HABER

Binali Yıldırım: Gerekirse Rusya'ya tazminat vereceğiz

İçerik devam ediyor
İçerik devam ediyor

Başbakan Binali Yıldırım, Rusya'yla olan gelişmelere ilişkin, olanları yaşanmamış gibi kabul edeceklerini söyledi. Yıldırım ayrıca, Putin'le Erdoğan'ın telefon görüşmesi yapacağını söyledi.

Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye - Rusya arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi yönünde yaşanan gelişmelere değinerek, "Çarşamba veya Perşembe günü sayın Putin ile sayın Cumhurbaşkanımız arasında telefon görüşmesi gerçekleşecek. İş tatlıya bağlandı. Yaşanmamış gibi kabul edip yolumuza devam edeceğiz" dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, TRT Haber'de soruları yanıtladı. Başbakan Yıldırım, Türkiye -Rusya ilişkilerine ilişkin, "Çarşamba veya Perşembe günü sayın Putin ile sayın Cumhurbaşkanımız arasında telefon görüşmesi gerçekleşecek. Olay keşke olmasaydı diyoruz. Üzüntümüzü belirttik. Krizin sona ermesi için süreç fiilen başladı.İş tatlıya bağlandı. Bunu ekonomik alandaki ilişkiler takip edecek. 6 aylık süre içerisinde yaşananlar, yaşanmamış gibi kabul edip yolumuza devam edeceğiz" dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye-Rusya ilişkilerinin normalleşmesi yönünde atılan adımlarla ilgili, "Arzu etmediğimiz bu olayı yaşadık ama şunu gördük ki Türk milleti ve Rus halkı bu krizi çok benimsemedi. Biz de sorumluluk taşıyan yöneticiler olarak milletlerimizin, halklarımızın bizden beklentisine karşı kalamazdık, duygusallık içerisinde olamazdık." dedi.

Yıldırım, TRT Haber'de katıldığı canlı yayında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

"İsrail ile ilişkilerde gelinen noktanın" sorulduğu Yıldırım, İsrail ile gelinin noktanın, "ilişkileri normale döndürme mutabakatı" olduğunu söyledi.

İsrail ile ilişkilerin 31 Mayıs 2010'da insani amaçlı yardım yapacak 35 değişik ülkeden insanları taşıyan Mavi Marmara gemisine yapılan baskın sonucu 10 vatandaşın şehit olmasıyla bozulduğunu hatırlatan Yıldırım, şehit olanlara Allah'tan rahmet diledi.

Sonrasında, İsrail Başbakanının, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan resmen özür dilediğini anımsatan Yıldırım, bu kapsamda görüşmelerin devam ettiğini kaydetti.

Filistin, Gazze, Batı Şeria bölgelerindeki ambargolar, tecridin ortadan kalkması, zor şartlarda yaşam mücadelesi veren insanların temel ihtiyaçlarının karşılanması konusunun epey zaman aldığını belirten Yıldırım, diğer bir madde olan tazminat konusunda ise anlaşmaya varıldığını ifade etti.

Bu noktaya gelinmesinin önündeki en önemli engelin Filistin'e uygulanan ambargo ve tecrit olduğunu anlatan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bu görüşmeler de nihayet bir mutabakatla sona erdi. Gazze bölgesinde özellikle altyapı elektrik gibi temel ihtiyaçlar giderilecek. Ayrıca hastane yapıldı, onun tamamlanıp açılması sağlanacak. Eğitimle okullarla ilgili Türkiye'nin öncülüğünde gerekli çalışmalar tamamlanacak. Ayrıca, Cenin bölgesinde, Batı Şeria Erez Sanayi bölgesinde bir organize sanayi bölgesi kurulması, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından devam eden projedir, ona hız verilecek. Kısacası Filistin'de, Gazze'de, Batı Şeria'da kısıtlı şartlar ve ambargo altında yaşayan Filistinlilerin tekrar hayata dönmesini, normalleşmesini bu mutabakatla büyük ölçüde sağlamış oluyoruz."

"GAYET GÜZEL ŞEYLER OLUYOR"

Başbakan Yıldırım, ilk aşamada, cuma günü 10 bin ton insani yardım taşıyan bir geminin Mersin'den yola çıkacağını, bu malzemelerin, Gazze'deki, Filistin'deki insanlara dağıtılacağını söyledi. Filistin'e gidecek geminin Mavi Marmara'dan 4-5 kat daha büyük olduğunu belirten Yıldırım, "İnşallah oradaki insanların derdine bir nebze deva olursak, geçmişte yaşanan üzüntüleri biraz hafifletmiş oluruz" diye konuştu.

"Rusya ile İsrail ile olan ilişkiler normale dönüyor. Neler oluyor?" sorusu üzerine Yıldırım, "Anormal bir durum mu var? Gayet güzel şeyler oluyor. Ne dedik? Dostluklarımızı artıracağız, düşmanlıklarımızı azaltacağız." dedi.

Türkiye'nin bulunduğu bölgeyi huzura, barışa, kardeşliğe dönüştürecek ciddi adımlar attıklarını ifade eden Yıldırım, bundan sonra da bu adımları daha da fazlalaştıracaklarını dile getirdi.

