Cihan KAYA/ORTACA Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'nin kuzeyindeki El Bab şehrindeki operasyonu sırasında, DEAŞ'ın 'Tow silahı "Kendime geldiğimde ilk aynaya baktığımda yaralanan yüzümü görünce üzülmüştüm. Saldırı sonrasında 13 gün hastanede kaldım. İlk olarak beni Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürdüler. Orada ilk ameliyatımı olduktan sonra GATA'ya sevk oldum. GATA'da ikinci göz ameliyatımı olacaktım ama tetkiklerim sonrası 5 Ocak'a gün verildi. İnşallah görme yetimi yeniden kazanırım. Ve göreve dönüp, görevime kaldığım yerden devam ederim. Olay günü operasyondaydık. Farklı bir gelişme oldu normalde her gün bir keskin nişancı tarafından taciz edilirken olay olduğu gün beş keskin nişancı tarafından sürekli ateş altındaydık. Bu keskin nişancıların bulunması için görev başındaydık. İlk tank bildirilen hedefi vurmak için mevziden çıktı ama bu sırada bir problem oldu. Bizim bu hedefi vurmamız istendi. Bu sırada bizim tank ve diğer tank ateş altında kaldı. İlk olarak diğer tank ardınhdan da bizim bulunduğumuz tank vuruldu. O an ortalık cehenne gibiydi. Göremiyordum. Komutanımın sesine doğru el yordamı ile süründüm ve Özgür Suriye Ordusu'nun pick-up kamyonetleriyle bizi bekleyen ambulansa gittik. Bizi helikoptere nakledip, hastaneye gönderdiler. Yanımda bulunan bir arkadaşım ağır yaralandı. Yoğun bakımdaydı çıktı. İnşallah sağlığına kavuşacak. Diğer iki arkadaşım da taburcu oldular. Durumları iyi. Evde olmaktan mutluyum. Bir gözün olmamış çok da önemli değil diğer göz görmeye devam ediyor. Gerekirse vatan için canımızı veririz, bir göz ya da kol bacak gitmiş çok da önemli değil."
"GEREKİRSE OĞLUMUN KALDIĞI YERDEN BEN DEVAM EDERİM"
Baba Ercan Dirmilli, olayı ilk duyduklarında oğullarının şehit olduğunu zannettiklerini anlatırken, şöyle devam etti:
"Vatan kolay elde edilmiyor. Elbette zaman zaman şehit olacak gazi olacak. Hatta kalbimden, 'Oğlumu kaybedersem onun kaldığı yerden ben devam ederim' diye geçirdim. Bunu hatta komutanın biriyle de paylaştım. Yani konu vatan müdafaası olduğu için hep beraber tarihte örnekleri olduğu gibi kadımızla, kızımızla, çoluk çocuğumuz ve yaşlılarımızla örneğini göstermişizdir ve hal hazırda gideriz de. Bizim oğlumuz gazi oldu, Şehitlerimiz var, onların aileleri var. Onların yanında bizimkisi ufak bir şey olarak düşünüyorum. Oğlumun iyileşip görevine kaldığı yerden devam etmesini arzuluyorum."
Anne Havana Dirmilli da oğlum sağ salim evine gelmesi nedeniyle çok mutlu olduğunu belirtip, "Şehit ve gazilerimizin ailelerine Allah sabır versin: çok zor günlerden geçiyoruz. Günlerdir gözüme uyku girmiyordu. Ancak, oğlum yanımda, şimdi mutluyum" dedi. Kaymakam Fatih Ürkmezer de gazi Dirmilli'ye 'geçmiş olsun' dileğinde bulunup, "Kendisi hastanedeyken sağlık durumunu yakından takip edittik. Taburcu edildiğini öğrenince de ziyaretine geldik. Kendisi nişanlı, inşallah kendisi bir an evvel sağlığına kavuşur ve düğününü hep birlikte yaparız" dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz