dana’nın Kenan Evren Bulvarı üzerinde 1 milyon lira değerinde olan işyerlerinin bulunduğu binayı Osmaniye'nin Kadirli ilçesine bağlı Avluk Köyü ilköğretim okuluna bağışlayan hayırsever Hilmi Loğoğlu, bu bağışı yaparken, kendisinin ölümünden sonra nikahlı eşinin nasıl geçinebileceğini bile unuttu.
Hilmi Loğoğlu, ‘’Ben ölünceye kadar işyerlerimin kirası bana ait. Ben öldükten sonra tamamı kirası ve mülkiyetiyle ilköğretim okuluna ait olacak’’ diye imza attıktan yaklaşık 1 yıl sonra hayatını kaybetti. Eşinin ölümünden sonra işyerlerinden hiçbir kira geliri alamayan Hilmi Loğoğlu’nun eşi Gülay Loğoğlu 5 ay sonra hayatını kaybedince, oğulları, babalarının bu bağışı yaparken akıl sağlığının yerinde olmadığını belirterek, iptali için mahkemeye başvurdu.
Davayı üstlenen AB Hukuk Bürosu avukatlarından Duygu Kırbak, Kadirli ilçesinde doğan ancak, bu köyde okul olmadığı için bağışını Oruçbey köyü ilköğretim okuluna yapan Hilmi Loğoğlu’nun, bu bağışı yaparken, Başkent Üniversitesi Adana Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nden verilen ve kanser olduğunu belirten raporunun da bulunduğunu bildirdi.
Bülent, İlhami ve Osman Loğoğlu ile Özden Ataokay adına davayı açan Av. Duygu Kırbak, Hilmi Loğoğlu’nun yakalandığı kanser hasta rektum kanserinin akciğere de metastazının bulunduğunu belirterek, ‘’Merhum Hilmi Loğoğlu, yaşının 80’i geçmesinin yanı sıra yakalandığı hastalığın verdiği psikolojik çöküntünün de etkisiyle bağış sırasında tasarruf ehliyeti yoktur’’ dedi.
Av. Kırbak, söz konusu bağışın internetteki haber sitelerinde yer aldığını, bu habere göre, bağış yapılırken Hilmi Loğoğlu’nun ne eşi ne de çocukları ile bir başka kan bağı olan yakanının yanında bulunmadığına dikkati çekti.
Davayı açan Loğoğlu kardeşlerden Bülent Loğoğlu ise, babasının ilerleyen yaşının yanı sıra yakalandığı kanser hastalığı nedeniyle ruh sağlığının bozulduğunu, akli melekelerinin yerinde olmadığını belirterek, ‘’Bağışı yaptığından bile ailemizden hiç kimsenin haberi yoktu. Biz bunu internet sitesine düşen haberlerden öğrendik. Babamın ruh sağlığı yerinde olsaydı, en azından kendisi öldükten sonra annemin de geçimini sağlaması gerekeceğini düşünebilirdi’’ dedi.
Bülent Loğoğlu, tüm bunların yanı sıra babasının cenazesine bağış yaptığı okulun müdürünün, diğer yöneticilerinin, bağışı alan İl Özel İdare Müdürlüğü ve Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin gelmemesini de vefasızlık olarak değerlendirdi.
Bülent Loğoğlu, sitemde de bulunarak, ‘’Babamız 1 milyon TL değerindeki işyerlerini eğitime bağışlamasına rağmen ne cenazesine gelen ne de ‘adını köy okuluna verelim’ diyen çıktı. Bu vefasızlıktır’ dediler. Görüştüğümüz okul müdürü de bizi basına vermekle tehdit etti. Sitemimizi dile getirdiğimizde ise ‘okulun kütüphanesine adını verelim’ diyerek, yapılan bağışı ne kadar küçümsediklerini göstermiş oldular. Davamızda ısrarlıyız, sonuna kadar takipçisiyiz’’ dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz