‘Bilgisayar ile Yapay Zekanın Geçmişi ve Geleceği’ PAÜ’de konuşuldu

Pamukkale Üniversitesi’nde (PAÜ) Bilgisayar ve Yapay Zekanın Geçmişinden Geleceğine Kısa Bir Bakış’ isimli konferansı gerçekleştirildi.
PAÜ Kimya Mühendisliği Bölümü ve Denizli Kimya Mühendisleri Odası tarafından ‘Bilgisayar ve Yapay Zekanın Geçmişinden Geleceğine Kısa Bir Bakış’ konferansı gerçekleştirildi. PAÜ Mühendislik Fakültesi konferans salonunda gerçekleştirilen konuşmada “Bilgisayar ve Yapay Zekanın Geçmişinden Geleceğine Kısa Bir Bakış” konusu üzerine, Doç. Dr. Kutluhan Erol öğrencilerle bilgi ve deneyimlerini paylaştı. Geçmişten günümüze bilişimin değişimi ve gelişimine yönelik konulara değinen Doç. Dr. Kutluhan Erol, bilimin ilerlemesi ve bilimin ilerlemesiyle birlikte gelen sorunlar hakkında çeşitli noktalara değindi. Yapay zekanın ulaştığı noktayı ve bu boyutta bir gelişimin insanların hayatında nasıl değişimler oluşturduğunu katılımcılarla paylaştı.

“Bu bizim yapamayacağımız bir şey değil”
Bilimin insan kaynaklarına dayalı bir disiplin olduğunu belirten Erol, Hindistan örneği ile öğrencilere yol gösterdi. Erol, “Hindistan gibi nüfus yoğunluğu çok fazla olan ülkeler, bilimde daha ön sıralardadır. Bugün Hindistan bilişim alanında dünyada birinci sırada yer alıyor. Peki, neden bizim ülkemizde bilişim ön plana çıkmıyor? Hindistanlıların bizden ne farkı var? İngilizceyi iyi anladıkları ve makro seviyede iletişim kurabildikleri için büyük avantajlara sahipler. Bu gibi faktörler genç nüfus potansiyeliyle birleşince, elbette başarılı oluyorlar. Bu bizim yapamayacağımız bir şey değil" diye konuştu.
Erol, öğrencilere kendi alanlarında gelişimlerini sağlamaları tavsiyesinde bulunarak diğer alanlarda da kendilerini geliştirmelerini önerdi.

“Araştırma geliştirme projelerinin uygulanabilir olması gerek”
Doç. Dr. Kutluhan Erol, konuşmasında uygulamaya dayalı projeler üretilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Soruna yönelik çözümler üretilmesine ihtiyaç duyulduğunu da vurgulayan Erol, “Artık gerçek problemlere dayalı uygulamalı çözümler üretmemiz gerek. Araştırma geliştirme projelerinin uygulanabilir olması gerek. Ürettiğimiz şeyi sadece üretmiş olmak için değil, belli bir sorunu çözmeye yönelik üretmiş olmamız gerekir. Bu konuda Endüstri, Sanayi ve Akademi işbirliğine çok büyük bir ihtiyaç var. Akademisyen olarak çalışmalarımıza baktığımda, çok zor problemler buluyoruz, hatta bazen bu problemleri çözdüğümüz de oluyor. Ama bu çözümler pratik anlamda bir etki yaratmıyor. Bunun eksiğini ancak endüstriye bakıp, gerçek problemleri bulup, o problemlere dayalı çözümler üreterek kapatabiliriz” dedi.
Konferans sonrasında Kimya Mühendisleri Odası onur konuğu üyesi Bayram Çıralı, Doç. Dr. Kutluhan Erol’a hediye takdim ederek öğrencilerle birlikte hatıra fotoğrafı çekildi.