YURTHABER

Bitlis
Şehirler
Şehir Seçiniz
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Düzce
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kilis
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Şanlıurfa
Siirt
Sinop
Şırnak
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Bitlis'teki arkeolojik kazılarda Erken Tunç Çağı'na ait yaşam izlerine ulaşıldı

Bitlis'in Ahlat ilçesindeki "İç Kale"de yapılan kazı çalışmalarında Erken Tunç Çağı'na ait yerleşim tabakalarına ulaşıldı.

Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle Selçuklu Meydan Mezarlığı ve Eski Ahlat Şehri Kalesi'nde yapılan kazı, onarım ve çevre düzenlemesi çalışmaları sürüyor.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Sanat Tarihi Bölümü'nden Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Kulaz başkanlığında yürütülen kazı çalışmalarında önemli bulgular elde ediliyor.

Kazı Heyeti Başkan Yardımcısı ve YYÜ Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü'nden Dr. Öğr. Üyesi Sinan Kılıç, gazetecilere, kazılarda Erken Tunç Çağı'na ait çanak çömlek parçalarının bulunduğunu söyledi.

Kalenin, kuzey ve güney yönünde uzanan kaya kütlesi üzerinde yer aldığını belirten Kılıç, şöyle konuştu:

"Bu kalenin kuzey tarafında yukarı kale var. Kazılarımız bu alanda yürütülüyor. Bu alanın girişinde İç Kale duvarı olduğunu düşündüğümüz bir duvar var. Temel genişliği 2 metre 10 santimetredir. Bu genişlik en üstte 1 metre 80 santimetreye kadar düşüyor. Şimdi onun, 12. yüzyılda inşa edilen kale surlarından daha eski olduğunu, bu kalede 12. yüzyılda yeni inşa faaliyetlerinden sonra daha eski olan İç Kale'nin giriş duvarının kullanılmaya devam ettiğini düşünüyoruz. İç Kale'nin kuzeybatı köşesinde büyük bir bina var. Bu binanın temellerini, kazıya başlamadan önce çektiğimiz hava fotoğraflarında otların farklı renklerinden saptamıştık. Bu saptamaya göre kazılarımızı gerçekleştirdik."

Yapının bugüne ulaşan temel kalıntılarını ortaya çıkardıklarını anlatan Kılıç, "Bu sene artık sağlam, hiç tahrip edilmemiş tabakaları kazmayı hedefliyoruz. Bir mekanın içinde böyle bir tabakayı bırakmıştık. Yani hiç el değmemiş yüzey toprağından arındırılmış bir kısım. Bu mekanın mutfak olduğunu düşünüyoruz." dedi.

İç Kale'nin altındaki tarih öncesi döneme ait yerleşim yeri kalıntılarını aradıklarını vurgulayan Kılıç, şunları kaydetti:

"Kazılarımızda bulduğumuz çanak çömlek parçalarının bir kısmı milattan önce üçüncü bin yıla ait. İlk Tunç Çağı diye tabir ettiğimiz dönem. Bulunan çanak çömlek parçaları üzerinde bir istatistiksel çalışma yaptık. En son 2022'deki çalışmaları tamamladıktan sonra bulduğumuz bütün çanak çömlek parçalarının yüzde 6 kadarının İlk Tunç Çağı'na ait olduğunu gördük. Bu yıl yapılan çalışmalarda İç Kale'deki büyük binanın hemen önünde İlk Tunç Çağı'na ait yerleşim tabakalarına ulaştık. Böylece daha önce sadece çanak çömlek parçalarıyla bilinen bu dönem, artık hiç el değmemiş yerleşim katmanlarında incelenebilecek. Bu tabakalarda çok sayıda çanak çömlek parçası ile bir tunç mızrak ucu ve küçük bir boğa heykelciği ele geçti. Çanak çömlek parçaları, bütün bölgede yaygın olan, milattan önce üçüncü bin yıla ait Karaz kültürünün koyu yüzlü açkılı (yüzeyi parlatılmış) pişmiş toprak kaplarının özelliklerini gösteriyor."

En Çok Aranan Haberler