Türkçe, belirli zaman dilimlerinde değişmiş ve gelişmiştir. Bu değişim günlük kullanımlara da yansımıştır. Bazı dönemlerde popüler olan kelimeler bazen daha az kullanılmaktadır. Ancak bu kelimeler yaygın olmasa da hala gündelik dilin içerisinde varlığını sürdürmektedir. Bu nedenle bilinmeyen pek çok kelime ile karşılaşılır. Anlamı merak edilen kelimelerden biri de Bırakmak şeklindedir. Peki, Bırakmak ne demek?
Bırakmak TDK sözlük anlamı şu şekildedir:
"Mermer masaya bir yirmi beşlik bıraktı." - Tarık Buğra
"Gezmeyi haftaya bıraktık." -
"Acaba eldivenlerimi nerede bıraktım?" -
"Paranın bir kısmını bırakırsan rahat edersin." - *
"Cemal Paşa'da anlamadığı işi ehline bırakmak meziyeti vardı."* - Falih Rıfkı Atay
"Bırak, burasını benim defterimden okuyayım." - Ömer Seyfettin
"Saçlarını omzuna bırakmış." - **
"Hayata gözlerini kaparken ardında yedi yaşında bir oğul, on iki yaşında bir kız bırakıyordu." - Cahit Uçuk
"Gerçekten sigarayı bıraktı, bıraktı ama huzuru da sükûnu da kalmadı." - Halide Edip Adıvar
"Bu yazarın bir de Fransızca kitabını almıştım ama sıkılmış bırakıvermiştim." - Refik Halit Karay
"Bıraksam acaba beyaz bir çift güvercin gibi uçarlar mı?" - Refik Halit Karay
"Bıraktıkları zevcelerini yine canları isterse tekrar alabilirler." - Ömer Seyfettin
"Mahalle arasındaki küçük dükkânını bırakarak karısını, şehrin başka bir tarafında bir eve yerleştirdi." - Peyami Safa
"Öğretmen üç tembel çocuğu bıraktı." - *
"Başkalarına on ikiye veriyoruz ama sana onar kuruştan bırakayım."* - Memduh Şevket Esendal
"Eşyamı size bırakacağım." - **
"Telgrafhanede bir zabit bırakarak işinin başına gitmesini rica ettim." - Atatürk
"Bizim komşu bütün malını Kızılay'a bırakmış." -
"İz bırakmak. Leke bırakmak." -
bırak ki | bıraktığı (veya bağladığı) yerde (veya çayırda) otlamak |