Bilgin, bankacılık sektörünü değerlendirdi
ANKARA (İHA) - Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, bugün için bankaların en önemli riskinin düşük enflasyon ortamına uyum sağlayamaması olacağını söyledi.
CNBC-E'nin yeni bankacılık kanunu konusundaki sorularını cevaplandıran Bilgin, kanunda BDDK ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) ile ilgili açık hükümlerin bulunduğunu bildirdi ve "Bu kanun iki farklı kurumun işleyişi ve görevlerini düzenliyor" dedi. Kanundaki 171 maddenin 23'ünün geçici olduğunu ve ileriye yönelik projeksiyonla olduğu gibi geçmişten alınan derslerin de gözönüne alınarak maddelerin oluşturulduğunu belirten Bilgin, "Yürürlükteki 4389 sayılı kanundan da faydalandık. Bugün yeni kanun Avrupa Birliği (AB) normlarına uygundur. Ancak AB ülkelerinde olmayan kanunlar da var. Bu hükümlerden biri TMSF'dir. AB ülkelerinde fon özel bir kurum olarak çalışır" diye konuştu.
Yeni kanunda bankalara yönelik müeyyidelere de değinen Bilgin, yeni kanunun ceza kanununa uygun hale getirildiğini, hatta bankalara çok yüksek cezaların da gelebileceği yönünde hüküm ve yetkilerin de bulunduğunu belirtti. Kanunun en büyük özelliğinin tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerini korumak olduğuna dikkat çeken Tevfik Bilgin, "Yeni kanunda bankaların yapacakları faaliyetleri tek tek saydık. Kanunun esasındaki ruh saydamlık, hesap verme ve yeniliklere uyumdur. Sermaye rasyosu, sermaye yeterliliğine kadar kanununda birçok yenilikler ortaya konulmuştur ama bankalara sayı konusunda yeni bir sınır getirmedik. Diğer taraftan fon bankaları ve canlı bankalar için iki ayrı kanun hazırlamak istiyorduk ancak yaşadığımız süreç tek bir kanun yapma konusunda bize rehber oldu. Ayrıca kanunla birlikte tasarruf sahibinin bankaları daha iyi tanıması konusunda enstrümanlar getirdik" dedi.
Yeni kanunla BDDK'nın denetim yapısı hem yerinde hem de uzakta olmak üzere düzenlemeler geldiğini belirten Tevfik Bilgin, "Bankalar her an denetlenebilir anlayışıyla çalışmalı. Biz kurum olarak 230 milyar dolarlık bir sermayeyi kontrol etmek durumundayız. Dolayısıyla BDDK'da çalışanlarımıza da fedakarlıklar düşüyor. Biz bunu motivasyonla götüreceğiz" diye konuştu.
Bankacılık sisteminin önündeki en önemli riskin az karlılık olduğuna değinen Bilgin, "Bankacılık sistemimiz 2000 yılından itibaren evrim geçirdi ve bana sayımız 79'dan 48 bankaya indi. Bankalar kanununun son hali bizi tatmin ediyor. Bankacılık sektöründe olumlu adımlar var. Karlılık artıyor ama bunu eskisi kadar bulamayacaklar. Yeni şubeleşme ve yeni personel alma hareketi görüyoruz. Bankaların önündeki en büyük risk düşük enflasyon ortamına uyum sağlayamamaktır. Artık para satmak ve müşterinizi memnun etmek zorundasınız. Rekabet çok kızıştı. Bankacılık sisteminde karlılık artıyor ama bundan sonra enflasyon düştüğü için eski oranları yakalamak zor. Her zaman söylüyoruz, çarşısız pazar olmaz. İyi çalışılırsa kar da elde edilir. Bankaların sayısını da sınırlamıyoruz, olabildiğinde banka olabilir, ama birbirlerine zarar vermesinler" dedi.
Bankaların açık pozisyonları konusunda herhangi bir endişeleri bulunmadığını ve bankaların bu konuda da çok sıkı denetlendiğini vurgulayan BDDK Başkanı Bilgin, "Kayda alınmayan açık pozisyonlara düşerlerse bu konuda hiçbir tahammülümüz yok. Bunu bilanço ve nazım hesapları içinde yapsın. Bunu yapana ve yaptırana en büyük cezayı veririz, bir daha Türkiye'de bankacılık yapamaz" diye konuştu.
Tezgah altı faiz uygulamalarına da değinen Bilgin, "Tezgah altı faizin temeli şu: Merkez Bankası, 'Faiz oranları serbest, ama azamilerini bildiriniz' diyor. Tezgah altı faiz konusunda farklı müşterilere farklı uygulamaya bir düzenleme getiriyoruz. Siz faiz oyunu ve tezgah altı uygulamalarıyla bankacılıktaki dengeyi bozarsanız. Buna engel oluruz. Sermaye yeterlilik rasyosunu daha yüksek bir oranda uygulayabiliriz, ama bu bankalara acı verir. Merkez Bankası bankaların tezgah altı faiz uygulamasında bankaların faaliyet alanını genişletecek yeni bir uygulama yapacak. Dolayısıyla çizilen sınırlara kadar tam rekabet söz konusu" ifadelerini kullandı.
