Bilim Ve Teknoloji Üniversitesi Kendini Tanıttı

Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Ersoy, yeniliklere açık, üreten, paylaşan, yaygınlaştıran, bilim camiasında ve toplumda güvenilen, Türkiye'nin geleceğini yönlendiren ve uluslararası bağlantıları güçlü bir üniversite olmak istediklerini söyledi.

Bakanlar Kurulu tarafından alınan karar doğrultusunda kurulan Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Seyhan Oteli'nde düzenlenen geniş katılımlı bir toplantıyla kamuoyuna tanıtıldı. Yoğun ilgi gösterilen tanıtım toplantısına katılanlar arasında; Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Büyükşehir Belediye Başkanvekili Zihni Aldırmaz, AK Parti Adana Milletvekili Şükrü Erdinç, CHP Adana Milletvekili Ümit Özgümüş, Baro Başkanı Aziz Erbek, Seyhan Belediye Başkanı Azim Öztürk ve Sarıçam Belediye Başkanı Ahmet Zenbilci de yer aldı. Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin tüm yönleriyle tanıtıldığı oturumda konuşan Vali Coş, üniversitelerin toplumun en önemli kuruluşlar olduğunu, bu nedenle de görev yaptığı tüm kentlerde üniversitelerin kuruluşunu desteklediğini anlattı.

"ADANA'NIN BİR AN ÖNCE 5 ÜNİVERSİTEYE KAVUŞMASINI İSTİYORUZ"

Üniversiteleri, organize sanayi bölgelerine benzettiğini vurgulayan Coş, "Nasıl Adana Organize Sanayi Bölgesi (AOSB), Adana için ekonomik bir değerse üniversiteler de sadece ekonomik bir değer değil, aynı zamanda sosyal, kültürel kalkınma ve gelişme açısından da önemli işlevler üstlenen kuruluşlardır" ifadesini kullandı. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün; "En hakiki mürşit ilimdir, fendir" sözünü hatırlatan Coş, konuşmasını da şöyle sürdürdü; "Bu üniversitelerin hukuka, akla, bilime uygun yol ve yöntemleri uygulayarak topluma örnek ve önder olma sorumlulukları var. Bu nedenle Çukurova Üniversitesi'ni de, yeni kurulan Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'ni de destekliyoruz. Her ne kadar iyi niyetle söylenmiş olsa da yeni kurulacak üniversitelerin şartlarının ağırlaştırılmasını, çok şeyler beklenilmesini; üniversiteleşme sürecini geciktiren bir unsur olarak görüyorum. Biz istiyoruz ki Adana bir an önce 5 üniversiteye kavuşsun."

"ÜNİVERSİTE KURULUŞUNU HIZLANDIRACAK ÇALIŞMALAR YAPILMALI"

Hüseyin Avni Coş, "Adana'nın 5 ayrı yerinde 5 üniversite yeri, kampusu bulup geliştirmemiz bizim belki de 25 yılımızı alır. Ama biz bunları önce kurar, sonra geliştirip değiştirebiliriz. Bugün baktığımızda birçok üniversitenin ne kadar sınırlı alan üzerinde kurulduğunu görürüz. Bu süreci hızlandıracak çalışmalar yapmamız lazım. Eleştirileri de muhakkak dikkatle dinlememiz, yararlanmamız lazım. Eğer üniversiteleşme sürecine girmişsek, arabanın tekeri çamura değecek. İlla asfalttan gidecek diye asfaltın yapılmasını beklersek çok bekleriz. Çamurdan stabilizeden gideceğiz ardından yolu da yapacağız. Çukurova Üniversitesi'nde olan bölümlerin, Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nde de olmasının yanlış, gereksiz olduğu fikrine de katılmıyorum. Bu çeşitlilik zenginliktir, bilimselliktir. Aynı şehirde birçok üniversitede aynı bölümler var. Adana da metropol bir kent. Aynı alanda eğitim veren üniversitelerin olması bir zenginlik" diye konuştu.

"AMACIMIZ ÜZÜM YEMEK, BAĞCIYI DÖVMEK DEĞİL"

Milli Mensucat Fabrikası'nın yıkılarak, yerine park yapılması söz konusu olmadığının altını çizen Coş, söz konusu fabrikanın koruma altında olduğunu hatırlatarak, buranın restore ederek yeniden Adana'ya kazandırılacağını, bu konudaki çalışmalara da destek verilmesi gerektiğini dile getirdi. Çukurova Üniversitesi ile Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'ni karşı karşıya getiren ve aynı kampus alanı içinde iki üniversitenin olmayacağı yönündeki eleştirilere de yanıt veren Coş, bu konu hakkında çok fazla yorum yapmak istemediğini belirtti. Coş, "Tutucu tavırlar üniversite yöneticilerine yakışmaz. Üniversite yöneticilerinin açık fikirli insanlar olması lazım. Adana'da bir fen lisesi sorunumuz var. Bir hayırseverimiz 20 milyon TL'lik bir yatırım yaparak, kente bir fen lisesi kazandıracak. Yer bulunmuş. İl Özel İdaresi'nin tapulu arazisi. Üniversite yönetimi müdahale etmiş. 'Zeytin Gen Merkezi' diye. Arkadaş, binlerce dönüm alanınız var niye buraya kuruyorsun? Maksadımız üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil" dedi.

