Ajansın üye ülkelere gönderdiği raporda, İran'ın stokuna yüzde 20 oranında zenginleştirilmiş 17.6 kilogram uranyum eklendiği yazıldı. Rapora göre, Tahran yönetimi, 2 Kasım'da 2 bin 443 kilogram olan zenginleştirilmiş uranyum miktarını 2 bin 968 kilograma çıkardı.
İran, 2015'te imzalanan nükleer anlaşma kapsamında uranyumdaki saflık oranını yüzde 3,67'nin, stokunu da 202.8 kilogramın altında tutmakla yükümlüydü.
Öte yandan Tahran, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması (NPT) kapsamında 2016'dan bu yana gönüllü olarak uyguladığı ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) müfettişlerine özel denetim izinleri verdiği Ek Protokol'den ayrıldığını duyurdu. Tahran yönetimi, Ek Protokol uyarınca, UAEA müfettişlerinin nükleer tesislerini istedikleri zaman aniden denetlemelerine izin vermişti. Söz konusu adım, "Yaptırımların Kaldırılması ve İran Ulusunun Çıkarlarının Korunması için Stratejik Eylem Planı" yasası kapsamında atıldı.
İran Atom Enerjisi Kurumunun uranyumu en az yüzde 20 zenginleştirmeye başlamasını ve düşük düzeyli zenginleştirilmiş uranyum stoklarını artırmasını zorunlu kılan yasa, nükleer anlaşmanın taraflarının 21 Şubat'a kadar Tahran'ın bankacılık ilişkilerini ve petrol ihracatını normale döndürecek adımlar atmaması halinde, NPT kapsamında 2016'dan bu yana gönüllü olarak uyguladığı Ek Protokol'den ayrılmasını gerektiriyordu.
ABD, Almanya, İngiltere, Fransa, Çin ve Rusya ile İran arasında varılan ve 'tarihi' olarak adlandırılan nükleer anlaşma, Trump döneminde Washington'un tek taraflı ayrılmasının ardından sallantıya girmişti.
ABD'nin İran'a yönelik yaptırımları yeniden devreye sokmasının ardından Tahran'da anlaşmaya uymayacağı tehdidinde bulunmuştu.
İranlı nükleer bilimci Muhsin Fahrizade'nin 27 Kasım 2020'de öldürülmesi gerilimi daha da tırmandırmış, muhafazakarların çoğunlukta olduğu İran Meclisi, yaptırımların kalkmaması halinde uranyumu en az yüzde 20 zenginleştirmeyi öngören yasayı onaylamıştı.
İran lideri Ali Hamaney, son olarak nükleer programdan geri adım atmayacaklarını ve uranyumu da yüzde 60 zenginleştirecek kadar ileri gideceklerini belirtmişti.