Çalışmalar, yeni tip koronavirüs (Covid-19) hastalarının yüzde 30’unun kan pıhtılaşmasının neden olduğu komplikasyonlar nedeniyle hayatını kaybettiğini gösteriyor. Covid-19, öncelikli olarak solunum yolu hastalığı olarak bilinmesine rağmen, pek çok vakada akciğer dışındaki organların iflas etmesine neden oluyor. Ancak bilim insanları, sorunun kaynağını yeni anlamaya başlıyor.
ABD’de yer alan Utah Üniversitesi’nden araştımacılar yarısı corona virüs için pozitif test edilen 82 kişinin kanını analiz etti. Çalışmada, Covid-19 hastalarından alınan örneklerinde yer alan kan pıhtılaşma hücrelerindeki hiper aktivitenin felç ve kalp krizine neden olabilecek düzeyde olduğu görüldü.
Dr. Robert Campbell ve ekip arkadaşları Utah Üniversitesi Hastanesi’nde yatan 9’u ventilatöre bağlı 41 hastayı inceledi. Söz konusu hastaların kanları, yaş, cinsiyet ve etnik olarak benzer 41 sağlıklı kişinin kanıyla karşılaştırıldı. Gen analizi kullanan çalışmada Covid-19'a neden olan SARS-CoV-2'nin trombositlerdeki genetik değişiklikleri tetiklediği ortaya çıktı.
Trombosit (pıhtılaşma hücreleri) veya kan pulcukları, kan pıhtısı oluşumunda görev alan hücrelere deniliyor. Düşük trombosit sayıları veya fonksiyon bozuklukları kanamaya yatkınlığı artırırken, yüksek trombosit sayıları tromboz (damarda kanın pıhtılaşması) riskini yükseltiyor. Utahlı araştırmacıların yaptığı araştırmaya göre, yeni tip koronavirüs trombosit hücrelerinde neden olduğu hiperaktiviteyle, onların birleşerek pıhtı oluşturmasına neden oluyor.
Çalışmanın başyazı Campbell, “Bulgularımız, Covid-19 olarak adlandırdığımız bilmecenin önemli bir parçasını çözüyor. Enflamasyon ve sistemik değişikliklerin, enfeksiyon nedeniyle trombositlerin çalışmasını etkilediğini ve daha hızlı toplanmasına neden olduğunu keşfettik. Bu durum neden Covid-19 hastalarında artan sayıda kan pıhtısı gördüğümüzü açıklıyor” ifadelerini kullandı.
Araştırmacılara göre, ağır Covid-19 hastası olan her üç kişiden birinde, ölümcül olabilen kan pıhtılaşması gerçekleşiyor. Pıhtılar, büyük organlara ulaşır ya da kan akışını keserse ölüme yol açıyor. Blokajlar, beyin, kalp, akciğer gibi organlara ulaştığında kalp krizi, felç, organ yetmezliği ve pulmoner emboli meydana geliyor.