"MÜLKİYETTEN DOĞAN HAKKIMIZI KULLANMAK ZORUNDA KALACAĞIZ"

Çukurova Üniversitesi ile arazi takası konusunda öneri sunduklarını, 200 dönümlük üniversiteyi ait alanda TOKİ Hastanesi yakınlarındaki alandan takas teklifinde bulunduklarını kaydeden Coş, konuşmasını da şöyle sürdürdü; "İl Genel Meclisi bu görüşümüzü onayladı ve üniversite yönetimine de konu intikal etti. Ancak 6 aydır bunu protokole dökemedik. 'Tapu devri istiyoruz' diyorlar. Biz de tapu devri istiyoruz. Mahkemeye vermişler, mahkemede kaybetmişler, mahkeme buranın İl Özel İdaresi'nin olduğuna karar vermiş. Tek çıkar yolumuz 200 dönümlük alanda mülkiyetten doğan hakkımızı kullanmak, başka çıkar yolumuz kalmıyor. Bir hafta 10 gün içinde bu takas gerçekleşmezle mülkiyetten doğan hakkımızı uygulamak zorunda kalacağız. Kubbede hoş bir seda bırakmamız lazım. Her taraf 'gen bahçesi' ilan edilirse, diğer kurum ve kuruluşlara adım atma imkanı verilmezse bunun hukukla, kamu yararı ile telafi edilebilmesi maalesef mümkün değil. Biz elimizden gelen her şeyi yaptık."

"ADANA'DA BİR ÇİVİ DAHİ ÇAKAN HERKESİ DESTEKLEYECEĞİZ"

Adana'nın ekonomik sosyal kültürel gelişiminin hızlanacağını, ancak burada verilecek desteğin de önemli olduğunu vurgulayan Coş, üniversite yöneticilerinin topluma iyi örnek olması, doğru bir tavır içinde olmalarını gerektiği uyarısında bulundu. Kentin gelişimine fren etkisi değil, motor etkisi yapan işlevlerde bulunulması çağrısını dile getiren Coş, bu herkesin ihtiyacı olduğunun altını çizdi. Coş, "Bunun için Adana'ya çivi çakan herkesi destekleyeceğiz, engelleyenleri de hukuk çerçevesinde uyaracağız, uyarmaya devam edeceğiz. Benim görev anlayışım şu; eğer bir iş yapılacaksa hemen şimdi yapalım. Neden bir saat geciktirelim ki. Acele etme, işler yetişir anlayışı ile ele aldığımız zaman, kamu yararını değil de kişi ya da kurum yararını öne çıkarırsak sorun çıkar. Eğer bu arazi üniversiteye lazımsa derhal takas teklifimizi ciddiye alsınlar" dedi.

"BİRLİK VE BERABERLİĞE İHTİYACIMIZ VAR"

"Bizi, mülkiyetten kaynaklanan hakkımızı kullanmaktan kimse alıkoyamaz" uyarısında bulunan Coş, konuşmasının devamında da şu görüşleri dile getirdi; "Biz yeşil sevdalısıyız. Görev yaptığımız yerlerde öncülük ettiğimiz dikilen ağaç sayısı 30 milyonu buldu. Biz, 'Ormandan bir dal kesenin başını keserim' diyen Fatih'in torunlarıyız. Umuma açık yerlerdeki ağaçların budaması, 6 ay sonra tekrar bize iş çıkmasın diye toptancı bir anlayışla testere ile kesip neredeyse kütük haline getiriyorlar. Minimum düzeyle ağaç kesilmesi, budama işlerinde fenni usullere riayet edilmesi için genelge hazırladım. Mesele Adana'nın gelişmesi, amaç üzüm yemekse bütün sorunlarımızı çözebiliriz. Adana için iş yapmak isteyenlerin hizmetinde olduğumuzu belirtmek istiyorum. Engel olanların da karşısında olduğumuz, yanlışlarını hukuk dairesinde söylemeye devam edeceğiz. Adana'nın gelişmesini isteyen herkesi yeni kurulan üniversitemize destek vermeye çağırıyorum. Bu alanda birlik ve beraberliğe ihtiyaç var."

"ÜLKENİN GELECEĞİNİ YÖNLENDİREN GÜÇLÜ BİR ÜNİVERSİTE OLACAĞIZ"

Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Ersoy da, üniversite olarak bilim ve teknoloji başta olmak üzere eğitim, araştırma, iletişim, kültüre ve sosyal alanlarda evrensel normlara ve ülke gerçeklerine uygun bilgi, beceri, donanımlı ve milli değerlere bağlı bireyler yetiştirmeyi amaçladıklarını anlattı. Yeniliklere açık, üreten, paylaşan, yaygınlaştıran, bilim camiasında ve toplumda güvenilen, Türkiye'nin geleceğini yönlendiren ve uluslararası bağlantıları güçlü bir üniversite hedeflediklerini kaydeden Ersoy, üniversite bünyesinde öncelikli olarak açılacak bölümlerin de; 'Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi' ile 'İşletme Fakültesi' olacağının altını çizdi.

"KAMPUS ALANININ SADECE YÜZDE 3'Ü YAPILAŞMAYA AÇILACAK"

Üniversiteye 'kampus alanı' olarak tahsis edilen arazinin sadece yüzde 3'ünde yapılaşma olacağını ve bu alanın yüzde 95'inin yeşil kalacağı bilgisini de veren Ersoy, arazideki mevcut portakal ağaçlarının da korunacağını, talep edilmesi halinde Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nin portakal bahçesinde araştırma-uygulama çalışmalarında bulunabileceğini vurguladı. Ersoy, 'Denizcilik Fakültesi'nin deniz kenarına, 'Hava ve Uzay Bilimleri Fakültesi'nin Şakirpaşa Havaalanı yakınına, Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi'nin Milli Mensucat Fabrikası yerine, Turizm Fakültesi'nin de şehir merkezine kurulacağının altını çizdi.