ANKARA (İHA) - Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Masum Türker, Uluslar arası Para Fonu (IMF) ile imzalanan stand-by anlaşması çerçevesinde gerçekleşen 4. ve 5. gözden geçirme görüşmelerinin birleştirileceği yönündeki iddiaları sert bir şekilde yalanladı. Türker, "Böyle bir ihtimal Türkiye'ye bu yıl verilecek 1.6 milyar doların gelecek seneye bırakılması anlamına gelir" dedi.
Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) tarafından Ankara Sheraton Oteli'nde düzenlenen toplantıya katılan Devlet Bakanı Masum Türker ve Turizm Bakanı Mustafa Taşar, toplantının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı.
"ÖYLE BİRŞEY YOK" IMF heyetinin iki gündür Hazine Müsteşarlığı'nda görüşmeler yaptığını, Maliye Bakanlığı ve Özelleştirme İdaresi ile bugün ve yarın görüşeceklerini hatırlatan Türker, bu görüşmeler bitmeden kamuoyunun çeşitli iddialarla yanıltıldığını söyledi. Türker, "Bu görüşmeler tamamlanmadan birileri herhalde 4. ve 5. gözden geçirmeyi birleştirelim diye kamuoyuna dayatıyor ve IMF'yi kanalize etmeye çalışıyor. IMF heyeti benimle bunu görüşmedi, ima da etmedi" diye konuştu.
IMF ile yapılan görüşmelerde birkaç konu dışında tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğini ifade eden Türker, "4. ve 5. gözden geçirme birleşiyor demek, IMF'nin bu yıl ödemesi gereken 1.6 milyar doları gelecek seneye bırakması demektir. Bu konu programın yara alması, Türkiye'nin finans kuruluşları nezdinde güvenini azaltması demektir. Böyle bir şeyi düşünenler, sosyal amaçlı eylemimize bile itiraz ediyorlar. Şüphe ile şunu düşünüyorum, acaba bu düzeni bozmaya çalışanlar mı var?" tepkisini gösterdi.
GEÇİCİ İŞÇİLERİN DURUMU... Devlet Bakanı Masum Türker, bir gazetecinin '20 bin geçici orman işçisi kadroya alınıyor. Çalışma Bakanı, memurlara yapılan iyileştirmenin benzerinin işçi emeklilerine yapılmasını istiyor. Değerlendirmeniz ne olacak?' yönündeki sorusu üzerine, geçici işçilerin durumu ile ilgili çok sayıda spekülasyon yapıldığına işaret etti. Geçici işçilerin gelecek dönemlerde kadroya alınmasına ilişkin bir protokolün olduğunu hatırlatan Türker, "Aynı şekilde bugün kadroya alınması devam eden diğer geçici işçilerin protokolü bu yıl başında, bir kısmı da geçen yıl yapılan protokoldü. Tarih itibariyle yavaş yavaş uygulanıyor. Orman işçileri, o protokol imzalandığı zaman kapsama alınmamıştı. Bu konu protokole bağlanırken tartışma konusu yapılıyor. Protokolün uygulama dönemi, IMF ile yapılan programın çerçevesini bozmayacak niteliktedir. Bazı kesimler sosyal nitelikli bu tür işlemlerden yana olmadığı için IMF programı ile ilişkilendiriyorlar. Programın içeriğini bilmeden ortaya atılan görüşlerdir. Bu konuda teknik çalışmalar protokolden sonra başlayacaktır. Protokol daha tamamlanmamıştır" değerlendirmesini yaptı.
ARSEVEN'E DESTEK
Arseven'in işçi emeklilerinin durumunun iyileştirilmesi yönündeki talebini de yorumlayan Bakan Türker, işçi emeklilerinin enflasyona bağlı olarak ücret artışı aldığını, buna karşılık memurların almadığını hatırlattı. Ortada satın alma gücünde bir haksızlık olabileceğini vurgulayan Türker, "Sayın Arseven'in sosyal politika açısından yaklaşımı doğrudur. Bir zemin hazırlanması gerektiğini söylüyor. O zemin nasıl hazırlanacak? İşçilerin aldığı farklar dikkate alınacak. Memurların alınması gerekenle mukayese edilecek. Arada eksiklik varsa buna gidermeye yönelik çalışma yapılacak. Eğer sorunu çözmeye hazırız demezseniz, soruna kaynak bulamazsınız. Memur maaşlarında da böyle olmuştur. Zammı verirken, soğuk bir edayla ödemeyiz diyebilirdik. Ancak bizim edamız böyle değildir" şeklinde konuştu.
'İŞÇİLERİN GÖNÜLLÜ ÇIKMASINI BEKLEYECEĞİZ' Türker, bir gazetecinin sorusu üzerine, IMF ile işçi çıkarılması ve vergi reformu konularında henüz bir anlaşma sağlanamadığını söyledi. Kamudaki işçi sayısının azaltılmasıyla ilgili çalışmaların IMF ile Özelleştirme İdaresi arasında daha detaylı bir şekilde ele alınacağını kaydeden Türker, "Biz işçi çıkartmayacağız dedik. Gönüllü çıkartılmasını bekleyeceğiz. O da performans kriteridir. Biraz işi aksatır gibi görünüyor. Gözden geçirme işleminin tamamlanmasına kadar kendi kendine ayrılmalar olacaktır" dedi. Vergi reformu konusunun da bugün Maliye Bakanlığı yetkilileriyle yapılan görüşmede ele alınacağını açıklayan Türker, "İcra İflas Kanun Tasarısı hazırlanmıştır. Bundan hem memnun oldular, hem de böyle şeyi beklemiyorlardı. Çalışmaların çoğunun erken tamamlandığını söylediler" diye konuştu.
IRAK OPERASYONUNUN ETKİLERİ... Türker, muhtemel bir Irak operasyonu ile ilgili çalışmaların tamamlanıp tamamlanmadığı yönündeki bir soruya, "Çalışma hemen bitmez, hemen bitmesi demek. Öteden beri ileri sürülen Türkiye'nin 2003 yılında finans eksiği vardır. Hazır bulunmuşken, bu Irak'ı bahane edip finans eksikliğinin peşine düşmek gerekir. Bu çalışma ulusal duruş ve ulusun çıkarları gözetilerek, sosyal ve ekonomik sonuçları değerlendirilerek yapılması gerekir" dedi.
"IRAK OPERASYONU EN ÇOK TURİZMİ ETKİLER" Turizm Bakanı Mustafa Taşar ise, olası bir Irak operasyonunun en çok turizm sektörünü etkileyeceğini belirterek, "Böyle bir savaş ortamının hem önümüzdeki yılın hem de kaçan müşterilerin toparlanması için en az 3 - 4 yılımızı heba edecek ve yiyecektir. Ulusal duruş içerisinde meseleye bakmamız lazım. Biz Irak'a müdahaleden yana değiliz. Bize rağmen birşeyler yapılacaksa, Türkiye'nin uğrayacağı turizm ve diğer sektörlerdeki bütün zararları göz önünde tutmak zorundayız" şeklinde konuştu. Taşar ayrıca, geçici işçilerin durumunun artık Türkiye'nin gündeminden çıkması gerektiğini kaydetti. İşçi emeklilerine iyileştirme yapılması yönündeki taleplere destek vererek, "Bunun seçimle ilgisi yok, bu tamamen geçim meselesidir" diye konuştu.