Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Eğitim Fakültesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Barış Horzum, "Aile büyüklerinin baktığı çocuklara oranla bakıcıların baktığı çocuklarda teknoloji bağımlılığı daha fazla gelişiyor." dedi.
Bilişim teknolojileri bağımlılığının zararlarının önlenmesi, bu teknolojilerin kontrollü kullanımının sağlanması için gerekli önlemlerin alınması amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, Başkanvekili ve AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Sorgun başkanlığında toplandı.
Horzum, komisyona yaptığı sunumunda, bilişim teknolojilerinin yanlış kullanımının bağımlılık olarak nitelendirildiğini, teknoloji bağımlılığının ölçütlerinin dikkati çekme, yoksunluk, çatışma, nüksetme ve eski haline geri dönme, tolerans ve ruh hali değişimi olarak sıralandığını söyledi.
Teknoloji bağımlılığının madde bağımlılığı ile karşılaştırıldığında, madde kullanımından daha tehlikeli boyuta gelebilecek durumda olduğunun altını çizen Horzum, "Güney Kore, yaptığı bir çalışmada son 5 yıl içinde madde bağımlılığının ciddi oranda düştüğünü tespit ediyor. Bu durum araştırıldığında ise yaygınlaşan teknoloji bağımlılığının madde bağımlılığının yerine geçtiğini görüyorlar." diye konuştu.
Horzum, çatı kavram olarak değerlendirilen teknoloji bağımlılığı şemsiyesi altında televizyon, akıllı cep telefonları, bilgisayar ya da tabletler, oyunlar, internet, sosyal medya, mesajlaşma, alışveriş ve kötü amaçlı kullanımın yer aldığını söyledi.
Söz konusu araçların herbirinin farklı bağımlılık mekanizmalarını tetiklediğinin altını çizen Horzum, şöyle devam etti:
"Teknoloji bağımlılığının kişisel sebepleri araştırıldığında, bireylerin kendi davranışlarını kontrolde zorlanmasının bağımlılığa neden olduğu görülüyor. Bağımlılığın ve etkilerinin ne olduğunu bilmemek de bağımlılığı tetikleyen önemli faktörler arasında geliyor. Gerçek dünyada başarılı olamayan bireylerin sanal ortamda başarıyı ön plana çıkardıklarını görmekteyiz. Bu durum sanal dünyaya kaçış olarak karşımıza çıkıyor. Bu da bireyin sorumluluklarını yerine getirme ve bireysel ihtiyaçlarını karşılama noktasında geciklemere neden oluyor."
Horzum, teknoloji bağımlılığının bir anda gelişen bir olgu olmadığını, ihtiyaçların karşılanmasına dönük başlayan kullanımın zaman içerisinde alışkanlık haline gelmesi sonrasında aşırı kullanımın ön plana çıktığını dile getirdi.
Bağımlılık aşamasında denetimsiz ve sınırsız kullanımın karşılarına çıktığına işaret eden Horzum, bunun da gündelik yaşamı aksatacak derecelere ulaştığını anlattı.
Ailesi çalışan bireylerin bağımlılık riskinin daha yüksek seviyede olduğun belirten Horzum, şunları kaydetti:
"Annesi çalışsın çalışmasın bireye kimin baktığı büyük önem arz ediyor. Aile büyüklerinin baktığı çocuklara oranla bakıcıların baktığı çocuklarda teknoloji bağımlılığı daha fazla gelişiyor. Çocuk bakımında akrabaların bakıma teşvik edilmesi gerekiyor. İhmalkar ailelerin çocukları daha fazla teknoloji bağımlısı. Ülkemizde teknoloji bağımlılığının yaygın olduğunu söylemek yanlış olmaz. İlk ihtiyaç olarak, ülke çapında durumun haritasını ortaya çıkarmak gerekiyor. Okul dışında okulların, eğitsel ve sosyal etkinlikler açısından uygun olması gerekiyor. Bizim okulları ders dışındaki etkinliklerde de kullanmaya ihtiyacımız var. Çünkü çok fazla sokakları kullanamıyoruz. Ayrıca her çocuğun bir spor ya da sanat etkinliğine kanalize edilmesi gerekiyor. Ailelere çocukları ile kaliteli vakit geçirecekleri ortamlar oluşturmalıyız."