Kocaeli'de yaşayan 41 yaşındaki Erkan Duyaroğlu, yaklaşık bir yıl önce yaptırdığı check-up ile sol böbreğinde 5 santim civarında bir kitle olduğunu öğrendi. Gittiği her yerde böbreğinin tamamının alınacağı kendisine söylenen Duyaroğlu, umudunu kaybetmedi. Böbreğini kaybetmemek için kanserle bir yıl yaşamayı göze alan hasta VM Medical Park Kocaeli Hastanesi'nde yapılan laparoskopik parsiyel nefrektomi operasyonu ile hem kanserden kurtuldu hem de böbreğini kaybetmedi. Operasyonu üroloji uzmanları Doç. Dr. Yaşar Bozkurt ve Doç. Dr. Ali Sarıbacak gerçekleştirdi.
ZAMANINDA YAPILAN AMELİYATLA HASTALARIN YÜZDE 99'U KANSERDEN KURTULUYOR
Hastanın ikinci check-up kontrolünde yapılan ultrason ve tomografisinde sol böbreğinde 5 santimlik bir kitle olduğunu tespit ettiklerini belirten Dr. Yaşar Bozkurt, "Böbrek kanserlerinde cerrahi çok önemli ve eğer başka bir yere tümör yayılmadıysa, ameliyat sonrası hastaların yüzde 99'unda kanserden tamamen mümkün olabiliyor. Hastamız yaptığımız görüşmede ısrarla böbreğini tamamen kaybetmek istemediğini belirtti. Ancak tümörü böbreğin tam ortasında ve böbrek damarlarına çok yakındı. Bu nedenle böbreği koruma ameliyatının çok zor olduğu fakat bu konuda çok tecrübemizin olduğunu belirterek deneyebileceğimizi söyledik. Hastamız da bize güvendi ve yaptığımız (laparoskopik yardımlı) ameliyatla sadece hastamızın böbreğindeki tümörü çıkarttık. Böylece böbreğin kalan kısmının normal çalışmaya devam etmesi sağlandı" dedi.
'AMERİKA'DA BİLE ÇOĞU DOKTOR BÖBREĞİN TAMAMINI ALIYOR'
Ürologların üçte ikisinin 4 santimden büyük tümörlerde böbreğin tamamını aldığını belirten Dr. Bozkurt, “Amerika’da yapılan bir çalışmada ürologların üçte ikisinin, 4 santimetreden küçük tümörlerde bile böbreğin tümünü almayı tercih ettiği görülmüş. Çünkü böbreği koruyarak tümörü çıkarmak teknik olarak çok daha zordur. Hele hele kapalı ameliyatla bunu yapmak çok daha zordur ve ciddi tecrübe gerektirir. Ülkemizde de ancak sınırlı merkezlerde bu işlem yapılabilmektedir. Hastanemizin sağladığı teknik altyapı desteği ve kapalı ameliyat konusundaki deneyimimizle bu tür operasyonları burada güvenli bir şekilde yapabilmekteyiz” ifadelerini kullandı.
BÖBREK KANSERLERİNDE ERKEN TANI ÇOK ÖNEMLİ
Böbrek kanserinde erken tanının çok önemli olduğunu belirten Bozkurt, "Böbrek kanserlerinin ana sebebi tansiyon yüksekliği, sigara ve obezitedir. Son zamanlarda ultrason ve tomografinin rutin kullanımı ile erken tanı koyabilmekteyiz. Hastalık sadece böbrek ile sınırlıysa, böbreği almadan kurtulma şansı olabiliyor. Fakat tümör böbrek dışına yayılsaydı, maalesef hastalığı tamamen bitirecek bir tedavi yöntemi günümüzde mevcut değil. Bu yüzden erken tanı ve başka organlara yayılmadan cerrahi tedavi uygulanması hayati önemdir" diye konuştu.
BÖBREĞİNİ KAYBETMEDEN SAĞLIĞINA KAVUŞTU
Hastayı böbreğini kaybetmeden sağlığına kavuşturmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyleyen Doç. Dr. Bozkurt, “Bizim için zor ve riskli bir ameliyat oldu. Fakat böbreğini kaybetme korkusuyla bir yıl kanserle yaşayan ve 15 kilo zayıflayan hastamızın böbreğinin korunması bizi son derece mutlu etti. Geç saatlere kadar birlikte operasyonu yürüttüğümüz başta Dr. Ali Sarıbacak’a, anestezi ekibine ve ekipteki tüm hemşire ve personele çok teşekkür ederim” dedi.
(İHA)