Bingöl’ün Barış Ve Termal Umudu

Çözüm süreciyle birlikte oluşan çatışmasızlık ortamı, Bingöl’ün zengin jeotermal kaynaklarını ve termal turizm potansiyelini tekrar gündeme getirdi.

Bingöl Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Zahir Karlı, süreçle birlikte esen barış rüzgarını fırsata çevirmek istediklerini söyledi. Süreçle birlikte oluşan ortamın yatırımcıların bölgeye çekilmesi için önemli bir fırsat olduğunun altını çizen Karlı, Bingöl’ün de aralarında bulunduğu gelişmemiş illerin özel teşviklerle cazibe merkezi haline dönüştürülebileceğini kaydetti. Karlı, bölgenin özellikle doğal kaynaklar, yer altı zenginlikleri, termal kaynaklar ve doğa turizmi açısından önemli bir potansiyele sahip olduğunu dile getirdi. Bingöl’ün sanayi yatırımları beklentilerinin yanı sıra jeotermal kaynaklarıyla da bölgenin termal turizm merkezi olmaya aday olduğunu söyleyen Karlı, “Türkiye’nin en zengin jeotermal kaynaklarına sahip olan Bingöl’de bugüne kadar keşfedilmiş 7 bölgede jeotermal kaynak bulunuyor. Merkeze bağlı Ilıcalar beldesindeki Kaplıcalar’ın yanı sıra tesisleşme sorununun yaşandığı Kös, Kaynarpınar, Hacılar, Yayladere-Hasköy, Ilıpınar, Hozavit ve Harur’daki jeotermal kaynaklar bulunuyor” dedi.

“ISINMA VE SERACILIK İÇİN ÖNEMLİ BİR POTANSİYEL”

Karlı, Bingöl Ticaret ve Sanayi Odası (BİNTSO) ile merkezi Malatya'da bulunan, Malatya, Elazığ, Tunceli ve Bingöl illerine hizmet veren Fırat Kalkınma Ajansı’nın (FKA) 2011 yılında ‘Bingöl İli Sanayi Potansiyeli Profilleri Oluşturulması Projesi’nden yararlanarak hazırladığı ‘Bingöl’ün Jeotermal Kaynakları ve Termal Turizm Potansiyeli’ çalışmasına göre, il genelindeki jeotermal kaynakların, sağlık ve turizm haricinde ısınma ve sera yetiştiriciliğinde de kullanılabileceğini ifade etti.

BİNTSO Başkanı Karlı, yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“Bingöl’ün jeotermal sektörü ve genel durumunun ortaya çıkarılması amacıyla hazırlanan verilere göre, Bingöl’ün 11,6 hm3/yıl yer altı suyu, 9 bin 873 hm3/yıl yer üstü suyu olmak üzere toplam 9 bin 884 hm3/yıl su potansiyeline sahip. Bingöl’deki maden suyu kaynakları ise; Kiğı ilçesi İkievler maden suyu, Yedisu ilçesi Yeşilgöl maden suyu, Kiğı ilçesi Dimilyan maden suyu ve Yedisu (Çemre) ilçesi maden suyu kaynaklarından oluşuyor.”

“EN DÜŞÜK SICAKLIK 36 DERECE”

Bingöl’ün ucuz enerji konusunda şanslı bir bölge olduğuna dikkat çeken Karlı, “Bingöl genelindeki mevcut jeotermal kaynaklar 62 derece sıcaklıktaki Karlıova ilçesi Göynük Hacılar Kaplıcası, 36 derece- 47 derece sıcaklıktaki merkeze bağlı Kös Kaplıcası, 48 derece sıcaklıktaki Yayladere Hasköy Kaplıcası, 52 derece sıcaklıktaki Kiğı İlçesi Harur Kaplıcası’ndan oluşuyor” diye konuştu.

Bingöl’ün kalkınmasına ciddi katkı sağlayacak olan bu kaynakların jeotermal enerji maliyetinin gerek elektrik üretimi gerekse ısıtma kaynağı olarak alternatif kaynaklara göre oldukça ucuz olduğunu ifade eden Karlı, “Jeotermal kaynakların bulunduğu yörelerde, öncelikli enerji kaynağı olarak dikkate alınabilir. Ucuz, ekonomik ve temiz enerji sağlayan jeotermal kaynakların öncelikli olarak devreye alınması bölgemizde ve ülkeye önemli ölçüde ekonomik ve sosyal katkı sağlayacaktır. Bu enerji kaynakları seraların ısıtılmasında da kullanılabilir. Kös ve Hacılar jeotermal sularının sıcaklıkları (45-71 derece) seraların ısıtılması için yeterli düzeyde. Hacılar Köyü mevkiinde bulunan jeotermal kaynak suyu kent merkezine getirildiği takdirde kent içi ısı yöntemi geliştirilebilir, seracılık geliştirilerek sera işletmelerine ısıtma amaçlı su pompalanmasına olanak sağlanabilir. Zaten Avrupa’da da bu tür yöntemlerin sıkça kullanıldığını biliyoruz” şeklinde sözlerini tamamladı.