cesaretimizi ekonomik alanda, kültürel alanda, eğitim alanında da kullanmalıyız. Bilecik bu toprakların tohumu. O halde alkış beklemeden sahneye çıkmak lazım, öne atılmak, taşın altına elini koymak lazım. Çıkmak lazım. Sırtını dönüp, kapıyı çarpıp çıkmaktan değil, ülkeni sırtlayıp zirveye çıkmaktan bahsediyorum." diye konuştu.