Bilim, Sanayi Ve Teknoloji Bakanı Işık Kastamonu'da

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "IMF'ye 'tamam efendim, evet efendim' demekle milliyetçilik olmaz. Milliyetçilik, IMF'ye borcunun tamamını ödeyip, ya istersen sana kredi de verebilirim demektir" dedi. Işık, Atatürk Spor Salonu'nda partisinin il başkanlığınca düzenlenen aday tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, milliyetçiliğin, ülkeyi ekonomik olarak dışa bağımlı olmaktan kurtarmak olduğunu söyledi. Savunma sanayisinde de ülkenin dışa bağımlı olmaktan kurtarılması gerektiğini ifade eden Işık, şöyle konuştu: "Acaba milliyetçilik, bir tane tüfek dahi üretip Türk Silah Kuvvetlerine vermemek midir, yoksa artık sadece kendi tüfeğini değil, kendi tankını yapmak, kendi topunu yapmak, kendi milli gemisini yapmak, kendi insansız hava aracını yapmak, kendi som füzesini yapmak, kendi uydusunu yapmak, hangisidir milliyetçilik? Soruyorum size, hangisidir milliyetçilik? Milliyetçilik, acaba savunma sanayisinde sürekli dışarıya bağımlı olmak mıdır yoksa kendi silahımızı kendimiz mi üretmek midir? Hangisidir milliyetçilik? İşte, Türkiye'nin bugüne kadar gelmiş geçmiş en milliyetçi partisi, AK Parti'dir. Gelmiş geçmiş en milliyetçi lideri de Recep Tayip Erdoğan'dır. Lafla milliyetçilik olmaz. IMF'ye 'tamam efendim, evet efendim' demekle milliyetçilik olmaz. Milliyetçilik, IMF'ye borcunun tamamını ödeyip, ya istersen sana kredi de verebilirim demektir milliyetçilik. Bunu Kastamonumuzda çok iyi anlatın. Ziya Paşa'nın çok güzel bir sözü var. 'Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz. Görünür kişinin aklı rütbei eserinde.' Yani ne diyor, lafla peynir gemisi yürümez. Akşama kadar milliyetçiyim demekle olmaz." Işık, AK Parti'nin iktidara geldiğinden beri AK Parti'ye sistematik engellemelerin olduğunu dile getirdi. Geçmişte balyoz ve e-muhtıra gibi süreçlerin yaşandığını anımsatan Işık, "Hatırladınız değil mi? Allah'a şükür milletimizin desteğiyle o süreçleri aştık. En son karşımızda belki can evimizden vurulduğumuz en sinsi darbe tehdidiyle karşı karşıya kaldık. Canımız dediğimiz insanlar, bizi can evimizden vurmaya kalktılar. Destek verdiğimiz, dünyanın her yerinde eğitim yapıyorlar, okul açıyorlar dediğimiz bir hareketin lider kadrosunun içine sızan bazı ajanlar bazı ülke düşmanları AK Parti'ye yolsuzluk maskesi, yolsuzluk defteri altında, perdesi altında operasyon düzenlemeye kalktılar" şeklinde konuştu. -"Türkiye'nin ihracatını, 36 milyar dolardan 156 milyar dolara çıkardı" Işık, Türkiye'nin geçmiş dönemlerinde yüzde yetmiş faiz oranlarının olduğunu belirtti. O günlerde bunları Türkiye'ye yaşatanların şimdi AK Parti'yi kötülediklerini savunan Işık, şöyle devam etti: "Ama Türkiye'nin en önemli dönemeçlerinden birisi 3 Kasım 2002 tarihi. O tarihte milletimiz sandıkta gereken müdahaleyi yaptı. Sandıkta, DSP, ANAP ve MHP'yi iktidardan düşürdü. Hatta onunla da yetinmedi, üçünü de meclisin dışına attı. Başbakanımızın, dünyada neredeyse gitmediği ülke kalmadı. Her gezisinde iş adamlarımızı aldı, sanayicimizi aldı, oda başkanlarımızı aldı. Ve Türkiye'nin ihracatını 36 milyar dolardan 152 milyar dolara çıkardı. Türkiye'nin gayri safi milli hasılasını 233 milyar dolardan 800 milyar dolara çıkardı. Kişi başına düşen milli geliri 3 bin 300 dolardan 10 bin 500 dolara çıkardı. Bunlar son derece sevindirici gelişmeler." Işık, konuşmasının ardından, AK Parti'nin kent merkezi ve ilçe genelindeki belediye başkan adaylarını tanıttı. Bakan Işık'a belediye başkan adayları tarafından çeşitli yöresel hediyeler takdim edildi. Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesi'ni ziyaret eden Bakan Işık, Kastamonu'dan ayrıldı.