Çok yeni oldukları için bitkisel ilaçların yararlarının henüz bilimsel olarak kanıtlanmadığını, oysa HRT'nin 40 yılı aşkın süredir kullanılan başarılı bir tedavi yöntemi olduğunu belirten Prof. Dr. Ertüngealp, "Bitkisel ilaçların prospektüsünde 6 ay kullanılabileceği, sonrasında doktor kontrolünde kullanılması gerektiği yazmaktadır. Bu nedenle bu ilacında mutlaka konrollü olarak kullanılması gerekmektedir. Östrojen tedavisinin post-menopoz (menopoz sonrası) dönemde sağladığı hayat kalitesini arttırıcı etkilerini hiçbir bitkisel tedavi sağlayamaz. Osterojen kullanan kadınlarla, kullanmayan kadın arasındaki fark 10 yıl sonra daha bariz olarak ortaya çıkmaktadır. Çünkü en iyi anti-aging ilacı hormon tedavisidir. Menopozda östrojen kullanılmaması sonucu ileriki yaşlarda meydana gelecek kayıpların tedavisi hastayı ancak o günkü durumda tutmaya yarar, kayıpları yerine koymaz.
Menopoz döneminde kişiye özel uygulanan HRT'nin, kadınları ateş basması, terleme, stres, gerginlik, uykusuzluk, çarpıntı, kilo artışı, kemik ağrıları ve unutkanlık gibi menopoz şikayetlerinden de kurtardığını belirten Prof. Dr. Ertüngealp, kadınları doktorlarına danışarak kendileri için uygun tedavi yöntemini belirlemeleri konusunda uyardı. Ertüngealp, "post menopoz" dönemde kalp ve damar sistemi hastalıkları ile kemik kayıplarının yaşam kalitesini en çok bozan hastalıklar olduğuna dikkat çekti.
Türkiye Menopoz ve Osteoporoz Derneği, Mayıs 2005 tarihinden bu yana tüm yurt genelinde başlattığı "Menopoz Bilinçlendirme Kampanyası"na devam ediyor. Ünlü sanatçı Derya Baykal'ın da desteklediği kampanya, "Bugün Bilinçlenin, Yarın Rahat Yaşayın" sloganını taşıyor. Kampanya kadınları erken yaşlardan itibaren menopoz konusunda bilgilendirmek, bu dönemi yaşam kalitesinden ödün vermeden sağlıklı ve mutlu yaşamaları konusunda bilinçlendirmek hedefleniyor.