Bitlis Valisi Orhan Öztürk, çözüm süreciyle birlikte yatırımlarda ciddi artışın olduğunu ve arsaların kıymetlendiğini söyledi.Bitlis’e yılda 70-80 bin turist geldiğini ve bunların 5 bininin yabancı olduğunu açıklayan Öztürk, “Belgeli bin 100 yatak kapasitemiz var. Çözüm süreci ile yatırımlarda ciddi artış oldu. Arsa değerleri arttı. Hakkari’de İstanbul’u aratmayacak şekilde arttı. Çözüm sürecinden sonra arsa kıymetlendi. Göçler azaldı. Emlak değerleri arttı. 2 yıldır çatışma yok” diye konuştu.“BUGÜN HİÇ KİMSENİN ELİNE SİLAHI ALIP DAĞA ÇIKMAYI GEREKTİRECEK BİR NEDEN YOK”Dil yasağının tamamen kalktığına dikkat çeken Vali Öztürk, “İnsanların çocuklarına istediği ismi yerleşim yerlerine istediği ismi vermesi yönünde engeller kalktı. Bölge insanının ötekileştirilmesi yönündeki uygulamalar ciddi anlamda sona erdi. Kağıt üstünde uygulandı ve hayata geçirildi. Bugün yaptığımız bir tesiste dört dilde yazı yazıyoruz. İngilizce, Türkçe, Kürtçe ve Arapça. Terörün çıkmasına sebebiyet veren unsurlar ile ilgili demokratik olarak ne gerekiyorsa hayata geçirildi. Zamanla da yerleşecek. Bugün hiç kimsenin eline silahı alıp dağa çıkmayı gerektirecek bir neden yok. PKK’nın da bir nedeni yok. İnsanımız artık istediği şekilde dilini konuşabilir, istediği şekilde etnik kimliğini inancını ifade edebilir. Etnik yapısından dolayı aşağılanması ve ötekileştirilmesine yönelik her türlü uygulama noktasında hukuki yollara başvurabilir” dedi.“VATANDAŞIN MAĞDURİYETİNİ ÖĞRENİP KARŞILIĞINDA PARASINI ÖDÜYORUZ”Öztürk, ‘Ben Kürdüm’ diyen bir adamın hapise girdiğini ancak artık böyle bir sıkıntının kalmadığını belirterek, “Dünyadaki en büyük devrimlerden biridir. Dilini, dinini, kimliğini, mezhebini, meşrebini ifade etme konusunda hiçbir engeli yoktur. Hala da veriyoruz. Vatandaşın mağduriyetini öğrenip karşılığında parasını ödüyoruz” ifadelerini kullandı.“BİR YANLIŞI TELAFİ EDİYORSUNUZ AMA ACISI KALDI. DEMOKRATİKLEŞME BÖYLE BİR SÜREÇ”“Halk OHAL’in kalkmasını istiyordu. 2002’de AK Parti iktidari ile birlikte güven oyu aldıktan sonra OHAL kalktı” diyen Öztürk, konuşmasına şöyle devam etti:“Kürtçe televizyon kuruldu. Şu anda üniversitelerde Kürt dili bölümleri açıldı. Bunları 20 yıl önce yapmak isteyen insanlar, devleti bölmekle bölücülükle yargılandı, içeride 5-10 yıl yattı. Bir yanlışı telafi ediyorsunuz ama acısı kaldı. Ama demokratikleşme böyle bir süreç. Dünyada insanların en huzurlu ve barışçıl şekilde yaşayabileceği bir coğrafyanın mensuplarıyız. Bu çatışmalar bu coğrafyanın insanlarının sebep olduğu bir çatışma değil.”“BU YANLIŞ UYGULAMALARI BİZ YAPTIK”Yöneticilerin yanlış uygulamalarının insanlarda çok derin izler bıraktığını ifade eden Öztürk, “70 yaşında Türkçe bilmeyen kadın cezaevine oğlu düşmüş, orada oğluyla Kürtçe konuşulmasına müsaade edilmemiş. Bu yanlış uygulamaları biz yaptık. Devlet yönetimi milyonlarca insanın konuştuğu bir dili hiçbir gerekçeyle yasaklayamaz. Ama bu yapıldı. Ne yapsın adam Türkçe bilmiyor. Ana dili Kürtçeyse ve bunu konuşuyorsa zorlamaya gerek yok. Terörün bir şekilde mazereti olamaz. Bugünkü terörün bize getirdiği sıkıntılar sebebinde bir bölge halkının haysiyeti ve onurunun 5 para etmez şekilde çiğnenmesi” dedi.Vali Öztürk, birçok kıymetli eşyanın tespitinin yapılmadığını ve bunların tespit edilerek, restore edileceğini paylaştı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz