Bilirkişi, Güzergah Değişikliğini Bilimsel Olarak Eksik Buldu

Samsun Büyükşehir Belediyesi UKOME’nin Kurupelit-Fakülte minibüs hattının yeni güzergahıyla ilgili bilirkişi güzergahın belediye tarafından bilimsel çalışma yapılmadan belirlendiğini tespit etti.

Samsun Büyükşehir Belediyesi Ulaştırma ve Koordinasyon Merkezi’nin(UKOME) Kurupelit-Fakülte minibüs hattı ile ilgili olarak son aldığı güzergah değişikliği kararı, minibüsçülerin Bölge İdare Mahkemesi’ne açtığı dava sonucu, itiraz yolu açık olmak üzere iptal edildi. Mahkeme tarafından güzergah değişikliğinin incelenmesi için görevlendirilen bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda ise Büyükşehir Belediyesi’nin aldığı güzergah değişikliği kararlarının bilimsel çalışma yapılmadan alındığı tespit edildi.

"SORUNLAR YAŞANABİLİR"

Bilirkişi heyeti hazırladığı ve mahkemeye sunduğu raporda Atakum İlçesi Atatürk Bulvarı’nın Samsun şehir merkezi ile üniversiteyi ulaşım alanında birbirine bağlayan en önemli arter olduğunu ve bu bağlantıyı sağlayacak alternatif bir aksın bulunmadığını belirtti. Heyet ayrıca Samsun şehir merkezinden üniversiteye gidişlerin taşıt değiştirilerek aktarma ile gerçekleştirildiğini belirterek raporda ” UKOME’nin kararlarının dayanağı olarak dava dosyasında bir kısmı sunulan Samsun Toplu Taşıma Hizmetlerinin Yeniden Yapılandırılması Çalışması isimli raporda, yolculuk sayımlarından bahsedilmediği, güzergahlar arası yolculuk ve trafik değerlendirmesine yer verilmeden Toplu Taşıma Planlaması ile ilgili stratejik kararlar alındığı görülmüştür. Böylece heyetimiz Samsun Toplu Taşıma Hizmetlerinin Yeniden Yapılandırma Çalışmasının Ulaştırma ve Trafik Mühendisliği ana ilkelerinden biri olan bilimsel çalışmalar yapılmadan hazırlandığı sonucuna varmaktadır. Bu nedenle, Ulaştırma Mühendisliği ve Şehir Planlaması İlkelerine uyulmadan ‘stratejik kararlar' alınması sonucunda kentin genelindeki toplu taşıma sisteminde yeni sorunlar oluşabileceği aşikardır." değerlendirmesini yaptı.

" YOLCULARA TERCİH HAKKI TANINMALI "

Heyet ulaşım sisteminin kurulurken özellikle kentin önemli bir bölümünü ilgilendiren kararların alınma aşamasında bazı hususlara raporda dikkati çekerek şunları ifade etti; “Her ne kadar davalı idare kurumsal yapının oluşmaması nedeniyle toplu taşıma sisteminin olumsuz etkilendiğini belirtse de, kurumsal yapının oluşması için idarenin yeterli çabayı göstermediği, dava konusu UKOME kararı ve daha önceki UKOME kararlarını taraflarla herhangi bir uzlaşma yapmadan aldığı ve yürütmeye koymaya çalıştığı ortaya çıkmaktadır. Her ne kadar raylı sisteme paralel lastik tekerlekli taşımacılık yapılmayacağı yönünde anlayış bulunsada bu anlayış her şartta, mutlak doğru olan bir anlayış değildir. Zirve saatlerde raylı sistem dizilerinin ihtiyacı karşılamayacak olması, raylı sistem istasyonları arasındaki ve yerleşim yerlerinin hattın güney ve kuzey yönüne doğru yürüme mesafesinin yayaların erişebileceği ideal değer olan 300 metrenin çoğunlukla üstünde olması, zorunlu ve doğal eşik olmamasına rağmen kısa mesafelerde raylı sistemi beslemeye yönelik aktarma uygulaması, özel araç kullanma imkanı olan yolcuları toplu taşıma taşıtlarından yararlanmak yerine kendi özel araçları ile yolculuk yapmaya yöneltecektir. Bu durum ise ulaşım planlamasının özüne ve ruhuna aykırı olup kamusal fayda ilkesinin ihlali anlamına gelmektedir. Ayrıca yolculara tercih hakkı tanınması da önemsenmesi gereken bir durumdur.