Buna göre Kuleli Askeri Lisesi’nde itfaiye eri olarak görev yapan F.T., 15 Temmuz akşamı saat 22.00 sıralarında kendilerine tatbikat yapılacağı söylendikten sonra Beylerbeyi’ndeki yolu trafiğe kapatıp araç geçişini engellediklerini anlattı.
Yanlarında mühimmatla beraber sivil görünümlü araçlara bindirildiklerini belirten F.T., Boğaziçi Köprüsü’nde halkın kendilerine neden tepki gösterdiğini anlayamadığını söyledi.
Köprüdeki zırhlı aracın yanında siper aldıklarını belirten F.T., şöyle devam etti: “
Orada tanımadığımız rütbeliler, sekiz canlı bomba olduğunu söyleyerek tedbirimizi almamızı istiyordu. Bu şekilde zırhlı aracın olduğu yerde siper alarak sabaha kadar bekledik.”
F.T., sabah saatlerinde bir yarbayın talimatıyla toplanarak polislere teslim olduklarını, darbe girişimi olduğunu da karakolda öğrendiğini söyledi.
Tatbikat ve bombalı saldırı iddiasıyla gönderilmişler
Kuleli Askerli Lisesi’nde kaynakçı er olan H.Y., olay günü kişi başı 80 mermiden dört şarjör verilmesinin ardından personel taşıyıcı araçlarla ‘tatbikat’ ve ‘bombalı saldırı’ iddiasıyla kışladan çıkarıldıklarını, ardından Binbaşı Ahmet Taştan’ın “
Anadolu yakasından beyaz bir araç gelecek. Onu etkisiz hale getireceğiz. Direnme olursa bu araca ateş edin” diye talimat verdiğini söyledi.
‘Halka ateş açın’ emri
Hava Harp Okulu öğrencisi H.G. de köprüde bulunduğu sırada Taştan ve diğer komutanlar tarafından “
Önce havaya, ardından yere, daha yaklaşırlarsa ayaklarına, son olarak da kendilerine ateş edin” diye halka ateş açma emri verildiğini ve havaya ateş açtığını söyledi.
‘Teslim olana kadar haberimiz olmadı’
Erler ve öğrenciler ifadelerinde, sabah saatlerinde Taştan’ın “
Teslim oluyoruz” emriyle teslim olduklarını ve teslim olana kadar darbe girişiminden haberlerinin olmadığını anlattı. (AA)