"GEREKİRSE RUSYA'YA TAZMİNAT VERECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Putin'e gönderdiği mektubun içeriğine değinen Başbakan Yıldırım, "Mektubun içeriği çok açık. Üzüntülerimizi ifade ediyoruz. Burada hayatını kaybedenlerden acılarını paylaştığımızı söylüyoruz. Gerekirse tazminat vereceğimizi söylüyoruz. Bu ilişkilerin bundan sonra normale dönmesi gerektiğini ifade ediyoruz. Karşı tarafta bunu uygun buluyor, onaylıyor. İş siyasette öyle takdir edilir, böyle takdir edilir. Biz o tarafında değiliz. Her ne şekilde takdim edilirse edilsin olayın özü budur ve tek taraflı bir irade de değildir. Bunun üzerini eşelemek, ayrıntıya girmek ne ülkemize ne Rusya'ya faydası yoktur. Bence mesele tatlıya bağlanmıştır. Bundan sonra önümüze bakmalıyız” şeklinde konuştu.

"ÖZELLİKLE SURİYE KANAYAN BİR YARA"

Suriye ve Irak'ta yaşananları anımsatan Yıldırım, özellikle Suriye'nin kanayan bir yara olduğunu, 500 binden fazla masum insanın anlamsız bir savaş yüzünden hayatını kaybettiğini söyledi. "Öldürenler de aynı millet, ölenler de aynı millet. Bir akıl tutulması bu" diyen Yıldırım, bu savaşın sona ermesi, daha fazla acının, tahribatın yaşanmaması gerektiğinin altını çizdi.

Uluslararası toplumun, Suriyelilerin beklentilerini karşılayacak bir gelecek hazırlaması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, Türkiye'nin de bu koalisyonun içinde olduğunu, bir an önce Suriye'de anlamsız, çirkin savaşın sona ermesini, yeni bir anlayışla bütün Suriyelileri kucaklayan, yeni bir yönetimin iş başına gelmesini şiddetle arzu ettiklerini kaydetti.

Yıldırım, Irak'ta da benzer bir durumun olduğunu, farklı mezhep anlayışının körüklendiğine, bunun ayrışma ve kavga meselesi haline dönüştürülmeye çalışıldığına dikkati çekerek, bunu çok tehlikeli bulduklarını ve muhataplarını uyardıklarını ifade etti.

"MEZHEP SAVAŞI ÇOK BÜYÜK BİR TEHLİKE"

Mezhep savaşlarından geçmişte Avrupa'nın neler çektiğini herkesin bildiğini, milyonlarca insanın anlamsız bir kavga uğruna yok olup gittiğini hatırlatan Yıldırım, bunun çok büyük bir risk, tehlike olduğunu, asla hayat bulmaması gerektiğini vurguladı. Ciddi bir gayret içinde olduklarını, İran ile bölgedeki mezhep ileri gelenleriyle görüşmeler yaptıklarını anlatan Yıldırım, Irak'ın toprak bütünlüğüyle farklı renklerin bir arada yaşadığı bir komşu olarak devam etmesini istediklerini söyledi.

Yıldırım, şunları kaydetti:

"Hem Suriye hem Irak bizim sınır güvenliğimiz açısından da çok önemli. Biz, terörle bir mücadele sürdürüyoruz. Bu mücadelenin uzun vadede başarı şansı, güneydeki sınırlarımızın tamamen güvenlik altına alınmasına bağlı. O da neye bağlı? Oradaki otorite boşluklarının ortadan kalkması, istikrarın bölgede sağlanmasına bağlı. Böyle olunca ancak Türkiye güneyden gelecek risklere karşı daha güvenli hale gelecektir."

"HAVA SAHAMIZ İRADEMİZ DIŞINDA ASLA İHLAL EDİLMEMELİ"

Rus uçağı olduğu anlaşılan bir uçağın, Türk hava sahasını ihlal ettiği için düşürüldüğünü hatırlatan Yıldırım, "Bu olay üzerine Rusya ile aramızdaki ilişkiler limonileşti, daha sonra gerildi. Çok üst düzey bir krize tırmandı kısa sürede. Tabi bu bizim arzu etmediğimiz bir şeydi." dedi. Türkiye'nin, hükümranlık haklarını şartlar ne olursa olsun muhafaza edeceğini belirten Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizim hava sahamız, bizim irademiz dışında asla ve asla ihlal edilmemelidir. Bu, bizim hükümranlık hakkımızın ihlali anlamına gelir. Arzu etmediğimiz bu olayı yaşadık ama şunu gördük ki Türk milleti ve Rus halkı bu krizi çok benimsemedi. Her ne kadar tepede kriz hakimse de tabanda bir an önce bu anlamsız krizin sona erdirilmesi için ciddi bir beklenti oluştu. Biz de sorumluluk taşıyan yöneticiler olarak milletlerimizin, halklarımızın bizden beklentisine karşı kalamazdık, duygusallık içerisinde olamazdık. Bu görüşmeler belirli düzeylerde, doğrudan değil ama dolaylı olarak yapıldı ve bu noktaya geldik. Geldiğimiz nokta nedir? Geldiğimiz nokta çok açık ve net; bir, bu olay oldu ama keşke olmasaydı diyoruz. Bu olaydan dolayı hayatını kaybeden pilotlara üzüntümüzü belirttik. Bu pilotun bir tanesinin öldürülmesiyle ilgili bir sorumlusu gibi iddia edilen kişi hakkında soruşturma başlattık."

"İŞ TATLIYA BAĞLANDI"

Yıldırım, ölen pilotun ailesiyle acıların paylaşıldığını, gerekli maddi, manevi her türlü desteğin yapılacağının ifade edildiğini aktardı.

Rusya Federasyonu'nun, olayın oluşundan itibaren, pilotun cenazesinin alınması, onların dini geleneklerine göre törenin yapılması konusunda Türk Hükümetinin gösterdiği iş birliğini takdir ettiğini kaydeden Yıldırım, "Bu şekilde iş tatlıya bağlandı" diye konuştu.

AA

En Çok Aranan Haberler